İta-ame rolleri, mobster ve genel LCN

[CaSPeR]

Mobster kavramını biraz açıklayalım, genel olarak para karşılığında her işi yapan insan. Mobster rollerinde karakter gelişimi önemlidir, hiçbir mobster zengin olarak işe başlamaz.

Mobster dediğimiz kavram Gangster yani çete üyesi kavramının mafyadaki halidir, İtalyan mafyası kökenli örgütlerin üyelerini tanımak için kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Mobster rolünün bir sürü hali vardır, Polish MOB, Irish MOB ve İta-ame MOB bunlardan bir kaçıdır.

Ülke, millet, ırk gibi kavramlar Mobster rolünü daha detaylandırır, karakter gelişimi ve birlik rollerine renk katar. İtalyan kültüründen başka bir rehberde bahsedeceğim.  Konumuz genel olarak Mobster rolleri, nasıl karakter gelişimi yaparız, nasıl mafyaya dahil oluruz, nasıl bir yol izleriz?
Şimdi İtalian-American kültürünün fazlasıyla detayı, rol örneği bulunur bunlardan burada bahsetmeyeceğim.

I. - Mobster nedir?

Mobster ve Gangster kavramları benzer kavramlardır, zaten aynı anlama gelirler. Mobster dediğimiz karakter hayata zengin olarak başlamaz, zaten rolümüzün ilk amaçlarından biri budur. Zengin değiliz, fakir bir insanız.

Mobster dediğimiz karakterler para karşılığı her şeyi yapar, karşılıksız iş yapmazlar. Gidip örnek olarak Mike Castelli, Sonny Morelli'ye bir iş verecek. Sonny bu işi yapmanın karşılığında bir şey almıyorsa işi reddeder, yapmaz. Genel olarak kavram böyledir.

II. - Mobster dediğimiz adam nasıl para kazanır?

Mobster dediğimiz adam fakirdi, o halde nasıl para kazanacağını anlatalım. En basitlerinden bir taksici olabilir, çoğu mobster rolü yapan karakterler rolde taksici olarak başlar. Karakter gelişimi gösterdikçe işleri değişir, zenginleştikçe iş yapmaktan iş vermeye doğru değişirler.

Yapabileceğiniz işlerden en basitleri; "taksicilik yapmak, uber şoförü olmak, barmen olmak, aşçı olmak, seyyar satıcı olmak, kasap olmak" gibi işler örnek verilebilir.

Bizim daha çok yaptıklarımız ise "barmenlik, taksicilik, fuhuş ve kara para aklama" olarak geçmektedir.

III. - Mobster bir karakter nasıl gelişim yapar?

Bir mafyaya katılmayı başardınız, outsider döneminde olan bir mobster karaktersiniz. Ne yapacağınızı bilmiyorsanız gidin ve mafyadaki "Enforcer, Soldier, CAPO" gibi yerlere ulaşmış adamlara sorun; "Siz nasıl para kazanırdınız?" diye sorun. Unutmayın, onlarda bir zaman sizler gibi parasız, fakir bir mobsterdı.

Genellikle size iş verirler, "Git ve barı temizle.", "Git ve barı aç, paranı kazan.", "Git taksicilik yap, insanlarla sosyalleşerek paranı elde et." gibi öneriler verebilirler.

Veya bunun dışında size bir teslimat görevi verirler, bunun karşılığında size para verirler. Size uyuşturucu verip satmanızı isteyebilir, onun şoförlüğünü yapmanızı, birine bir paket götürmenizi isteyebilirler. Bunları yapın, karşılığında elbet para kazanırsınız. Ayrıca bunları yaptıkça itibarınız artacak, daha saygın bir yer edinmeye başlayacaksınız. Güven kazanır, outsider döneminden Guido/Assocıate gibi dönemlere geçebilirsiniz.

III. - Soldıer(Soldato) nedir?

Ailenin yeminli askerleridir, diğer adıyla "made-man" olarak bilinir ve bu kişiler "hiyerarşide" en az söz sahibi kişiler olmasına rağmen emir-komuta zincirinde saygın bir konumları bulunmaktadır.

Associateler gibi saha adamlarıdır, ailenin "önemli olan" pis işlerini yaparlar, ayak işleriyle pek ilgilenmezler.

Yeminli görevindeki oyun karakterlerinden örnek vermek gerekirse Mafia 1'de bulunan Paulie Lombardo verilebilecek en güzel örnektir.

IV. - Assocıate nedir?

Associate konumu, mafya içindeki üyeleri temsil eder. Bütün associateler aynı konumdadır fakat kendi içlerinde "mutlaka Soldier ile daha yakın olan birisi çıkar" aralarındaki otorite ve nam farkı bulunabilir. Otoritesi yüksek olan associateler, soldierler ve üstleri tarafından "kayırılabilir." Associatelerin işi, soldierlerin ve üstlerinin "emirlerini sorgusuz-sualsiz yerine getirmesidir, associateler yeminli değildir, yani her an bir mesaj işine maruz kalabilirler. Kısacası associateler "saha adamlarıdır."

