Konu: Ödlek Çaylak Dean Richard  (Okunma sayısı 369 defa)

0 Üye0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

#0 - 14.10.2020 05:33

Hey! Herkesin bağırsak problemleri olabilir, Pür dikkat bir felony ortasında midem bir kedi yavrusu gibi gurulduyor diye beni panik atak olmakla itham edemezsin. Eeh tamam  biraz haklılık payın var, gölgemden korkuyor olabilirim, fakat bazı insanlar eksik noktalarını avantaja çevirmekte başarılıdır öyle değil mi? Bendenizin olayı birazcık böyle sanırım. Kedi ossuruğundan korkan bir adamın polis olması mantıksız dediğini duyar gibiyim. Sorunlarımla başa çıkmanın yolunun onların üstüne gitmek olduğunu söylemişlerdi. Sanırım her şeyde olduğu gibi biraz bokunu çıkarıp polis olmam gerektiğine karar verdim. Soranlara beylik bir hikayem varmış gibi hayatımı kurtaran bir polis memurunun ilham verdiğini söyleyip duruyorum. İşin aslını merak ediyorsan teçhizat kemerimde duran bir Glock'la daha güvende hissediyorum. O başvuru kağıdındaki sorularda düpedüz yalan söyledim. Bireysel silahlanma harika bir şeymiş!

Yaklaşık dört ayrı eyalette dört başvuru yaptım. Akademiler benim gibi bir tipi stres testine sokmaya gerek bile görmediler. Gerçekten çaylak ihtiyacı konusunda çaresiz kalmış bir departmana ihtiyacım vardı. Suç oranı en yüksek şehri Vice'ı seçip bir bilet aldım ve sanırım gerçekten fazla memura ihtiyaçları vardı. Çünkü kimse öncekilerde olduğu gibi geçmişte yaşadığım sorunları önemsemedi. Bu iyi! Sanırım artık mahallenin hasta çocuğu olarak anılmak istemiyorum. Hayır hayır hiçbir hastalığım yoktu! Zaten sorun da buradan kaynaklanıyor. Kafanın karıştığını tahmin edebiliyorum, kantinden bir kahve kap gel ve Spencer'ın hesabına yazdır. Her şeyi tek tek anlatacağım. İlkokulun sonlarına kadar benim için her şey normal gidiyordu. Sonra şu lanet kan rahatsızlığından bahsettiler. Annem'in ailesinde bulunan illet bir damar dolaşım bozukluğu. Ölümcül bir bok ve oldukça ağır ilaçlar kullanmak gerekiyordu. Tüm kardeşlerini bu hastalıktan kaybetmiş, bu yüzden üzerime titrerdi. Sanırım ilk kez evden çıktığımda bir 4 Temmuz günüydü ve yanağımda şeftali kıvamında ergen tüyleri çıkmaya başlamıştı. Abuk subuk geliyor değil mi? Bence başarı kendi ayaklarım üzerinde durabilmemde değil, Hiçkimseyle doğru düzgün konuşmadan geçen yıllar sonra gerçekten sosyal hayata karışabilmiş olmam, asıl başarım bu olsa gerek.

Pekala, babam hayatını sanırım hala İspanya'da kıyı kenarında bir otelde geçiriyor. Arada bir Colorado Denver'a yani memleketimize geldiğini hala duyarım fakat evle olan ilişkisini kesip yalnızca konserve fabrikasından payına düşeni bir miktarı paslaması dışında onunla pek bir anım yok. İyi bir adam olduğunu söylerler. Fakat ilgisiz olduğu muhakakk. Herneyse, ergenliğimin ilk yıllarında Memur Sherman isimli bir komşum annemin tavırlarından işkillenip, sosyal hizmetleri aramış. İzole bir hayatta olmam ona garip gelmiş olsa gerek. Fakat bilmediğim ve hayatıma mal olabilecek bir durum oldu. Hasta değilmişim, annem psikozlu bir Obsesifmiş ve benim kardeşleri gibi ölüp gideceğine kendisini baya bir inandırmış, hasta kadın ilacı yükleyip duruyormuş bana. Eğer bir kaç yıl daha fark edilmese doktor ciddi sonuçları olabileceğini söyledi. Hatta sağlam bir rehabilitasyon geçirmek zorunda kaldım. Sonuç olarak onu bir senatoryuma yatırdılar. Beni de iki yıllığına bir yurda koydular. Neyse ki Sherman benimle ilgilenmekten vazgeçmedi. Onun yaklaşım tarzı beni hayata bağladı diyebilirim. Sağlam bir baptistti. Sanırım İsa'yı sadece o sevdiği için sevmeye devam edeceğim.


