Luciano Napoli
"Kirli hesap, temiz iş yok"
Luciano Napoli, İtalya’nın güneyinde – Napoli’de – doğmuş büyümüştü.
Çocukken büyük hayaller kurmadı. Kafasında Ferrari’ler, silahlı adamlar yoktu.
Onun işi defterleydi. Hesap kitapla. Yani kağıt üzerinde temiz işler… ama kağıt altındaysa bambaşka bir dünya vardı.
Vergi kaçıran esnaf, küçük esrar satıcıları, sigara kaçakçıları…
Hepsinin tek ortak noktası vardı:
Luciano'ya danışmadan hiçbir muhasebe geçmezdi.
Ama bu işler para kazandırmazdı.
Hele hele Napoli gibi bir yerde, sana asıl kazandıran şey kimin ne sakladığını bilmendi.
Luciano, hep gölgede kaldı.
Silah tutmadı ama silah tutanların gelir beyanlarını o hazırladı.
Kimse onun adını sokakta bağırmazdı. Ama herkesin defterinde onun izi vardı.
-Bir Telefon
Bir akşam.
Luciano, kahvede oturmuş eski hesaplara göz atarken telefon çaldı.
Ekranda tanıdık bir isim: Lorenzo Napoli – uzaktan kuzeni, yıllardır görmediği ama arada sırada arayıp artistlik yapan herif.
Lorenzo: "Lu-ciànooo! Abi sen hâlâ orda mısın ya? Bak burda Vice City var ya, tam senlik! Burda villa var, ofis var, ben işi büyüttüm. Birlikte çalışırız, senin gibi adama ihtiyaç var."
Luciano içinden güldü.
Lorenzo’nun bu klasik konuşmaları hep aynıydı.
Ama artık Napoli de baymıştı. Yalancı dostlar, yavan hayat... Üstüne biraz da eski dosyaların başına bela olması...

Bir iki gün düşündü.
Sonra sadece tek bir cümleyle cevap attı:
"Geliyorum."