V. - Jargon ve terimler

Goomar: Metres anlamına gelse de zaman zaman evlilik düşünülmeyen sevgili olarak da kullanılır. Bazı mobsterların metreslerini, öylesine takıldığı düşük kadınları getireceği ortamlara, bir başkası "ben de goomarımı getireceğim" diyebilir. Evlilik düşünülmeyen/ciddi ilişkide olmayan kadın anlamına da gelir.

Goomba: Yoldaş, iş ortağı.

Agita: Karın ağrısı. Ancak metaforik olarak, bir sıkıntı olduğuna işaret olarak kullanılır. Stres veya sıkıntılı durumlarda insanların karın ağrısı olduğu için, kendisinin canını sıkan birisi için örneklerle kullanılabilir. "Bugünlerde biraz agitayım. Guiseppe canımı sıkıyor fella."

Mulignan: Zenci anlamına gelir. Hakaret olarak kullanılır.

Cent'anni: Bir tür kutlama cümlesi. "Yüz yıl boyunca böyle mutlu olalım." gibi kullanılabilir. Şerefe anlamına gelir.

Marone: Meryem Ana anlamına gelir, genelde ünlem/şaşırma/kızma için kullanılır.

Bizim Şey: Mafya'nın tanımı. Anlamı Cosa Nostra'dan gelir ve İtalyan Amerikan suçluların temasını yaptığı işlerde bu kullanılır.  "Bizim şey... böyle şeylere izin vermiyor."

Made Man: Yemin etmiş mafya üyelerine denir. Anlamına "yeminli" diyebiliriz. Wiseguy diğer anlamıdır.

Cugine: Türkçe anlamı kuzendir. Made Man olmak isteyen hevesli üyeleri temsil eder.

Yemin: Mafya üyelerinin resmi olarak üye olabilmesi için ettiği Suskunluk Yemini'ni temsil eder. "Yeminini ettin, Thomas. Yani çeneni kapalı tut ve işini yap."

Omerta: Suskunluk yasası'nın bir diğer adıdır. Kökeni "Ome"ye dayanır, "Ome" Sicilya lügatında erkeklik anlamına gelir. Eğer bir üye gerçekten resmi bir üye olacaksa bu kurala uymak zorundadır. Aksi halde bir "mesaj işi" gerekebilir.

Sitdown: Diğer bir adıyla toplantı, gereklilik görüldüğünde yapılır. Bu toplantılarda iki karşı tarafın temsilcisi ve bir orta yol bulucu yer alır. Telefon, çağrı cihazı gibi elektronik aletler kapalı kalmak zorundadır. Orta yol bulucunun fikri de kararda önemlidir.

ZIP: İtalya'dan gelen kişiler için kullanılır, göçmen anlamına gelir. ABD'de yaşayan mafya üyelerinin çoğu birkaç nesildir ABD'li olduğundan bu ülke vatandaşlarıdır. Ancak İtalya'dan göç eden akrabalar ZIP, göçmen sayılır. Göçmenler günümüzde pek bulunmamakta olmasına karşın ZIPler el altında bulunması sakıncalı kişilerdir, keza organizasyon ile bağlantıları tespit edilirse devlet hükmünde idam gibi büyük cezalar almaları yüksek olasılıktır.

Jön Türkler: Ailelerdeki yenilikçi kuşağı temsil eder. Günümüzdeki örneği Z Kuşağı denebilir. Eski üyelere oranla her zaman daha modern, daha zippi, daha rahat tiplerdir. Eski aile üyeleri (Mustache Petes (Bıyıklı Peteler)) onlardan rahatsız olabilirler.

Mustache Petes (Bıyıklı Peteler): Jön Türklerin aksine ailedeki gelenekçi üyeleri temsil eden tabirdir. Oldschool/eski kafalı mobsterlar bu isimle adlandırılabilir.

Stand-up guy: Stand-up gösterisi yapan eleman anlamına gelir. Bunun anlamı o kişinin fazla konuştuğunu hatta ötüyor olabileceğini ima eder. Bir tür şov işi yapan, konuşan, bizi satan kişi anlamına da çıkabilir.
Boyun Kırmak: Bir kişinin işine balta vurmak, taş koymak, engel olmak anlamına gelir. "Tony'nin canını sıktığım için boynumu kırmaya çalışıyor. Bu yüzden haraç işini benden aldı." gibi kullanılabilir.

Ağır gelmek: Silahlı gelmek anlamına gelir. Eğer birisi telefonda size "Ağır gel." diyorsa, belinize bir tabanca koymalısınız demektir.

Köprüyü geçmek: Ölüm anlamına gelir ve farklı çeşitlerde kullanılabilir.  "Dostumuzu köprüden geçirmeni istiyorum."

Sahte İnfaz: İşlerde anlaşmazlık yaşanıyor ancak karşınızdakini öldürmemeniz mi gerekiyor? Öyleyse "Sahte infaz" tam size göre. İsterseniz boş bir tabanca ile kafasına sıkın, isterseniz ölmesine üç saniye kalana kadar boğun, isterseniz kalın bir kitabın ardından mermi kitabın ortasında kalacak şekilde ateş edin. Karşınızdaki altına ettiyse, artık ölmesine gerek yok.

Mesaj İşi: Eğer birisi ölecekse, neden öldüğünü anlamak için cesedi biraz incelemeniz yeterlidir. Eğer biri ağzından vurulduysa bu onun köstebek olup öttüğünü gösterir. Kulağından vurulduysa duymaması gereken bir şeyi duymuştur.