Yurt garip bir yer Vice City kadar olmasa da garip. Toprağı halıflexten ağaçları betondan bir orman gibi düşünebilirsiniz, bir de yukarı doğru yükseliyor tabii. Yatacağın saat bellidir, kalkacağın saat, yiyeceğin yemekler. Eğitim programın, her şey bir düzene göre çalışır. Hatalar cezalandırılır, başarılar tebrik edilmez. Düşündüm de sanırım polisliği seçmemin nedenlerinden biri de bu. Yurt hayatına fazla alıştım. Ailemden olmayan ve aynı şeyleri yapmak zorunda olduğum manasız kurallara itaat eden insanlar topluluğu. Benim yuvam böyle bir yer. Bunu kabul ettim. Rehabilitasyonum bitene kadar alkol yasaktı. Zaten annemin hastalıklı tutumlarını düşününce böyle bir deneyim benim için pek mümkün değildi. Miksolojiye olan merakım birazcık buradan geliyor.  Gizli gizli çalıştığım bazı barlar oldu. Eğlence sektöründe bir kaç yıl geçirdim, hatta aylarca bir otelin barına bile baktım.Florida'da bir iki ay Sawyer Boone isimli hemşehrim ile güzel işler yaptık. İyi de kazandık aslında. Şimdilerde o köşeyi döndü tabii, ben de evinin bir odasına çöreklendim ve beş kuruş vermiyorum. Kira konusunu açacak gibi oluyor ama lafı ağzına tıkıyorum. Onun kel kafasına sıçmığımı bırakayım hödük gibi bir herif ama kadınlar bunun kokusunu seviyorum. İri kıyımdan öğrenmem gereken çok şey var. Bu keltoş heriften sonrası  Sonrası akademi başvuruları zincirleme red yanıtları ve sınırla geçtiğim VCPA elbette.



Kağıdı yarım yamalak doldurdum. Bana acınası bir varlıkmış gibi bakan Webster'ın o kağıtta bir şeyleri düzelttiğine neredeyse eminim ama kanıtlayamam. Çünkü düpedüz çuvallamıştım. Şu an ne durumdayım, saha stajım devam ediyor. Ekip arkadaşlarım ucube bir grup. Alvarez tam bir işkolik iyi niyetli son zamanlarda denk gelemesek de sohbetini arıyorum sanırım, Dutton denen kafadar herifle aynı düşündüğümüz çok konu var.McFarland kendini ıssız adama veriyor. Sokak çocuğu! kriminal işleri çözmek istiyorsam ona yakın durmam gerekiyor. Winters da  ikide bir haksızlığa uğrayıp depresyona giriyor, fakat çok çabalıyor. Spencer denen sorunlu it eniği benimle taşak geçip duruyor, onu bir ara çözmem lazım çünkü bokunu çıkarmaya başladı hehehe. Durudurulamaz bir troll ve yaveri Cranston var tabii ekibin ayısı. Skyler Lochlan  Harry Potter(Gordon) falan yani baya bir isim var, hepsini yeni yeni tanıyorum. Olaylı günlere her gün biraz daha alışıyor gibiyim. En azından artık Idlewood'a girdikten sonra korkudan gaz çıkarıp durmuyorum ve dizlerim çok da fazla  titremiyor. Veya ilkyardım yaptığım insanların üzerine falan da kusmaz oldum. Huysuz apoletli orta yaş sendromlu tipler ikide bir bana telsiz kodlarını sorup duruyor.  İyi gittiğimi ama daha aktif olmam gerektiğini söylüyorlar. Hammond'un yanında ağzımdan kaçırdığım şeyi duysalar sorunun daha büyük olduğunu anlarlar. O Glock'un içinden fırlayan mermi bile götümün atmasına neden oluyor. Kitlenip kalıyorum.  Memur Collins'in eşşek şakalarından bile korkunç. Birileri polis olmak için silah kullanmayı bilmenin yersiz olduğunu anlamalı artık. Yirmibirinci yüzyıldayız, entelektüel çözümler getirilmeli, iletişim önemli bir şey sonuçta! Hehehe..

Ne, İngilizce bilmiyor musun? II şey, sen şu kantine başlayacak olan Meksikalı arkadaş mıydın? Hola, por favor habla inglés.... Imm pekala görüşürüz.
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#1 - 14.10.2020 05:33
Yeni aldığı mikrofonla, günlük yaşantılarını ve düşüncelerini kaydetmeye karar veren Dean Richard, bu kayıtları Temple 550 'de Sawyer Boone'un evinde, odasındaki bilgisayarda tutuyor. Her günün sonunda ne olursa olsun bir kaç cümle de olsa kayıt almayı alışkanlık haline getirme niyetinde.

