0 Üye0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
2025 - 5 Mart -VCPD-FTO-EĞİTİM 2! Eğitmen ve Öğrenci İlişkileriSıradan bir hayat yaşayan bir insan, hayatının ilk yirmi yılını geçirirken eğitmen ve öğrenci ilişkilerine mutlaka dâhil olur. Bu ilişkiler, meslek hayatında da pek çok alanda kendini gösterir. Kimi zaman iyi, kimi zaman kötü anılar olarak zihnimizde yer eden bu deneyimler, geleceğimizi şekillendiren en etkili unsurlardan biridir.Polisler için bu durum büyük bir önem taşır. Bir FTO (eğitmen) ile bir öğrenci arasındaki ilişkinin nasıl olacağı, o öğrencinin geleceğini ve eğitmene karşı bakış açısını belirler. Mifiri için bir öğrencide arayacağı en önemli unsur, her şeyden önce onun bir insan olduğu ve yalnızca bu sınırlar dâhilinde hareket edebileceğini bilmesiydi.Bir öğrenci sizden nefret edebilir, size kin besleyebilir ve sizinle herhangi bir etkileşime girmek istemeyebilir. Ancak bu noktada yapılması gereken, öğrencinin size karşı ne kadar olumsuz bir duygu beslerse beslesin, kimi zaman sert, kimi zaman ise yumuşak ve samimi yaklaşımlar sergileyerek ona bu sürecin geleceği ve hayatta kalması için olduğunu hissettirmekti. Böylece zamanla bu nefretin sona ermesine yardımcı olunabilirdi.Mifiri için, bir öğrencinin kendisinden nefret etmesi ya da buna benzer duygular beslemesi herhangi bir anlam ifade etmiyordu. O da benzer dönemlerden geçmiş ve zamanla bu duyguların birer hata olduğunu anlayarak doğruyu öğrenebilmişti. Şimdi ise görevi, bunu öğrencilerine öğretmekti.Eğitmen ve Eğitim TarzlarıPek çok iş sektöründe bulunan bu kavramlar, öğretilen kişinin kariyeri için büyük önem taşır. Bir bilgiyi öğrenciye aktarırken tüm detayları ile vermek ve eksiksiz bir şekilde öğretmek gereklidir.Mifiri için eğitimler her zaman belirli konular, bu konuların detayları ve ek eğitimler çerçevesinde ilerlerdi. Bir öğrenciyi mesleğe tam anlamıyla hazırlamaya özen gösterirdi. Ancak diğer eğitmenler hakkında duyduğu bazı şeyler, onların eğitmenlik anlayışıyla ilgili kendisinde soru işaretleri bırakıyordu.Yetersiz ya da eksik verilen bilgiler, öğrencileri yalnızca kendilerine hazır sunulan konular çerçevesinde eğitme anlayışı ve benzeri durumlar… Eğer bir kişi bir öğrenciyi tam anlamıyla eğitemeyecek kadar tembelse, eğitmenlik yapmayı bırakması en doğru çözüm olurdu.Öğrenciler mi eğitmenleri hakkında yalan söylüyordu, yoksa eğitmenler gerçekten öğrencileri iyi eğitmiyor muydu? Bunu zaman gösterecekti; hem size hem de Mifiri’ye. "
2025 - 06 MART-VCPD-DEVRİYE! "Sorumluluk almak, hayatımızın birçok alanında yapmak zorunda kaldığımız bir durumdur. Kimi zaman iyi, kimi zaman kötü sonuçlanan bu anlarda, iyi bir son elde edebilmek için büyük çaba gösterir ve elimizden geleni yaparız. Tabii bu, tembellik yapmak yerine olgunluk gösterip sorumluluk bilincine sahip insanlar için geçerlidir.Birçok meslek alanında önemli olan bu durum, memurlar için çok farklı bir noktadadır. Memurlar için sorumluluk, birçok farklı alanda kendini gösterir ve pek çok farklı olayda sorumluluk alınır. Kimi zaman bir eğitimde, kimi zaman bir vakada, kimi zaman basit bir konuşmada ve daha birçok konuda... Sorumluluk alınması sonucu doğan sonuçlar, kimi zaman bireyi, kimi zaman topluluğu kapsar.Mifiri için bu noktada bireysel sorumluluk ağır basıyordu. Onun anlayışına göre, aldığı bir sorumluluğun sonuçları sadece kendisini bağlamalı ve tüm sonuçlar yalnızca kendisine yüklenmeliydi. Kendisi gece memuruydu ve çoğu zaman sahada yalnız devriye atarak süreci geçiriyordu. Böylece, bireysel sorumluluk alma fırsatını kendine sık sık sağlıyordu.Bu durumu örneklemek gerekirse, bir basketbol ve badminton takımı ele alınabilirdi. Basketbol, bir takım sporuydu ve sorumluluk tüm takıma aitti. Badminton ise bireysel bir spordu ve tüm sorumluluk yalnızca sporcuyu bağlıyordu. Mifiri için durum badminton gibiydi; anlayışı bu yöndeydi. Şu an için her şey yolundaydı ve büyük bir sorun yaşamamıştı. Ancak, bu anlayışının ileride kendisine bir sorun yaratıp yaratmayacağını hem bizlere hem de kendisine zaman gösterecekti.."