Tek gidişlik bilet: Birinin öldürülmesi anlamına gelir. "Dostumuza tek gidişlik bir bilet al."

Bisküvi: Küçük ateşli silahlara takılan lakaptır, örneğin telefonda konuşurken 'silah' demek yerine kıçınızı sağlama alarak; "Hey Frank, bize geliyor musun? Senin evdeki bisküvilerden iki tane istiyorum" diyebilirsiniz.

Çağrılmak: Çağrılmak, bir mafya üyesine iki şeyi anlatır ; mükafat ve ceza. Bir soldierin, associateyi çağırması, soldierin, caporegime tarafından çağrılmayacağı anlamına gelmez. "Dostum, ne bok yediğimi bilmiyorum fakat çağrıldım. Kanepenin altında bir paket var, geri dönemezsem onu kızıma ver. Lütfen."

G: Grand. Binlik anlamına gelir. "Bu işe kaç G harcadığımı biliyor musun sen?!" gibi ifadelerle kullanılabilir.

Yalnız yemek: Organizasyon sayesinde iş yapabilmesine rağmen kazancını bölüşmeyen üyeleri temsil eder. "Sean yanlız yemeyi seviyor. Bu durum için birşeyler düşünmeliyiz."

Çöp İşi: Mafya üyelerinin çok eskilerde paravan olarak kullandığı ve daha sonra bir terim haline gelen meslek. Eğer sıska bir İtalyan size "Çöp işindeyim." diyorsa, muhtemelen Cosa Nostra bağlantıları vardır.

Silkelemek: Birilerini dolandırma veya soyma yoluyla parasını el koymak anlamına gelir. "Geçen silkelediğimiz adamı bu civarlarda görmüşler, boss. Sanırım birşeyler karıştırıyor."
Hamur: Yasadışı işlerden gelen parayı temsil eder. "Uff! Bu epey kalın bir hamur, T. Güzel iş."

Skor Yapmak: Suç teşkil edecek bir faaliyet ile para kazanmak.

Ziti kutusu: Bin dolar anlamına gelir. "Yarın dostumuza 45 kutu Ziti götür, Chrissy." dendiğinde o "dosta" 45,000 dolar gider.

RICO: 1970 yılında çıkartılmış bir yasadır. Organize suçlar, şantaj, yolsuzluk ve dolandırıcılık suçlarını cezalandıran yasadır.

Altın Çağ: RICO yasası gelmeden önceki zamanı anlatır. Gangsterlerin daha özgürce suç işleyebildiği günleri.

Pinch/Çimdiklenmek: FBI veya devlet güçlerinin, bir mafya üyesini yakalaması anlamına gelir. "Tek gidişlik biletle giden Johnny'i hatırlıyor musun? Bileti alan Jackie'ydi. Çimdiklemişler."

Köstebek: Kurallara uymayıp suskunluk yeminini ihlal eden ve suçla ilişkilendirilecek bilgileri polise veya düşman organizasyonlara anlatan kişilere denir.

Bahar Temizliği: Herhangi bir baskın, dava veya tehdit öncesinde mafya üyelerinin suç teşkil edecek materyallerini saklaması veya yoketmesi anlamına gelir. "T, beni dinle. Yarın bir dava açılacağını duydum, o yüzden bahar temizliğini sıkı yapın."

Heat/Isı: Devlet güçleri tarafından dikkat çekilmesi anlamına gelir. "O herif... ısıyı oldukça artırdı."

Gabagool: Kurutulmuş et. Domuz pastırması gibi düşünülebilir.

Manigot: İçi peynirle dolu makarna.

Mutzadell: Mozarella peyniri.

Pasta Fazool: Makarnanın suyu ve sosu fazla olan türünde bir yemeği.

. On Emir

Cosa Nostra'nın On Emri, her Mafya üyesinin uyması gereken resmi olmayan bir kanunlar dizisidir. Bu belge ilk olarak 5 Kasım 2007'de Cosa Nostra'nın etkili bir üyesi olan Salvatore Lo Piccolo'nun tutuklanması sırasında keşfedildi; daha sonra ortaya çıktığı gibi, dizginleri önceki "vaftiz babası" Bernardo Provenzano'dan devraldı. Belge, tutuklanan kişinin diğer iş evraklarının arasında deri bir evrak çantasında saklanıyordu.

Emirler şunları içermektedir.

Hiç kimse “bizim” arkadaşlarımızdan birinin yanına gelip kendisini tanıtamaz. Onu başka bir arkadaşımızla tanıştırmış olmalı.
Asla arkadaşlarınızın eşlerine bakmayın.
Polis memurlarının yanında görünmenize izin vermeyin.
Kulüplere ve barlara gitmeyin.
Eşiniz doğum yapmak üzere olsa bile her zaman Cosa Nostra'nın hizmetinde olmak görevinizdir.
Randevularınıza daima zamanında gelin.
Eşlere saygılı davranılmalıdır.
Herhangi bir bilgi vermeniz istenirse dürüstçe cevap verin.
Cosa Nostra'nın diğer üyelerine veya onların akrabalarına ait olan parayı zimmete geçiremezsiniz.
Aşağıdaki kişiler Cosa Nostra'ya üye olamaz: Yakın akrabası poliste görev yapan, akrabası eşini aldatan, kötü davranışlarda bulunan ve ahlaki ilkelere uymayan kişiler.