İlk Kayıt Denemesi - 15.10.2020: GösterGizle
 Sanırım,  Twitch yayınları için ilk maaşımla taksitlendirip aldığım mikrofonu denemenin zamanı geldi. Bugün gerçekten garip bir gündü, departmanda belirlediğim  ücra noktalara atıştırmalıklar saklıyorum. Sanırım izlediğim patterni Spencer çözdü. Damla çikolatalı kurabiyelerimi,  asansör tavanındaki vidası düşmüş kapağın üzerine koymaya karar verdim. Bugün saha eğitmenim Memur Kareem'di. Yanımdaki stajyer hayatında ilk kez müslüman görmüş gibi ona Al Kaidah hakkında sorular sorup durdu. Birisinin rengime bakıp bana Ku Klux Klan la ilgili sorular sormasını istemezdim. Bence bu tarz soruların altında ufak tefek ırkçılıklar yatıyor. Elbette entelektüel fikirleri paylaşmak için sahanın doğru bir yer olduğunu düşünmüyorum. En son doz ve zehir hakkında Paracelcustan alıntılamıştım. Şef Hammond beni Havaalanın park alanında araçtan attı. Çenemi tutup, snob hareketler sergilemeyi bırakmalıyım. Bu arada  Cranston nedense çok samimi davranıyordu. Yine bir şaka olacağını düşündüm. Bu gece bana en sevdiğim yemeği yapacağını söyleyip durdu. Ona lazanya sevdiğimi söyledim. Daha önce hiç duymamış. Bir kaç kişiden akıl aldı. Sonra cips birada karar kıldı. Düşürmeye çalıştığı hatun cevap atınca onu eve davet etti. E tabii sürprizi falan da unuttu. Beni evden kibarca naşlayıp dışarıda bekletti. Idlewood'un tehlikeli bir noktasından eve gecenin üçünde yürümek zorunda kaldım. Gerçek bir odun parçası olduğunu düşünüyorum. Neyseki gece sonunda, Dutton Winters ve Boone, güzel bir ortam kurmuşlar, Letticia, Pink ve lezbiyen bir hatunla birlikte laflıyorlardı. Sırları paylaşma oyunu gibi kolej bozuntusu bir heyecanın peşinde koştururken buldum onları. Kafamı dağıtıp aralarına girdim. Sanırım bokunu çıkartıp hala bekaretimi kaybetmediğimi ve yüzlerce gigabaytlık bir röntgen arşivim olduğunu itiraf etmiş olabilirim. Heheh açıkçası pek umursamıyorum. Kendi yolumda gitmeye devam edeceğim. Sığ bakışları beni pek yormuyor doğrusu.


Terapi gibi bir kayıt 16.10.2020: GösterGizle
B-..Berbat hissediyorum. Herşey Pigpen civarlarında East Vice dedikleri noktada başladı. Memur Carrington, yıldız stajyer Rogers ve ben devriyenin ortasındaydık.  Jazzeel Garret'i çok kötü bir halde gördüm. Gencecik bir siyahi. O çocuk tehlikeli bir tipti. Idlewood'a motelde kalırken bazen gaz istasyonuna kadar yürürdüm. Oradaki market, tıraş bıçağı BBQ mısır cipsi satıyor ve bu sebeple sürekli o tehlikeli sokakta mekik dokumak zorunda kalıyordum. Beni gördüğünde uğraşıp dururdu. Cebime para sıkıştırıp aşağılama kalkardı. Bu tip durumları iyi idare ettiğim söylenemez. Bilirsin, yutuyordum yani! Sonuçta iyi davranırsan geçip gider öyle değil mi? Üniformalıyken geçip gidemiyorsun. Temsil ettiğin bir şeyler var. Bu sorun. Onu geçenlerde bir APB kaydı için mahallesinden çekip aldığımda mutlu olmuştum. Sanki bir bölüm sonu canavarını level atlayıp da yenmiş gibi hissediyordum! Tanrım harika bir histi. Paraların içinde yüzen cahil bir suç makinesinin bana ahkam kesmesi dayanılmaz derece sinir bozucuydu. Bunun ters kelepçeyle son bulması memnun edici. Neyse bugüne gelelim. Pigpen'de bir  destek çağrısı geldi. Olay yerine yakındık. Oraya vardığımda Jazeel'in yerde yattığını ve bir kaç memurun ona ilkyardım yaptığını gördüm. Göğsünden iki tane mermi yemişti. Bana pek iyi gelmedi. Biraz vicdan azabı hissettim. Daha çok mide bulantısı. Bilinci kapalı yerde tozun içine bulanmış öylece yatan bir çocukcağız. Berbat hissettim berbat. Belki de rozeti aldığım gibi ona doğruları anlatmak için bir fırsat yaratmalıydım. Boka sürüklenen her çocuk benim ahmaklığımmış gibi hissediyorum.  Kusacak gibi oldum. Mermi göğüste bacakta durduğu gibi durmuyor.  Ağzına kadar kanı geliyor insanın. Garip garip seğirerek bilinci kapalıyken nefes almayı deniyor. Midem kaldırmadı ama bu sefer kısmadım. Rogers destek çıktı. Sağolsun iyi kız. Bugün Carrington la ikinci saha devriyem. İlkinden sert bir tarzı olduğunu biliyordum. Bu yüzden sessiz kalıp sorularını cevaplamam en doğrusu olacaktı. Rogers bunu yapmadı. O birincimiz, en parlak olanımız ama apoletlilerin yanında rahat olmaması gerektiğini ona anlatmalıyım sanırım.   

