Konu: erwin calloway  (Okunma sayısı 3499 defa)

#40 - 14.05.2025 19:29
Vice şehrinin gökyüzü sabaha doğru griye çalıyordu. Şehrin puslu silueti, havadaki nemle birlikte sanki yavaşça çürüyordu. Palmiye ağaçlarının yaprakları bile yorgun sallanıyor, sahil hattında rüzgâr taşıdığı tuzla birlikte geçmişin kokusunu da getiriyordu. Erwin Calloway, her sabah gibi penceresini aralayıp bu kokuyu içine çekti. Ama bu sabah bir fark vardı: burnuna çarpan tuzlu esintide hâlâ metalik bir koku saklıydı. Kurumuş kan gibi. Silah barutu gibi. Ölüm gibi. O an, geçmişe döndü.

06 HAZİRAN 2023 — İKİMİZİN GÜNAHINA BİR KURŞUN

Depo, Oregon’un endüstriyel mezarlıklarından biriydi. Şehir planlarının bile dışladığı bir kör nokta. Gökyüzü koyu kurşundu, ay ışığı bile içeriye girmeye çekiniyor gibiydi. Kapıdan girince nemli metalin ve eski motor yağı kokusunun ciğerlere saplandığı bir boşluk karşılardı insanı. Burası “çözümsüzlük” kokuyordu. Ve Erwin Calloway, çözümsüzlüğün neye benzediğini artık çok iyi biliyordu.

Marcus "Slug" Virelli, üç yıldır dosya dosya kirli bilgi taşıyan, çetelerle, içerideki birkaç polisle ve bazı seçilmiş siyasetçilerle kirli bağlar kuran bir sokak tilkisiydi. Ama bu gece, artık sadece bir hataydı. Geriye kalması sakıncalı bir parça. Konuşmaya niyetliydi. Erwin Calloway’i de, Michael Millhouse’u da yakacak kadar.

“Siz ikiniz…” dedi Marcus, sigarasını yakarken. “Birbirinize çok güveniyorsunuz. Bu dünyada iki şey para etmez, Calloway: biri eski dostluklar, diğeri polislerin şerefi.” Erwin hiç cevap vermedi. Ellerini cebinden çıkarmadı. Sadece baktı. Michael geride durmuştu. Gözleri Erwin’deydi, Marcus’ta değil. Çünkü Erwin’in gözlerinde tanıdık olmayan bir şey vardı: karar. Düşünmek değil, tartmak değil, sadece yapmak. “Ben konuşacağım,” dedi Marcus, dumanı Erwin’in yüzüne doğru üflerken. “Seni de anlatacağım. Millhouse’u da. Beni tehdit ettiğiniz her geceyi. Hangi dosyaları gömdüğünüzü.”

Son cümlesini bitiremeden... sesi kesildi. Çünkü o anda silah patladı. Marcus'un gözleri boşaldı, bedeni boşaldı, bir çuval gibi çöktü. Michael’ın gözleri büyüdü. Kulakları çınladı. Silah hâlâ Erwin’in elindeydi. Duman yükseliyordu. “NE YAPTIN?” diye sordu Michael. Ama sorunun cevabını zaten biliyordu. O sadece, hâlâ geri dönülebileceğine inanan bir parçayı susturmaya çalışıyordu.

Erwin soğuk bir sesle cevapladı:“Konuşmasına izin veremezdim. Konuşacaktı. İsimleri verecekti. Hem senin, hem benim. Bizi değil, kendini kurtarmak istiyordu” Michael birkaç saniye sadece baktı. Sonra başını çevirdi. Ellerini silahına değil, alnına götürdü. Gözleri dolmuştu ama gözyaşı yoktu. “Sana güvenmiştim.” İşte o an... her şeyin bittiği andı. Ama bu, asıl trajedinin başlangıcıydı.

11 HAZİRAN 2023 — İHANETİN EN SESSİZ HALİ
Michael, olay yerinden uzaklaştı. Ceset oradaydı. Ve Erwin’in önerdiği plan artık yürürlüğe girecekti: bu, bir iç hesaplaşma gibi görünecekti. Marcus, başka bir çetenin adamlarıyla çıkan çatışmada ölmüş gibi yazılacaktı. Silah, boş bir evin arkasına bırakıldı. Deliller ustaca yönlendirildi. Ama Michael susmadı. Olaydan birkaç gün sonra, vicdanı onu boğmaya başlamıştı. Bir savcıyla görüşmek istediğine dair ipuçları bıraktı. Eski notlarını gözden geçirdi. Erwin bunu fark ettiğinde her şey için çok geçti.