VI. Omerta (Suskunluk) Yasası

Mafyanın alışılmadık canlılığının çoğunu sessizlik yasasına (ya da başka bir deyişle karşılıklı sorumluluk yasasına) borçludur. Karşılıklı sorumluluk olmadan mafya asla var olamaz. Seslerini yükseltmeyi ve sivil yetkililerin korumasını aramayı reddetmeleri, Sicilyalıların uymak zorunda olduğu yasaların hiçbir zaman kendi yasaları değil, işgalcinin yasaları, dışarıdan dayatılan yasalar olması gerçeğinden kaynaklanmaktadır. Onları gözlemlemek ya da itaat etmek, kişinin kendine ihanet etmesi anlamına geliyordu. Bu alışkanlık o kadar derinlere yerleşmiş ki, örneğin Amerikan vatandaşlığını gönüllü olarak seçen bir mafya üyesi, yine de yeni vatanının kanunlarına uymayı reddediyor.

Karşılıklı sorumluluk her zaman genç Sicilyalıya aşılanan ilk kural olmuştur. Konuşmaya başlar başlamaz susması öğretilir. Bugün, kötü şöhretli "sessizlik duvarının" Sicilya halkından çok mafyaya faydalı olduğunu kesin olarak söyleyebiliriz. Bu duvarın arkasına saklanan mafya, hiçbir cezadan muaf olarak kendi gücünü yaratabilir ve zenginlik biriktirebilirken, Sicilya halkı yoksulluk ve kölelikten başka bir şey bilmiyordu. Sicilya'da sessizlik yalnızca bazıları için altın değerindedir.
Sessizlik yasasının sadece olumsuz değil aynı zamanda olumlu bir anlamı olduğunu ve bunun ihanetle hiçbir ilgisi olmadığını da belirtmek gerekir.
Omerta sadece sessizlik yasası değildir: aynı zamanda "iyi davranışlar", gelişen durumu anlama ve hesaplama yeteneğidir; bu aynı zamanda kasıtlı bir aldatmacadır, sahte bir nezaket ve nezaketle kurbanı cezbedip onu umutsuz bir duruma sokabileceğiniz bir tuzak kurmaya yönelik bilinçli ikiyüzlülüktür; bu aynı zamanda yabancılara karşı korumadır ve dolayısıyla suskunluk gerekliliğidir ve ihlali nedeniyle ölümle tehdit edilir.

VII. Faaliyetler

Günümüzde Cosa Nostra geçimini bu yollardan sağlamaktadır: gasp, tefecilik, kara para aklama, yasa dışı kumar, uyuşturucu dağıtımı, fuhuş, kiralık cinayet, soygun ve hırsızlıkları finanse etme ve organize etme, eğlence, bankacılık, yatırım, medya vb.

IX. Siyasi Kaynaklar

İtalyan ve Amerikan mafyaları bir süredir popüler basından ve Hollywood'dan tanıdık geliyor, ancak son zamanlarda dikkatler Sovyet sonrası cumhuriyetlerde ve diğer geçiş ekonomilerinde ortaya çıkan diğer organize suç gruplarına kayıyor. Organize suç, Japonya'daki Yakuza'dan Hong Kong'daki Triad'lara, Kolombiya ve Meksika'daki uyuşturucu kartellerine ve her yerdeki büyük kentsel topluluklardan oluşan sayısız gençlik çetesine kadar hemen hemen her ülkede bulunabilen bir olgudur. Belki de Vatikan dünyada çetelerin veya mafyaların bulunmadığı tek ülkedir, ancak son zamanlarda bazı İsviçreli muhafızlar garip davranışlarda bulunduğundan bundan bile emin olamıyoruz.

Organize suçun tanımlayıcı ekonomik faaliyeti, korumanın sağlanması veya daha saygın bir çeşidi olan güvenliktir. Bununla birlikte çeteler ve mafyalar, faaliyetlerinin büyük bir kısmını, uyuşturucu ve kumardan inşaata ve hatta yatırım bankacılığına kadar hem yasal hem de yasadışı olan çok çeşitli mal ve hizmetlerin üretimi ve dağıtımına harcayabilirler. Mal ve hizmetlerin üretimi ve dağıtımına organize suçun bu geniş katılımı nedeniyle, çeteler ve mafyalar bazen firma olarak görülür ve bu nedenle normal ticari firmalarla aynı tür ekonomik analize tabi oldukları düşünülür. Çetelerin ve mafyaların sağladığı mal ve hizmetlerin piyasaları da prensipte benzer şekilde analiz edilebilir. Ayrıca, bu mal ve hizmetler yasa dışıysa, bu tür bir analizin suç ekonomisiyle bağlantıları vardır.¹
Birçok ülkede, zengin ülkelerde bile suç örgütleri siyasi bir rol oynamaktadır. Bayındırlık işleri ve satın alma sözleşmeleri, suç örgütleri için önemli kâr fırsatlarını temsil eder ve ele geçirilen politikacılar, kamu fonlarının bu tür örgütlerin etki alanlarına tahsis edilmesini bozabilir. Politikacılar, nüfuzlarını suç örgütlerine karşı yaptırımı zayıflatmak için de kullanabilirler.  Bu nedenle suç örgütleri, tutsak ettikleri politikacıları seçtirmek için terör ve şiddet gibi çeşitli araçları kullanabilirler. Bu, tüm ülkelerdeki mafya türü suç gruplarının ortak stratejisidir.

