Konu: The Purple Pimps MOB (Okunma sayısı 3663 defa)

LatinoTheReaper · 28.08.1989

Bir grup arkadaşın bir araya gelerek, hızlı para kazanma yollarını aramasıyla başlayan bu yolda, eski tarihden öğrendikleri bir metot ile fuhuş, uyuşturucu ve kötü işler peşine düşmeleriyle başlayan bir serüvenin başlangıcıydı. Amerika'da küçük işler koşuşturan Hector ve zencileri ilk iş olarak gram gram uyuşturucu satmaya başladılar. Tedarikcileri ise kendilerinden oldukça güçlü olan blue street çetesiydi. İşleri başarılı ve planlı yapan Mor gömlekliler paranın hızlı ve kolay kazanıldığını anladığında daha fazlasını istediler. İlk hatayı burada yapan Hector Hobbs, herkesten farklı bir yapıya sahipti. Sokak serserisi olmak yerine daha kaliteli kıyafetler giyen, pahalı takılar ve aksesuarlar isteyen bir adamdı. Amerika'da yaptığı torbacılık işlerinden artık haz etmeyen Hobbs, işleri büyütmek adına kadın pazarlama, satma, kullanma işine girdi. Sıkı dostu Cody'nin(Üç Ayak Co) ona önerdiği, zengin iş adamlarına pazarlanan kadınların, onları gizli kamera yoluyla kaydetmesi ve medyaya dağıtmak üzere şantaj ve tehdit etmesi daha fazla para kazanmalarına sebep oluyordu. İşleri bu denli büyülterek, kendilerinden güçlü olan çetelerin dikkatini çekmeyi başarmışlardı. Torbacılıktan sistematik black mafia sistemine geçişin en değerli kanıtı buydu.

Amerika'nın Los Angeles şehrinde yeni yeni duyulan bir isim haline gelen Hector Hobbs, kıyafetleri ve davranışlarıyla da oldukça dikkat çekiyordu. Mor takımı, altından aksesuarları, uzun saçı ve fötr şapkası onu kameralar karşısında yüceltiyordu. Tabi ki Hobbs'un ekibinde herkes aynı işi yapmıyordu. Rap işleri ile uğraşan bir elemanın büyük çetelerde ki elemanlara diss atması sonucu çatışmalar kaçınılmaz oluyordu. Bu olay Hobbs'un ve zencilerinin medya önünde ki presjini düşürüyor ve onların ikincil insan muamelesi görmesine sebep oluyordu. Bu dünyaya ikinci insal olmak için değil yükseklerden uçan ve paranın olduğu her yerden geçmek için gelmişlerdi. Ten renkleri farklı olan insanları daha da yüceltmek için yüce bir davaya hizmet ediyorlardı. Kaçınılmaz ırkçılık onları bu duruma getirdi. Kendileri ırkçı değillerdi herkesin aksine tüm insanlara ve tüm renklere saygı duyuyorlardı. Hobbs ve zencilerinin Humanizm savunucuları oldukları sokaklarda duyuluyordu.

Kasvetli bir akşamın tene değen rüzgarını hissederken, Hobbs'un eline bir kaset geçer. Bu kasedin içeriğide blue street çetesi liderinin bir erkek ile yatma görüntüleri bulunuyordu. Bu işi fırsata çevirmeye çalışan Hobbs karşı çete liderini bir görüşmeye çağırır ve adamı kaset ile tehdit eder. Karşı çete lideri yapılan bu saygısızlığı kendisine yediremez ve mekandan ayrılır. Sabaha doğru insanlar uyurken mahallede yankılanan silah sesleri ile herkes uyanır. iki grup arasında sıkı bir savaş başlar. Her gün bir ondan bir bizden olacak şekilde ölümler gerçekleşir. Böylesi büyük bir savaşa polisler de dahil olunca, Hobbs işlerin terse gideceğini sonunda anlar. Gittikçe para, prestij, nam, ve adam kaybeden Hobbs sil baştan bir plan yapar. Karşı çetenin liderinin videosunu sosyal medya üzerinden yayar gerek magazin gerek dergilerde büyük yankı uyandıran bu haberden kazandığı paralar ile başka bir şehirde yeni bir yapılanma kurma hayaline bürünür. Kazandığı bütün paralar ve geriye kalan adamları ile Los Angeles'den kaçarak Vice şehrine doğru yola koyulur.

Spoiler: Göster