2025 - 06 MART-VCPD-VAKALAR! Cinayet, ölüm ve daha birçok bağlantı… İnsanlar için başlangıçtan bu yana süregelen bu döngü, hayatın birçok noktasında kendini tekrar tekrar hatırlatır ve kimi zaman bu döngüye dahil olanlardan biri oluruz. İnsanlar tarafından anlık kararlar veya planlı hareketlerle gerçekleştirilen bu eylem, günün sonunda genellikle pişmanlık hissinin ağırlığıyla, çok nadir olsa da yoğun bir tatmin ve doygunluk hissiyle biter. Kimi zaman duygularımızın bizi itmesi, kimi zaman psikolojik sorunların dayatması ve kimi zaman hayatta kalabilmek için yapılan bu eylem, bazı durumlarda sadece maddiyata evrilir.Kendince tüm fırsatları değerlendirmiş, elinden geleni yapmış ama bir çıkış yolu bulamadığı için hatalı kararlar vererek işin sonunda ölüm ve öldürme noktasına gelmiş insanlar, yaptıkları eylemlerden genellikle pişmanlık duysa da duyguları ve düşünceleri onlara bu eylemlerin doğru veya yapabilecekleri tek şey olduğunu hissettirir. Tabii, bunlar geçici ve sahte duygulardan ibarettir. Ölüm veya öldürme, istisnai durumlar dışında bahanesi olmayan ve asla haklı bir sebebe evrilmeyecek bir durumdur.Polisler için bu durum, sık sık karşılaşılan bir olaydır. Para için birini öldürenler veya bir üst sınırı aşarak, yani zevk için cinayet işleyenler... Polisler için böyle kişileri doğruya yönlendirmek çoğu zaman zordur. Kimi zaman bu vakalar, katilin ölümüyle, kimi zaman cezalandırılmasıyla, kimi zaman da kendi hayatına son vermesiyle sonuçlanır. Ancak bu olaylar, asla kesin bir sonuca ulaşmayacak döngülerdir. Sonuç ne olursa olsun, memurlar için yapılması gereken bellidir: Karşısındaki kişi suçlu ya da masum olsun, onu hayatta tutmak.Mifiri için zarar verilen canlı veya zarar veren canlının bulunduğu durum büyük önem arz ederdi. Bu tür eylemler için objektif bir açıdan durumu değerlendirir ve iki tarafı da anlamaya çalışırdı. Çoğu zaman sabit nedenler eşliğinde yapılan bu eylemler, bazı durumlarda duyguları yoğun şekilde sarsacak veya düşünceleri derinlemesine karıştıracak sebeplere dayanabilirdi. Bunu yüzde yüz çözmek imkânsızdı, ama zamanın ne getireceği belirsizdi—bizler için de, Mifiri için de.
2025 - 06 MART-VCPD-CİNAYET! "Mifiri yorgun olduğu için bu sefer anısı yok."
2025 - 07 MART-VCPD-DEVRİYE! "Mifiri yorgun olduğu için bu sefer anısı yok."
2025 - 08 MART-VCPD-DEVRİYE! "Mifiri yorgun olduğu için bu sefer anısı yok."
Konu: Çavuş Siena Mifiri (Okunma sayısı 21276 defa)