Şiddet, siyasi arenada çeşitli amaçlara hizmet edebilir. İlk olarak, dürüst (yani ele geçirilmemiş) partilerden adayları basitçe ortadan kaldırabilir. Sonuç olarak, devreye girenler daha az kalifiye olabilir veya gözü korkabilir ve daha az etkili kampanyalara girişebilir. İkincisi, suç örgütleri, karargahlarına zarar vererek veya kampanya çalışanlarını korkutarak dürüst adayların kampanya operasyonlarını bozabilir. Üçüncüsü, suç örgütleri seçmenlerin gözünü korkutabilir ve yakalanan politikacıların seçilmemesi durumunda şiddeti tehdit edebilir. Dördüncüsü, seçilmiş dürüst politikacıları cezalandırma tehdidinde bulunabilirler. Seçim sonuçlarını etkilemek için şiddetin dengede olduğu bir siyasi mekanizma söz konusu.

   Bu mekanizmanın etkileri İtalyan verileri üzerinde test edilebilir. 1887'ye kadar giden cinayet oranlarına ilişkin verileri göz önünde bulundurulduğunda ilk olarak, suç örgütlerinin daha fazla bulunduğu bölgelerin, seçimlerden önceki yıl boyunca cinayetlerde anormal artışlarla karakterize olduğunu görüyoruz: bir "seçim-şiddet döngüsü". Suç örgütlerinin daha fazla olduğu bölgelerde, seçimden önceki yılda her 100.000 kişide (ortalama olarak) iki ek cinayet vardır ve bu oran 100.000 kişi başına 5.5 cinayet oranıdır. Buna karşılık, diğer bölgelerde cinayetlerde bir artış gözlemlemiyoruz.

X. Şiddet

La Cosa Nostra, birçok yıl boyunca acımasız şiddet kullanımı ile ününü sağlamlaştırmıştır. Bu şiddet çoğunlukla darp veya cinayet biçiminde ortaya çıkmıştır. Kişisel şiddet ve daha az ölçüde mülke karşı şiddet, yani bombalama, kundaklama, patlamalar, şiddetin iş yapma aracı olarak sistematik olarak kullanılan tipik bir deseni oluşturmuştur. Şiddet, ve sonrasında sadece şiddet tehdidi, LCN'nin çeşitli suç işletmeleri üzerinde tekel kontrol sağladığı araç olmuştur. Bu, rakipleri caydırmış ve ortadan kaldırmış ve LCN'nin itibarını ve güvenilirliğini güçlendirmiştir. Şiddet aynı zamanda iç disiplin için de kullanılmıştır ve uzmanlar, şiddet tehdidinin LCN faaliyetlerinin temelinde olduğunu belirtmektedir. Cinayet veya cinayet teşebbüsü, genellikle RICO (Racketeer-Influenced and Corrupt Organizations - Suçlu Etkilenmiş ve Yozlaşmış Örgütler) davalarında birinci derecede suç olarak ortaya çıkmıştır.

LCN'nin şiddet kullanımıyla ilgili yaklaşımını gösteren 1997 tarihli bir vakada, New York City'nin en büyük mafya davalarından bazılarına başkanlık etmiş olan federal yargıçı öldürme (gerçekleştirilmemiş) amacıyla bir LCN komplosu vardı. Son olarak, 1999'da, Lucchese suç ailesinden bir üye (aynı zamanda New York'ta merkezli) ve diğerleri, özel çöp taşıma işindeki rakiplerine karşı 15 yıllık bir dehşet saltanatı sürdürmekle suçlandı. Suçlamalar arasında, rakip çöpçatan kamyonlarını ve binalarını ateşe vermek, LCN karteli dışındaki çöpçatanları işe alan işletmeleri zarara uğratmak ve rakip bir çöp taşıma şirketinin satıcısını öldürmek yer alıyordu.

Şiddet tarihi ve LCN, bu konudaki itibarın önemini göstermektedir. Jacobs ve Gouldin (1999), suç uzmanı Peter Reuter'ın şiddet kullanma konusundaki isteklilik konusunda yeterli inandırıcı kanıt olduğunda, aslında şiddetin nadiren gerekli olduğunu belirtiyor. Bu özellikle hedeflerin profesyonel suçlular olmadığında geçerlidir. La Cosa Nostra, bu ilkeyi kişiselleştirir.

XII. Para Kazanmak

Bir mafya parasını nelerden kazanır? Yanlış yapılan, anlamsız rollerden ziyade kültürü gerçekçi yansıtacağız. Kara para aklamak, giyim sektörü, beton taşımacılığı, kamyon işi, çöp-atık şirketi gibi "paravan şirketlerden" şeylerden para kazanacağız.