Michael Millhouse’un cesedi bir hafta sonra, Oregon’un dışındaki bir otoban çıkışında bulundu. Aracının içinde, kafasından tek kurşunla vurulmuştu. Olay resmi olarak “intihar” olarak kaydedildi. Ama Vice şehrindeki bir adam, bunun ne olduğunu çok iyi biliyordu.

Erwin Calloway, Vice şehrine geldiğinde arkasında yalnızca bir cinayeti değil, bir arkadaşını da gömmüştü. Gömülemeyen ise, her gece yan koltuğunda sessizce oturan hayalettir. Michael’ın ölümünden sonra ilk kez şehir ışıklarına bakarken gözlerini kısar. O eski söz kulaklarında çınlar: "İnsanların en zoru, kendini anlatamayanıdır, Erwy. Suçluyu değil, hikâyesini bul önce."

Ama bu hikâyede suçlu da, hikâye de Erwin’in kendisidir. Vice şehri, onun için bir kaçış değil, bir tür sürgündür. Üniforması ne kadar kusursuz olursa olsun, içindeki lekeleri örtmez. Michael'ın anısı, her devriye çıkışında onunla birlikte araca biner.


12 MAYIS 2025 —  BAŞLANGIÇ, SONUN BAŞLANGICIDIR
Bir akşam, beklemediği türden bir çağrı aldı: "Komutan George Kennedy hattın ucunda söyleyeceğim adrese tek başına gel, yanında kimse olmasın ve telefonunu getirme."

Erwin, telefonun karşısında bir an donakaldı. George Kennedy… Vice Şehri Polis Departmanı’ndaki en güçlü adamlardan biriydi. Herkes onu bir tür şef, bir tür babacan, ama aynı zamanda tüyler ürpertici bir otorite olarak tanıyordu. Hemen hiç kimse onun odasına girmemişti. Erwin, Michael’ın ölümünden sonra, kimseye güvenmeye cesaret edemediği için, içindeki anlık tedirginliği bastırarak komutanın verdiği adrese doğru yola çıkmaya karar verdi.

Verilen adres Vice şehrinin gözlerden uzak, terkedilmiş, kokuşmuş bölgelerinden birindeydi. Kentin merkezine uzak, rutubetli bir mahallenin köşesindeki izbe bir depo. Burada, sanki zaman bir şekilde duruyordu. Üstü başı dökülmüş, kararmış duvarların arasındaki ışıklar bile, kimseye ait bir geçmişi, kaybolmuş bir hikayeyi çağrıştırıyordu.

Depo, taş duvarlarının arasındaki kurşun lekeleri ve kirli pencerelerle, bir zamanlar en kirli işlerin yapıldığı yerlerden biriydi. Erwin içeri girdiğinde, kısık bir ışıkla aydınlatılmış odaya adımını attı. Odayı ne kadar tarasa da, hiç kimseyi göremedi. Ama bir köşede, silüeti belirginleşen bir adam vardı. O adam, George Kennedy'den başkası değildi. Ama bu sefer, bir polis komutanı olarak değil, şehrin karanlık köşelerinden biri olarak görünüyordu.

“Erwin Calloway,” dedi Kennedy, sesi deponun içine çelik gibi ağır bir şekilde yayıldı. “Birkaç gün önce, dosyalara göz attım. Yaptığın işi takdir ediyorum. Ama bununla birlikte, başka bir görevinin başladığını bilmelisin.” Erwin dikkatle dinledi, ama komutanın bu kadar doğrudan konuşması, içindeki tüm uyanıklığı uyandırmıştı.  “Vice şehrine geldiğinden beri, bir işin olduğu belli,” diye devam etti Kennedy. “Ama bu şehri temizlemek, kimsenin görmediği karanlık sokakları düzeltmek isteyen bir adam için, senin gibi biri için, bu görev basit bir devriye olmaktan çok daha fazlası olmalı. Benim de bu şehri değiştirmeye çalıştığımı sanıyorsun, değil mi?”

Kennedy derin bir nefes aldı ve ardından kısa bir sessizlikle devam etti. “Senin gibi bir adamın kalbinde hala bir şeyler var, Erwin. İçinde Michael’ın ölümünden geriye kalan hayalet. O hayalet sana her gece uyumadan önce fısıldıyor. Ama o hayaletin farkında olmak, seni buraya getirdi. Ve o, Vice şehrinin gerçekten ne kadar karanlık olduğunu sana anlatan şey.”

Erwin, bir anlığa bile olsa ne demek istediğini tam olarak anlayamıyordu. “Beni buraya çağırmanın amacı nedir?” dedi Erwin, gözleri hala komutana odaklanmış bir şekilde. Kennedy'nin yüzündeki ifadeden hiçbir şey anlamadı. Yalnızca, bir cinayet kadar soğuk ve neşesizdi. “Bize katılacaksın, gerekli yönlendirmeleri Morgan sana iletecektir,” dedi Kennedy, ardından bir dosya uzattı. “Burada seni bekleyen dosyalar var. Bu, sadece başlamak için bir teklif. Bir şehri temizlemek, bazen en kirli yöntemleri gerektirir.”

