Konu: White Street (Okunma sayısı 1282 defa)

abuduk0542 · #0 - 21.04.2020 00:02

White Street hikayesi öncesinde bulunan ES devamı niteliğindedir. Arnavut asıllı bir aile tarafından katledilen dostlarının yerine gelen Stephan ve Ernesto ile başlar hikaye. White Street kurucuları Garcia ve Wilson isimli dostlarının öldüğünün haberini alan Stephan ve Ernesto ülkelerinden ilk uçak biletini aldıktan sonra Vice Şehri'ne gelirler. Ülkelerinde legal olmayan ticaretler ile uğraşan Stephan kardeşler, dostlarından kalanları toplayıp eski ülkelerindeki ticaretlerini Vice Şehri'ne taşımayı hedeflediler. Moel, Mia ve Miquel'ın Temple'daki çürümüş eski evini tekrar revize edip kurulumu oraya yapmayı planlıyordu. Mia ise Vice Şehri'ne gidip gelerek işleri taşımaya çalışıyordu. Çeşitli lojistikler ile anlaşarak depolarındaki mallarını Vice Şehri'ne getirtti. Garcia, düzeni oturttuktan sonra Miquel ve Mia eski dostlarını teker teker buldu ve eve davet etti, bir akşam yemeği düzenleyerek planlarını anlattı. Dostları ise Stephan kardeşlere katılmayı tercih etti. Ülkelerindeki dostlarının bazıları Vice Şehri fikrinden etkilenmiş ve bahsi geçen şehre gitmeyi planlamışlardı. Mia, gelenlere ise planları anlattı ve hepsine konaklanacak bir yer ayarladı. White Street'in deposunda kalan 2, 3 silah, biraz uyuşturucuyu ve ülkelerinde bulunan depolarından getirttikleri ile biraz da olsa işlere Vice Şehri'nde devam etmeye başlamışlardı. Uzun bir aradan sonra Clark adlı bir kişi aralarına katıldı ve bir süre sonra Clark ile Garcia yakın dost gibi olmuşlardı. Wilson biraz kıskanmıştı fakat yapılabilecek bir şey yoktu. Wilson'un planları biraz değişmişti. Eskiden oturulan masada güzel konuşan adam artık zıt davranmaya başlamıştı. Clark ve Wilson ara sıra yalnız kalırlardı ve sohbetlerinde biraz tartışma ile bitirirlerdi. Garcia bunun görmezden gelmişti çünkü anlamıştı normal karşılanacak bir davranışlardan bir tanesi idi. Ama aradan bir zaman geçtikten hemen sonra Wilson' Clark'a karşı fiziksel temas'ta ve kötü kelimeler etmeye başlamıştı. Garcia bunu gördüğünde ise Wilson'un yanına gitmişti ve Wilson, Garcia'ya derdini şöyle anlatmıştı; "Bu adamın aramıza katılalı 1 hafta oluyor ve sen bu adamı en iyi adamın olarak görüyorsun. Garcia bana bak! Ben senin asıl kardeşin Wilson! Bu Clark kim oluyorda sen onun dedikleri ile yola çıkıyorsun? Son zamanlarda beni görmezden geliyorsun Garcia!" demişti ve sözlerini bitirmişti. Garcia, Wilson'u anlamıştı ve Wilson ile Clark konuşmaya başlamıştı. Clark, Garcia'yı anlıyor ama Wilson ikisini de anlamamaya başlamıştı. Bir gün Wilson ile Garcia oturup konuşmaya başlamışlardı. Clark hakkında konuştuktan sonra Wilson, Garcia'yı anlamış ve her şeyi sineye çekmişti. Ama bir gece Wilson, Garcia'nın evine gizlice girmeye çalışmıştı. Ardından ise Garcia'yı uykusunda bıçaklayacaktı. Garcia uyanmıştı ve Wilson'u üzerinde görünce bir hamle ile bıçağı kavrayıp refleks ile beraber Wilson'un ğöğüs kafesine saplamıştı. Garcia çok üzülmüştü ama biliyordu ki Wilson ölmeseydi herkesi öldürebilirdi. Onun için kendisi daha fazla bu konuya adamadı ve kendisine artık benimsemiş asıl bir adamı olan Clark ile uzun bir yola çıkmaya başlamışlardı. İşler iyiye gidiyor ve para akışı dönüyordu. Clark ile Garcia bir gün oturup konuştuklarında ise "Garcia, uyuşturucu ve silah işleri artık iyiye gitmiyor işleri değiştirmemiz lazım." demişti. Garcia, Clark ile beraber oturup kadınlar hakkında konuşurken kadın ticaretleri hakkında da konuşmaya başlamışlardı. Clark ile Garcia bir gün dışarıya çıkıp gezerken bir adamı yolda dayak yerken görmüşlerdi. Bu adamı kurtarmaya giderken Garcia bir bıçak darbesi almıştı. Yerde kanlar içinde yatan Garcia, gözlerinin kapandığı ve kendisinden geçtiği görülmüştü. Asıl adamı Clark ise kavgadan sıyrılıp Garcia'yı hastahaneye yetiştirmek için arabaya atlamışlardı ama çok geç ki Garcia kan kaybından hayatını kaybetmişti. Garcia'nın kardeşi Cedric Polski bunu öğrenince İngilitere ülkesinin London şehirden kalkıp Vice Şehri'ne gelmişti. Polski, Clark ile tanışmıştı. Clark ilk zamanlarda Polski'ye işler hakkında rehber olmuştu. Aradan bir ay geçtikten sonra Polski işleri anlamıştı ve sistemi oturtmuştu. Artık işlerin başında Polski ile Clark olacaktı. Polski ve Clark hikayesi Vice Şehri'nde resmen başlamış oldu.