Bir Capo çöp-atık şirketi açabilir, yönetebilir. Bu şirketin kağıt üstünde yönetimini capo yapar, soldıerlar ise genel işlerini halleder. Çöp-atık şirketi adı altında hem çöp-atık işi yapılır, hem de yapılacak teslimat-sevkiyat gibi işler şirketin arkasında yapılır. Şirket paravan olarak kullanılır, bir şirket üzerinden hem sevkiyat yapılır, hem kara para aklanabilir.

Bir Capo yine aynı çöp-atık şirketi gibi giyim sektörüne atılabilir, giyim sektörü için bir mağaza kurar. Soldıerlardan birini başına verir, Soldıerlar işi yaparken parasını Capo kazanır. Böylece kirli işlerden kazanılan kara para aklanır, hemde giyim sektöründe yapılan satışlar üzerinden ekstra bir kazanç sağlanır.

XIII. Akşamları yapılan roller, yapabileceğiniz rol fikirleri

Bir LCN üyesi herhangi bir kulübe veya bara gitmez, kendi barında veya kulübünde takılır. Bar veya kulüplere kadını ile veya diğer üyeler ile toplu gidilir.

Bizim genellikle yapacağımız roller gündüzleri herhangi bir iş, evrak işleri. Akşamları ise daha çok barı, kulübü açıp orayı işletmek olacak, bar veya kulübü işleten-deskte duran kişiler Assocıate, Guido veya Outsıder olurken, Soldıer ve Capolar daha çok masaya geçip oturur sohbet ederler. Gelen dostlarıyla selamlaşır, onları ağırlarlar.

XIII. LCN Hiyerarşisi

LCN hiyerarşisi diye bir olay var, evet. Bu hiyerarşi olayı aslında bağlantı olarakta nitelendirilebilir. Assocaıte olarak bulunanlar Soldıer'lar ile, Soldıer'lar ise Capo'lar ile bağlantılı olarak nitelendirilebilir. Bunun görseli aşağıda bulunmakta, bunu inceleyip rollerinize renk katabilirsiniz.



XIV. Bir Assocıate neler yapabilir?

Assocıate dediğimiz olay daha aileden birisi değildir, bağlantıdır. Aile için çalışırlar, para kazandırırlar, iş ortaklığı yaparlar. Bir assocıate illa ki ezik-büzük olacak diye bir şey yoktur, Assocıate kendi işini kurabilir, kendi ufak suç ağını oluşturabilir, outsıderlarına/ayakçılarına iş yaptırabilir. Assocıateler haftalık olarak haracını aile büyüklerine, aile büyükleri dediklerimiz Soldıer, Capo gibi yerlere erişmiş aile üyeleridir. Bunlara verir, aktif olarak bölgelerinde bir işyeri işletebilir, bunun sonucunda kendi ufak suç ağını bölgelerinde faaliyet durumunda bulundurabilir.

Assocıate daha aileden birisi değildir, Soldıer olana kadar aileden birisi olarak sayılmaz. Yani bunun sonucunda Assocıate birisi olay yaşadığında, ona birisi karıştığında vb. olaylarda aile buna el atmaz. Gidip bir assocıate için savaş açmaz, kolay kolay suç işlemez. Assocıate iken yakın bir dostluğunuz, çevreniz olmazsa size karşı yapılan bir şeyde kendiniz cevap vermeniz gerekir.

Assocıate her zaman aileye girecek diye bir şey yoktur, aileye giremeyeceğini bilse bile aileye sadık kalmalıdır, patronlarına çalışmalıdır. Bunun sonucunda zenginleşebilir, itibar sahibi olabilir. Goodfellas isimli film bunun en iyi örneklerinden biridir, 3 asso patronlarına bağlı kalıp iş yapıyor ve bunun sonucunda zenginleşiyor. Ardından aralarından biri Soldıer olmaya hak kazanıyor, bu filmi izleyerek anlattıklarımı tam olarak kavrayabilirsiniz.

Assocıate'ler ailenin dışında kişilerdir. Yani bir assocıte kendi işini kurar, ayakçı takımı kurar, patrondan izinle tefecilik yapar ve dahası. Bunlar için ekstra rütbelere, izinlere gerek yoktur. SA:MP üzerinde olan algı "Ben asso'yum, bir şey yapamam. Rütbe gerekli her şey için." manasında ilerlemekte, bu algıyı yıkmak önemli olan şeydir.
Bir asso olarak kendi yıkamanızı açabilir, restoranınızı açabilir ve işletebilirsiniz. Fakat aile kurallarına sadık kalmalısınız, aile kurallarına sadık şekilde işinizi yaparsanız ileride Soldıer olma ihtimaliniz düşmez, yok olmaz.

