Bir bilgisayar oyunu ile insan arasındaki farkı oyundaki karakterin oyunda olduğunu bilmemesidir. Yani o karakterin yorumlama yeteneği, düşünme yeteneği yoktur. Kendisi için ayarlanan yazılım gereği yapması gereken şeyleri yapar. Bir hesap makinesi, hesap yaptığını bilmez. Bir buzdolabı, yiyecekleri taze tutmaya yaradığını bilmez.
Kırk yıl önce oyun konsollarında Pong oyunu vardı (The Pong Game) iki çizgi ve nokta arasında gidip gelen bir top. Kırk yıl sonra şimdi milyonlarca insanın aynı anda oynadığı fotoğraf gerçekleğinde 3 boyutlu simülasyonlar yapıyoruz ve bu her yıl dahada gelişiyor. Mesela neden hiç uzaylı görmüyoruz diye soranlar olur ya gerçek hayatta, bir oyun karakterinin (misal bu sunucuda var olan karakteriniz) sizi görme ihtimali neyse, simulasyon teorisinde de uzaylı görme olasılığınız odur.
Dijital bilgisayarlar yani bu gün kullandığımız PC'ler ve gelecekteki daha ileri seviye bilgisayarlar asla insan bilincine sahip olamazlar. Çünkü insan bilinci insan beynini gerektirir. Bu gün var olan bilgisayarlar basit birer Turing makinesidir. Matematiksel sembolleri algılıyorlar ve buna uygun işlemler yapıyorlar. Ancak bu sembollerin anlamının farkında değiller, örneğin bu yazıyı bilgisayarımdan yazıyorum. Ama bilgisayarım ne yazdığımı anlamıyor. Bir duvar saatinin saat olduğunu bilememesi gibi. Fakat yinede gelecekteki bilgisayarların insan beynini simüle edemeyecekleri anlamına gelmiyor. Yani bu oyunda simülasyon olduğumuz, yada olmadığımız konusu ortada sıkışıp kalıyor.
Bir şeyin simülasyonunu yapmak, gerçeğini yapmaktan daha kolaydır.
Grand Theft Auto gibi oyunlarda yaratılmış sanal dünyaların insanı büyüleyici ve şoke edici detayları ve ayrıntıları vardır. Dolayısıyla gelecek elli ila yüz yıl arasında gerçek dünyadan ayırt edilmesinin imkansız olacağı oyunların çıkacağıda ön görülüyor.
Oyun karakterlerinin gerçekten düşünebildiği, tıpkı bizimkiler gibi akıllarının olduğu sanal evrenler yaratabileceğiz. Ancak bu sanal evrendeki karakterler bir simülasyonun içerisinde olduklarını hiç bir zaman bilemeyeceklerdir. Kulağa korkunç geliyor değil mi?
Grand Theft Auto: San Andreas (şuan oynadığımız oyun) masterımızın hipotezinin detaylarıyla ilgili güzel bir örnektir. Bu oyunda Los Santos adındaki bir sanal şehirde yaşıyoruz. Oyundaki sokaklarda ve caddelerde çok tanıdık tablolarla karşılaşıyoruz. Oyunu oynarken bir yerlere doğru aceleyle araba süren ve sokaklarda dolanan insanlara şahit oluyoruz. Genel anlamda oyundaki herşey yaşadığımız dünyadakilere çok benziyor. GTA oyunundaki bu hayat, Los Santos'daki yeriniz ne olursa olsun size eşlik etmeye devam ediyor. Örneğin oyunda bir köşeyi döndüğünüzde farklı şeyler yapan insanlarla, farklı araçlarla gezen insanlarla karşılaşıyorsunuz. Yani Los Santos sokaklarında süregelen yaşam siz orada olmasanız bile sürekli olarak devam ediyor gibi görünüyor; ancak bu doğru değil.
GTA'da karşınıza çıkan herşeyin sadece sizin karakterinize özel inşa edilmiş bir sanal gerçeklik simülasyonunun yansıması olduğunu unutmayın. Siz A sokağında bulunurken, B sokağında hiç bir şey yaşanmaz. Yani B sokağında o sırada hiç bir şey yoktur (siyah ekran), oyun; sizin karakterinizin bulunduğu konuma göre devamlı olarak aktif bir yaşam simüle eder.
Tüm modern bilgisayar oyunları bu prensipte çalışır. Siz sanal bir yerin belirli bir noktasında dolaşırken karakterinizin olmadığı, yani gözlemlemediğiniz yerlerde hiç bir şey bulunmaz (siyah ekran), ne insanlar, ne arabalar, nede şehir. Geliştiriciler bilgisayar donanımına yüklenen yükü azaltmak adına oyunları bu şekilde optimize ederler. Bu sayede akıl almaz derecede gerçekçi grafiklerle oyun endüstirisinin modern baş yapıtları olan oyunların tadını çıkarabiliriz. Bir oyuncu, yani bir karakter arkasını dönüp bir şeye baktığında bilgisayar onun gördüğü resmi olabildiğince detaylı bir şekilde ortaya koyar. Oyuncunun görmediği yerler ise bilgisayar tarafından olabildiğince basitleştirilir. Bu bölgelerde nesneler düşük çözünürlüklerde var olurlar, yada tamamen yok ettirirler. Yani bilgisayarınız sizlere güzel grafikler sunarken aynı zamanda donanım yükünü azaltmak adına oyunu sürekli bir şekilde optimize eder. Örneğin GTA'da yüksek bir konumdan tüm şehre bir bakış attığınızda yalnızca caddelerde belirli yönlere giden araçları göreceksinizdir. Eğer bu açıdan şehrin tüm detaylarını görmek isteseydik buna konsolumuzun veya bilgisayarımızın gücü yetmezdi.
Bu yüzden oyunun fiziği bilgisayarı zorlamamak için çok uzaktaki arabaları ve nesneleri, basitleştirir. (Mesela Vice RP'de aracınızı sürerken çok uzaktan gelen aracın ne olduğu, vs görülmez. Yakınlaşınca anlaşılır.)
Oyunda uzak bir mesafeden roket fırlattığınızda roketin patlama efektlerini nerdeyse hiç göremeyiz. Ancak bunu daha yakından yaparsak patlama daha detaylı ve daha gerçekçi görünür. Buda daha fazla bilgisayar gücü gerektirecektir.
Bu konumu burada sonlandırıyorum, eğer bu konumda oyunun altyapısını öğrendiyseniz Roleplay kısmını ilerleyen günlerde veyatta bir zamanda sizinle paylaşmaktan onur ve gurur duyacağım. Bu konuyu okuyan ve okuyacak olan herkese teşekkür ederim ve saygılarımı sunarım.