Erwin, dosyayı aldı. İçinde fotoğraflar, raporlar, isimler vardı. Hepsi, bu karanlık dünyanın bir parçasıydı. Bu, ona doğru bir yol gibi geliyordu, ama her adımda Michael’ın hatırası onu takip ediyordu. “Bu, son seçim değil,” dedi Kennedy, gözlerinde bir anlam saklıydı. “Ama başlamak zorundasın." Erwin, Kennedy’nin söylediklerini anlamaya çalışarak dosyayı incelemeye başladı. İçindeki her şey, Vice şehrinin pisliğinin derinliklerine inmeyi vaat ediyordu. Karanlık, aldatıcı ve bir o kadar ölümcül bir görev. Ama Erwin’in aklındaki tek şey, geçmişin getirdiği hayaletleri gömmekti. Michael’ı, her adımda daha da kaybediyordu.

Vice City, yeni bir katil yetiştirecekti. Ve Erwin Calloway, bu karanlık yolda yalnızca hayatta kalmak için değil, belki de kendi içindeki son kalan insani kısmı öldürmek için de adım atıyordu.

Karanlık zamanlar, bazen eski dostların geride bırakılması gerektiğini öğretir. Erwin, yeni bir şehre, yeni bir savaşa, yeni bir cehenneme adım atıyordu. Artık ne geriye bakacak zamanı vardı, ne de eski dostlarının hayaletlerini affetmeye. Ama Vice şehrinde kimse affedilmez.
100
9
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
100 tepkisini veren kullanıcı(lar):
ShinMelus, Stromae, twentie glockies, ble55phemy,
marlo,
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#41 - 15.05.2025 23:53
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#42 - 17.05.2025 02:26
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#43 - 20.05.2025 02:06
100
1
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
100 tepkisini veren kullanıcı(lar):
Heista,
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#44 - 21.05.2025 00:56
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#45 - 21.05.2025 01:23
başarılar  :o
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#46 - 21.05.2025 14:29
20 MAYIS 2025 — GÖLGEDEN GELEN DARBE: MORGAN'IN DÖNÜŞÜ
Uzun bir süredir şehirde tek bir isim yankılanıyordu: Valachi. Gücü, nüfuzu ve kontrolüyle sokakların, pazarlıkların ve korkunun tek adresi haline gelmişti. Ancak bir zamanların efsanesi, adı fısıltıyla bile anıldığında bile sokakları titreten Ben Morgan, bu sessizliği daha fazla kabul edemezdi. Şehrin onu unuttuğunu fark ettiğinde, gölgelerin içinden bir planla geri döndü — hem de her zamankinden daha sert, daha zeki ve daha acımasız.

Son zamanlarda şehirde işler iyice karışmıştı. Özellikle de polis departmanına kaptırılan silahlar, yeraltı dünyasında ciddi bir huzursuzluk yaratmıştı. Ekipler silahsız, operasyonlar aksıyor, illegal oyuncular baskı altına alınıyordu. Herkes diken üstündeydi. İşte tam da bu noktada, içeriden bir haber geldi — C.R.A.S.H. devreye giriyordu.

Gizli bir toplantıda, oluşumların liderlerine önemli bir mesaj iletildi. Artık, yapılanmaların üst kadrosundan belirlenmiş isimlerin daha önce polise kaptırdığı silahlar, kişi başı 3 sefere mahsus olmak üzere geri alınabilecekti. Üstelik bu, sevkiyat fiyatının sadece yarısına gerçekleşecekti. Bu karar, özellikle baskı altındaki gruplar için büyük bir rahatlama anlamına geliyordu. Ama tabii ki her şeyin bir şartı vardı. Bu imkândan yararlanmak isteyenlerin, C.R.A.S.H. bağlantılarına sahip olması gerekiyordu.

Kısacası, şehirde bir denge kurulmaya çalışılıyordu. Bir yandan düzen korunurken, diğer yandan sokaklara nefes aldırılıyordu. Şimdi sıra yapılanmaların yapacağı hamlelerdeydi. Yapılanmalar bağlantılarını kurmalı ve fırsatı değerlendirmeli diye düşünülüyordu... çünkü ikinci bir şans her zaman gelmez.

Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#47 - 21.05.2025 19:20
Mükemmel
1
Tepki yok
Mükemmel tepkisini veren kullanıcı(lar):
Scealten,
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#48 - 21.05.2025 20:57
merhaba çavuş 
Like
1
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Like tepkisini veren kullanıcı(lar):
Scealten,
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok


#49 - 22.05.2025 00:19
next
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok
Tepki yok