XV. OUTSIDER

Outsider, kelime anlamından da anlaşılabileceği gibi en dışarıdaki/en düşük rütbeli elemandır. Ailenin tüm ayakçıları, kamyoncuları, barmenleri, korumaları, güvenlikleri, giriş rütbesindeki herkes, patronun tanımadıkları, aile için iş çevirmeyen, yalnızca aile işlerinde çalışan kişilere Outsider denir. Bu rütbede hiçbir ağırlığınız ve vasfınız yoktur. Bir önceki rehberde anlattığım gibi, eğer bir aile üyesi sizi sebepsiz yere döver veya ağzınızı yüzünüzü dağıtırsa dahi, tek yapmanız gereken susmak ve kaderinize razı olmaktır. Outsider rütbesi pisliğin içidir diyebiliriz. Soldier olduğunuzda o muhteşem örgüte kabul edilip aileyi arkanıza alacak ve zenginleşmeye başlayacaksınız. Ancak Soldier olana kadar birçok sıkıntılı rütbede kendinizi bulabilirsiniz ve bunların başı da Outsider rütbesidir. Elbette burada yalnızca eziyet edileceğiniz anlamı çıkmaz. Eğer akıllı, çabuk öğrenen ve güven veren bir karaktere sahipseniz bu rütbeyi hızlı bir şekilde atlatacaksınız demektir.

Bunun yanında Outsider rütbelerinin yanında olabildiğince aile işleri konuşulmamalı, hiçbir iş fikrine/konusuna dahil edilmemeli ve aile ile ilgili kararlar bu karakterlerin yanında alınmamalıdır. Bir Outsider genelde aile için ilk önemli işini yaptığında ve bir Associate/Soldier ile çalışmaya başladığında rütbe almaya hak kazanmış demektir.

Eksik-yanlış varsa FORUM PM/DISCORD ile iletebilirsiniz. discord: svn00_ | EKLEME YAPILACAK, DÜZENLENECEK | Soruları konu altına sorabilirsiniz.

[CaSPeR]

XVI. Wiseguy'ın Yolu | cred: Manchov
Fazla uzun olduğundan spoiler koyuldu, spoilerı açıp görüntüleyebilirsiniz.

Spoiler: GösterGizle

Ön Söz
Bu rehberde geçmiş yıllarda bir suç ailesine sızmak için 6 yıl görev yapmış bir FBI ajanı olan Joseph D. Pistone isimli, mafyaya sızmaya çalıştığı sırada takma isim kullanarak kendine "Donnie Brasco" dedirtip mafyaya sızmayı başarmış en başarılı FBI ajanının, 2004'de çıkarmış olduğu the Way of the Wiseguy kitabının türkçeleştirilmiş ve doğru bilgilerle donatılmış bir rehberi ve aynı zamanda kendi tecrübelerim ve olaylara kendi bakış açımla yorumladığım, "wiseguy nasıl olması gerektiğini" anlattığım bir rehber olacak. Farklı kaynaklarda Türkçe versiyonları bulunmaktadır ancak çok fazla anlaşılır değil ve SAMP rolleri için yeteri kadar açıklayıcı değildi, bu yüzden de buraya kendi örneklemelerimle bir rehber bırakacağım. Kitabı tek başıma bilebildiğim kadar İngilizce ile çevirdim. Wiseguy rolü yapan herkesin mutlaka bu rehberi okuması ve en gerçekçi wiseguy rollerinin nasıl yapılacağını öğrenmesi gerekir. Bu rehber doğrudan Cosa Nostra kültürüne dayalı olmayıp, suçlu zihniyeti ve psikolojisini en doğru anlatacak şekilde olacaktır. Wiseguy kelimesi iki anlamda kullanılır; "Aileye kabul edilmiş kişiler(mademan, soldier ve üstü) ve aileye kabul edilmek için son kademede olan ve barbarca para kazanmaya çalışan kişiler; bu kişiler kendine wiseguy dedirtmeye çalışır çünkü kendini insanlara taşşaklı göstermek ister. Bunu sadece mademanlerin yanında söyleyemez, bir mademanin yanında ben wiseguyım dersen seni harcarlar. Çerezinizi yanınıza alın ve arkanıza yaslanın, ben konuşmacı Manchov ve yanımda Amerikan Mafyası'na en büyük darbe vurmuş eski FBI ajanı Joseph Pistone var. Joe Pistone olmasaydı ne bu büyük Hollywood filmleri çekilebilir, ne de wiseguyların yaşayıp neler yaptığından haberimiz olurdu. İyi seyirler.

Giriş
Ben ve Lefty Guns Miami sahilinde bir otel barındayız. Etrafta turistler; desenli tangalı ve korkunç bronzlaşmış kadınlar var. Lefty benim mafya mentorum ve Bonanno suç ailesinden bir soldier(wiseguy, mademan) ve beni bir gangsterin nerede nasıl davranması gerektiği konusunda eğitiyor. Ben iyi bir dinleyiciyim. Oturup bir şeyler içiyoruz ve şundan bundan konuşuyoruz, aklıma iyi bir soru olduğunu düşündüğüm bir soru geliyor ve Lefty'e soruyorum.

"Hey, Lefty. Bir wiseguy olmanın bana avantajı nedir?"

Lefty bana dünyanın en büyük moronuymuşum gibi bakıyor. Sandalyesinde kalkıp heycanlandı ve ellerini kollarını sallayarak bağırmaya başladı. "Sen nesin? Siktimin bir delisi misin?" dedi. "Are you fucking nuts? Wiseguy olduğunda çalabilir, yalan söyleyebilir, hile yapabilir, insanları öldürebilirsin ve bu tamamen yasaldır."

