Çok severim bu ara tezden dolayı çokça atıf yapılacak bilim tarihi yazarlarından kesitler okuyorum. Ancak genel itibariyle ilgi alanınızı belirlemeden önce şöyle bir şablon çıkarmanız ilgi ve alaka düzeyinizi keşfetmenize yardımcı olabilir. Çünkü ben böyle yapıyorum. Öncelikle okuduğumuz kitapların tamamı bize gerek teorik gerek tecrübe dolu gerekse de muhakeme düzeyi yüksek bir bakış sunarlar. Fakat bunları özümsemek ve okuduğumuz yerlerdeki önemli kısımları uzun vadede kullanabilmenizin en iyi yolu hayatın pratiğinde okumanın yer edinmesidir. Dolayısıyla yapılacak işin veya ilgi alanlarına yönelik okumak ilk olarak daha sağlıklı olacaktır. Sadece eğlence amaçlı değil de verim ve fayda için de okunabilir. Genel kültür bilgisi zaten bir şekilde okudukça da gelişen bir alan oluyor. Her şeyi de okumamız elbette ki gerekmiyor.
En önemlisi de doğru bilgiye ulaşmak en zor şey. O yüzden okuduğumuz kitaplarda bizi etkileyen yönleri geçerli argüman sunulmuş olsa dahi tam olarak anlamamız mümkün olmayabiliyor. Bu yüzden çapraz okumalar bolca gerekli. Bir de okumak bir anda olan bir şey değil, bir süreç. Okudukça okuma hevesi artıyor. Durduk yere okuyup uzun süre ara verdiğimizde yine anlamsız bir noktada oluyor. Hayatın her anında okumak elbette mümkün değil ama iyi bir donanım için elzem. Bu yüzden de hayatımızın akışına intibak eden noktalara uygun kitaplar seçmek gerekiyor.
Ben ufak birkaç şey yazacağım, bu kategorilere uygun seçmek yardımcı olabilir.
-Muhakeme yeteneğinizi yani karşılıklı olaylara hakimiyet ve konuşma becerinizi geliştirmek ve hayal dünyanızı büyütüp ileriye dönük soyut bir bakış üretmek isterseniz mutlaka ROMAN, HİKAYE türleri okuyun.
-Öğrendiğimiz bilginin ne olduğu çerçevesinin nasıl ilerlediğini anlamak için Aristo ve Platon okuyun.
-Bilimin üretilen bilgi metodu olarak sunulan hakim dünya düzenindeki bilgi üretme anlayışının nasıl işlediğini anlamak için bilim tarihi okuyun.
- Her şeyden önce okunulan şeylerin manipülasyon kısmı ortadan kalkmalı. Şakir Kocabaş - İfadelerin Gramatik Ayrımı okuyabilirsiniz. Giriş kitabı mahiyetinde ama kavramsal ayrışmaları anlamayı kolaylaştırır.
-Bir kitabı anlamıyor olmak kusur değildir. Bazı kitaplar bazı birikimlerin sonucu olarak anlaşılır. O yüzden hemen en zoruna dalmayın ama ilk defa okuyorsanız bir iki kez göz gezdirin. Bu neyde eksik olduğunuzu gösterir. Örneğin hiçbir tarih kitabı okumayan birinin Samuel Huntington - Medeniyetler Çatışması kitabını okuyabilir. Muhtemelen anlamayacaktır ama birçok konuya çok hızlı değindiği için ilgi alanını bulmasını kolaylaştırır.
-Evrim teorisini anlamak için Darwin'in Türlerin Kökeni kitabını inceleyebilirsiniz. Maymundan geldik gibi genel kanaatlerin aksine teorik çerçevenin kendi iç bütünlüğünü idrak etmek açısından önemli.
-Psikoloji okumak isteyenlere, Foucault öneririm. Temel kitap değil ama bir bakış sunar.
-Sosyoloji üzerine yabancı yazarları okumak ilk başta sağlıklı değil. Batılı yazarların anlayışı organik yapı düzenleri bizden çok farklı. Öncelikle iyi bir tarih okuması yapılmalı.
-Tarih için ne tür okumalar yapılacağı ilgi alanında olduğunuz yerle alakalı. Öncelikle dünyanın oluşum sürecindeki kritik noktaları öğrenmek önemli. Tüfek Mikrop Çelikle bir başlangıç yapabilirsiniz. Popüler bir kitap Amerikan Devriminin temelini hikayeleştirip anlatır. Uzun vadede tavsiye etmem ama yeni başladıysanız ilgi çekici olur. Bu tarz kitaplar bilgi sunmaktan ziyade okuma hevesinizi artırabilecek kitaplar. Tıpkı arkadaşlarımızın yazdığı Hayvan Çiftliği, 1984 gibi. Bunun haricinde Uygarlık Tarihi kitabı alıp hızlıca işte Antik Yunan'dan Roma'dan günümüze bir literatür göz gezdirilebilir.
-Bir siyasi tarih okuması yapmak isterseniz Fahir Armaoğlu ya da Oral Sander okuyabilirsiniz. Sonrasında tarihin hangi bölümleri ilginizi çekiyor onları belirleyip üzerlerine daha yoğun okuma yaparsınız.
- Felsefe okumak yani basitçe bir şeyin önemini anlamak ve karşılıklı diyalektik geliştirirken kendine hakim olup kavramların iç dünyasında rahatça gezinebilmenizi sağlamak için en başta uygulanabilir. Felsefe bence en önemli şeylerden bir tanesi. Felsefeyi bir amaç olarak değil de araç olarak görmek gerekir diye düşünüyorum. Bu anlamda mutlaka bir iki tane felsefe kitabına bakın ki düşünme anlayışınız genişlesin. Marx okunabilir. Çeşitli siyasal ideolojiler incelenebilir bu noktada. Ahlak felsefesi ve etik felsefesi incelemesini sona atın. En son onları incelemek daha faydalı.
- Dininizi öğrenmek isterseniz Kuran ve Hadis temel kaynak olsa da Siyer, Hadis kitapları önceden de olsa bir kere inceleyebilirsiniz. Olayların nasıl yaşandığını anlamak ve hissetmek gerekiyor. Kuranı okudum anladım safsatalarına inanmayın. Kuranı kimse okuyup da tekte her şeyini anlamıyor. Anlıyor olsa bu kadar ekol ortaya çıkmazdı. Muhammed Hamidullah gibi. Direkt bu böyle değil saçma gibi rölativist düşüncelere girmeden din anlayışının çerçevesini kavramak önemli.
-İçimizde imge üretmek yani kelimelerle raks etmek için ise ve o kelimelere ruh kazandırıp soyut anlayıştan çıkmak için gerekli olan şeye de Şiir denir. Şiirle mutlaka haşır neşir olun. Günümüzde ikinci yeniden sonra çoğu yazar öldü ama ben İsmet Özel okurum. Tavsiyemdir.
Mümkün mertebe ideolojik olmaktan kaçınarak Türkiye'de yaşayan insanların gerek dini gerek felsefi bilgi edinme yolunda bir adım atabilme yollarını anlatmak istedim. Bu dediğim kitaplar asla ideolojik olarak görülmemeli. Okuma dünyasına girdiğinizde zaten kendinize uygun bir yol seçeceksiniz. Ben şu anda bu saydığım okumaları yaptığım ve kendimde önemli bulduğum için sadece birkaç temelini verdim. Bunlara bir kere göz gezdirdiğinizde ilginiz yoksa bile bir şeyleri okumaya ilginiz doğabilir diye düşünüyorum. Sevgiler.