Bluberry'de bir çatışma yaşanmış. Bunu-... anlatması zor, destek birim olarak oraya yöneldik. Gittiğimizde bir memur yaralanmıştı. Jazzeel'in hemen arkasından bir stajyeri yerde yatarken görmek her şeyin daha kötü hissettirmesine neden oldu. Öncü birimin talimatlarıyla etrafta güvenlik bariyeri oluşturduk. Memur Murphy ben ve bir kaç kişi daha Bluberry çiftliklerinin kuzey kısmında barikat tutarken, arkamızdan siyah bir sedan yanaştı. Nerden girdi bilmiyorum. Önce trafik birimine ait bir araç sandım. Fakat öyle bir yerde olması saçmaydı. İçinden bir hispanik indi, Sırtında AK 47 asılı bir şekilde çatıya tırmanmaya başladı. Korkup kitlenirim sanıyordum. Hep öyle oluyordu. Bu sefer tam tersi oldu. Kendimi arkasından tırmanırken buldum. Ölümle burun burna.. Tanrım  konuşurken alnımda karıncalanma hissediyorum.  Adam beni fark etmeyerek çatıdan memurlara ateş açmaya başladı. Ben yetişene kadar bir kaç memuru vurmayı başardı da! Eğer kitlenip kalsaydım orada bir katliam olabilirdi. B-..Ben birini öldürmek zorunda kaldım. Bu iğrenç hissettiriyor.*Derin nefes sesi* Omurilik soğanında o küçücük merminin açtığı deliği gördüm. Sırtından iki kere vurdum onu. Çatıdan yuvarlanıp düştü. Bir kaç kez daha silahına davranmayı denese de *yutkunur* diğer memurların atışlarıyla delik deşik oldu. EĞER YAPMASAYDIM BİR MEMUR ÖLEBİLİRDİ. Katil olduğumu düşün-..müyorum. Memur Preston'ın söylediği gibi ben sadece bir katili etkisiz hale getirmiş olmalıyım. Evet bu doğru. Her şey bir yana, senelerce tetiğe dokunmamış bir memur olmayı çok isterdim. Uyumakta zorluk çekiyorum. Memur Preston biraz iyi geldi, fakat Dutton ve Winters'ın da yüzünü gördüm. Hiçbir şey iyiye gitmiyor gibi.
« Son Düzenleme: 16.10.2020 03:36 Atherius »
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#2 - 14.10.2020 05:35
Düzenlerim.
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#3 - 14.10.2020 07:02
güzel hikaye, okutuyor. Başarılar dilerim. :-[ :)
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#4 - 14.10.2020 08:08
Tatlı bir deneme, kolay okundu. İyi eğlenceler çok hoş bir karakter.
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


TQD

*
v2 Oyuncusu
#5 - 14.10.2020 13:38
En beğendiğim karakterlerden, yolu açık olsun  :o
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#6 - 14.10.2020 14:02
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#7 - 14.10.2020 14:05
şaka yapılınca kriz geciriyo, yapmayın
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#8 - 14.10.2020 14:53
Mısır koçanı
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#9 - 15.10.2020 15:59
Offf best karakterlerimden. Karanlık bir barda başlayıp, VCPD'de devam eden bir arkadaşlık hikayesi...  :-X
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok