Anasayfa Haberler Köşe Yazıları VCN'E KATIL Hakkımızda ArşivCANLI YAYINDA KORKU DOLU ANLAR!Eight-Ten VCN'in sevilen programlarından Fast'N'Brillante'nin son bölümünde VCN ekranlarının sevilen yüzleri Natasha Volkov ve Henry Dunkirk korkunç bir kazanın eşiğinden döndüler.Nissan Skyline GTR R34 V-SPEC model aracı tanıttıkları son bölümde Natasha Volkov'un aracı tanıtmak için direksiyona geçmesinin ardından canlı yayında korku dolu anlar yaşandı.Gaza bir kaç kez basıldıktan sonra motor büyük bir sesle patlayarak alev aldı. Araçtan son anda atlayan Natasha Volkov kazayı burnu bile kanamadan atlatırken Henry Dunkirk büyük bir soğukkanlılık göstererek yangın tüpüyle anında müdahale etti.Korku dolu anlardan sonra;Natasha Volkov: Bu araçlar gerçekten ÖLÜM MAKİNESİ. Kullanılmaması gerekiyor! Buna binmek intihar gibi birşey.Henry Dunkirk: Siz siz olun araçlarınızda yangın tüpünü eksik etmeyin ve daha güvenli araçları tercih edin.Eight-Ten VCN ve DCA Media ailesi olarak sevgili Henry Dunkirk ve Natasha Volkov'a geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz.FOTOGALERİ İÇİN TIKLAYINIZSpoiler: GösterGizle..........Bizi ViceSocial'dan takip et!.......... ..........EDITOR.......... Randolph Mitchell HABER Henry Dunkirk, Natasha Volkov KAMERA Randolph Mitchell Tüm Hakları Saklıdır. Daily Countdown Agency, 2021
Anasayfa Haberler Köşe Yazıları VCN'E KATIL Hakkımızda Arşivİletişimde Ses TonuAma sesin öyle söylemiyor.. Bu söz karşısında kıvranır insan! Ne diyeceğini bilemez. Hangi ses tonuyla konuştuğunun farkında bile değildir. Ama ‘’bilerek yapmama’’ hali değil midir zaten karşısındakini üzen. Fark etse yapmayacağı farz edilir. Karşımızdakinin ses tonu bazen bize çok şey verir. Söylediklerinin içeriği değil, sesinin tonuna daha çok önem veririz. Ses tonuyla yargılarız, kızarız veya güleriz. Korkarız veya güven duyarız. ‘’Ama sesin hiç de öyle değildi!’’ tartışması sık girer hayatımıza.Bir ‘’yok ya!’’ cümlesi kaç biçimde söylenebilir? Karşımızdaki kişi ses tonunu giderek yükseltirse şaşkın ifadeye yer verir. Sonunu keskinleştirirse öfkeli olur, ses tonu giderek düşerse merak ettiğini algılarız.Algılarımız ses tonunun özellikleri kadar bize yani kendimizle de ilgili. O ses tonunun bize ne ifade ettiği önemli, bazen aynı ses tonunu iki farklı kişi farklı biçimlerde yorumlayabilir. Bu durum tamamen kişisel deneyimlerimizle ilgilidir. Daha önce yaşadığımız bir olayın öncesinde ses tonu, yeni bir olaydaki yorumlarımızı etkileyebilir. Sevgilisi tarafından terk edilen kişi, o konuşmanın yapıldığı andaki ses tonunu unutmaz. O ses tonunun tekrarladığı anlar artık onun için sonuç aynı olacak şartı kazanır. Hatta daha da öncelere bebekliğe bile gidebilir, nitekim bebeklerin 7. Aydan itibaren seslerde duygusal tınıyı algılayabildikleri gösterilmiştir. Sesin müziğini konuşmanın ölçüsü verir. Bu, konuşmanın duygularını yansıtır. 7 aylık bebeklerin beyninde duygusal konuşmaların aktiviteyi artırmaktadır. Öfke veya mutluluğu ayırt etmektedir, işte bu ayırt edicilik gelecekte algılamalardaki farklılıkların da temelini oluşturur. Sosyal yaratıklarız, bu nedenle karşımızdakinin duygusal halini anlamak isteriz. Biri gülüyorsa neşelidir, ağlıyorsa üzüntülüdür, yüz ifadesi ruh hali için önemlidir ama yüz ifadesi yanında bir de ses tonunu duyarsak içimiz daha rahat eder.Bir araştırmada aktörlerden ‘’bu böyle mi?’’ demeleri istenmiş ama bunu bir gülerek, bir öfkeyle söylemeleri istenmiş ve karışık montajlanmış. Böylece öfkeli bir ses tonuyla ama gülümseyerek veya neşeli tonlamada ama öfkeli yüz ifadesi ile söylenen videolar ortaya çıkmış. Hazırlanan bu video Hollandalılara ve Japonlara seyrettirilmiş. Japonların yüz ifadesinden daha çok ses tonuna dikkat ettikleri saptanmış, araştırmacılar Japonların hep gülümsediklerini, bu nedenle birbirlerinin yüz ifadelerinden daha çok ses tonuna önem verdiklerini iddia etmişler. Bazı durumlarda ses tonu ipuçları veriyor bize, karşımızdakini çözmek için ipuçları peşinde koşuyoruz. Çözünce rahatlıyor muyuz? Hayır!Başka bir araştırmada erkekler ve kadınlara, alçak ve yüksek ses tonlu erkek ve kadın konuşmaları dinletilmiş. Erkeklerin düşük ses tonuyla konuşması bir aldatma işareti olarak saptanmış, kadınlarda ise bu durum tersi çıkmış. Kadın yüksek ses tonuyla konuşuyorsa aldatma riski daha yüksek olarak algılanmış. İlk bakışta bu durum şu biçimlerde değerlendirilebilir: ‘’Eğer erkek düşük ses tonuyla konuşuyorsa bir bok yemiştir ve bunun suçluluğuyla alttan alıyordur.’’ Eğer kadının sesi yüksek çıkıyorsa, kendine bir güven gelmiştir ve bir başkası vardır, ona sırtını dayamıştır!Ama araştırmalar öyle demiyor! Erkeklerde testesteron yükseldikçe ses tonu düşüyor. Kadınlarda ise östrojen hormonu arttıkça ses tonu yükseliyor. Yani durum hormanal. Hormonal durumunuz ses tonunuzu da ayarlıyor. Hormonlarımızın seks durumumuzu ayarladığını da unutmayalım. Testesteron arttıkça erkeklerde, östrojen arttıkça kadınlarda cinsel ihtiyaçlar artıyor. Yani erkeklerde testesteron arttıkça ses tonu düşüyor, cinsellik artıyor. Kadınlarda östrojen arttıkça ses tonu ve cinsellik ihtiyacı yükseliyor. Bu durumda ilk anlattığımız araştırma doğru denebilir! Ne diyordu araştırma sonuçları? Erkek yavaş ses tonuyla konuştukça, kadın ise yüksek ses tonu ile konuştukça aldatma riski artıyor! İçgüdüler hem insanları yönetiyor, hem de insanlara doğruları gösteriyor.Tabi her şeyi bu kadar basite indirgediğimi düşünmeyin. Bir ses tonunun nerelere kadar gidebileceğini anlatmaya çalışıyorum. İnsan denen yaratığı etkileyen faktörlerin ne kadar karmaşık olabileceğini de............Bizi ViceSocial'dan takip et!.......... ..........EDITOR.......... Randolph Mitchell YAZAR Nakatomi Sachi Tüm Hakları Saklıdır. Daily Countdown Agency, 2021