Gündelik işleri hakkında;
Çeteleşme; araba, silah, uyuşturucu ticareti ile uğraşır. Bu normal olarak görülen bir çeteleşmenin yaptığı işlerdir. Malları liderler temin eder, seçilen kişiler satmaya çalışır. Çete gündelikte genellikle Temple'deki evde oturur ve iş konuşur. Araçları temizlerler, sokaktaki diğer arkadaşları ile takılırlar. Günün bazı vakitlerinde toplanarak etrafı gezerler. Dostlarının yanına gider ve muhabbet ederler, gidişat hakkında konuşurlar. Gündelik ticaretler evin etrafında veya liderlerin büyük müşterileriyle olur. Mahalleye gelenlerle muhabbet eder, etrafı dolaşır ve satacakları arabaları ile ilgilenirler. Genellikle çaylaklar toplu takılırlar. Zaman geçtikte düşük olarak görülen kişiler kendilerini göstermek için çeşitli yollara başvururlar. Bunları yaptıkça değer kazanıp rütbelendirilirler ve ilerleyen zamanlarda elleri bir silah dahi tutabilir. Genel işleyiş olarak diğer çeteler gibi çeşitli ayak işlerini de yapmaktalar. Gün içersinde çoğu saatler beraber takılıp zaman geçirirler, gerek muhabbet gerekse gezmek/eğlenmek. Birliğin getirdiği gereksinimleri sergilemekten çekinmezler.

Çeteleşmeye dahil edilme;
Çeteleşmenin çaylak üyeleri yeni girdiklerinde, devam edebilmeleri için bir şeyler öğrenmeleri gerekmekte. Çeteleşmenin önde gelen isimlerinden ve diğerleri ile toplu dolaşırlar. Evlerinin önünde takılır veya dolaşmaya çıkarlar. Dolaşırken bazı yerlerde duraksar ve muhabbet ederler. Evin önünde veya takıldıkları yerlerde yanlarına gidip muhabbet edebilir ve yakınlaşmaya çalışabilirsiniz, zaten gerekli kişiyseniz onlar sizi ilgili kişilere getirecektir. Ancak yanlarına gelip "Toz var mı?", "Metal var mı?" gibi cümlelerle gelmeyin lütfen. Bu sizin amatör olduğunuzun ayrı bir göstergesidir, işini bilen bir kişi bu tür soruları sormadan önce karşısındaki kişiyi iyice süzer ve ağzından laf almaya bakar. Direkt olarak isteğini yüzüne söylemez, belli süre muhabbet ettikten sonra gereksinimlerinden bahseder. Unutmayın ki her karşımıza gelenin niyeti iyi değildir ve devlet tarafından görevlendirilmiş olan kişilerin de olabileceğinden şüphe duyulabilirsiniz. Gereklilikleri karşılarsanız, samimi, cana yakın davranırsanız ve muhabbetinizde onlar gibi ise çeteleşmenin evine getirilir ve ilgili kişiler tarafından bir konuşmaya alınırsınız. Toplantıya alındıysanız artık sizde oluşumun bir üyesisiniz.

Günümüz;
((IC bir şekilde ilerleme ile birlikte şekillenecektir.))