Özetle, wiseguyın yolu budur. Yaptığın her çılgınlık, içine girdiğin herhangi bir suç, hepsi yasaldır. wiseguy kendini bir suçlu ya da kötü bir insan olarak görmez: Kendini bir işadamı, sıradan gerizekalılardan bir adım önde olan kurnaz bir dolandırıcı olarak görür. Wiseguy, normal insanlardan çok farklı bir kurallar dizisiyle yaşar; bu kurallar, suçlu ataları tarafından şekillendirilmiş ve kendilerinden önceki nesiller boyunca gangsterler tarafından işe yaradığı kanıtlanmış kurallardır. Wiseguylar, açgözlülük ve yolsuzluğun kural olduğu ve sıradan insanların rutininin; "yasal bir işe sahip olmak, aile ile birlikte olmak, dürüst bir yaşam kazanmak" gibi tuhaf bir paralel evrende var olurlar. Wiseguylar bize çok benziyorlar, ama hataya düşmeyin: başka bir gezegenden olabilirler, yaptıkları şeylerde ve alışkanlıklarında bir uzaylı veya anormal olabilirler.

"Wiseguylar İyi Adamlar Değildir"
Bir keresinde zavallı bir p*ç, wiseguylara kendisinin köstebek olabileceğini düşündürdüğü bir şey yaptı. Wiseguylar onu diri diri götüne et kancası takıp bir depo duvarına astı. Gizli görevdeyken edindiğim en önemli bilgi; wiseguylar iyi adamlar değildir. Wiseguylar iyi adamların yanına bile yaklaşamazlar. Wiseguylar hayatınızda görebileceğiniz en kötü niyetli, en zalim ve en vurdumduymaz insanlardır. Onlara göre diğer insanların hislerinin, haklarının ve güvenliklerinin hiç bir ehemmiyeti yoktur. Onlar hayatınıza sanki bir lambayı açıp kapatıyormuş gibi son verebilirler. Wiseguylar barbardır. Wiseguylar televizyonda komik, sevimli ve hayran bırakıcı gösterilir ama öyle değildir. Wiseguylar vahşet çıkarmakta inanılmaz derecede yeteneklidirler. Yabancı biri ya da bağlantılı biri. Wiseguylar hakkında saygısızca konuşursa eğer, wiseguylar onun penisini kesip ağzına tıkarlar ve sokağa bırakırlar.

"Wiseguy Demek İş Demektir"
Wiseguylar hakkında şunu iyi bilin. Tutunmak için oynarlar. İkinci bir şans yok, tekrar yok, deneme yok. Batırırsanız sıçtınız, parasını ödersiniz ve çok fahiştir. Wiseguylar normal insanlar gibi değil, her an ölecekmiş gibi yaşarlar. Aldıkları kararlar, endişe duydukları şeyler ve hareketleri yüzünden her an defteri dürülecekmiş gibi yaşarlar. Bir işi batırırsanız wiseguy adaletiyle karşılaşırsınız. Sizi savunacak avukat ve sosyal haklarınız yok. Donnie Brasco'yu diğer ailelerle tanıştırmaya götüren Sonny Black, Lefty Two Guns ve Anthony Mirra'ydı. Sonny Black Donnie Brasco'yu Santo Trafficante'yle el sıkıştırdı. "Bu bizim bir dostumuz." Dedi. Tony Mirra'da Junior Persico ile beni el sıkıştırdı. Lefty Ruggiero'da beni Milwaukee patronu Frank Balistrieri ile tanıştırdı. Bunlar diğer ailelerin patronuydu ve Donnie Brasco'nun mademan olduğunu bilmeleri gereken kişilerdi. Donnie Brasco'nun özel görevde olduğu anlaşılan bir FBI ajanı olduğu ortaya çıkınca tıpkı wiseguyların da dediği gibi, "fan boka vurdu." Sonny Black bundan 17 gün sonra Staten Island'da Verrazano Köprüsü'nün altında bir ceset torbasında bulundu. Mesaj temizdi ve diğerlerine örnekti. Elleri kesilmişti. Bu, Donnie Brasco'yu el sıkıştırmasından dolayıydı. Bundan aylar sonra Anthony Mirra evinin önünde aracının içinde vurulmuş bir şekilde bulundu. Mirra öldüğünde üstündeki tüm değerli eşyaları duruyordu, soygun kurbanı değildi. Herkes bunun bir mesaj işi olduğunu anlamıştı. Lefty Guns öldürülmeye çağırıldığında dinleme cihazları sayesinde olaya el atıldı ve öldürülmeden tutuklandı. Bundan sonra mafya, tanıştırma kuralını değiştirdi ve artık mafyaya katılacak adamların iki kişi tarafından referans olmasını getirdi.

"Wiseguylar Sizi Neden Öldürür?"
Tanıdığım bir wiseguy kaptanı tarafından çağırıldı ve bir adamı öldürmesi için iş aldı. Kaptan, başka birisinin kızına tecavüz ettiğini düşündüğü bir adamı öldürmesini istedi. Tüm wiseguylar bu hedefin havalı bir restoranda çalıştığı bilinen bir şefti. Wiseguylar mekana gitti, şefin nerede olduğunu sordu, arka taraftaki mutfağa gitti, büyük şef şapkalı bir adam yaklaştı. Wiseguy şefe "Sen şu şu musun?" Dedi. Şef de "Evet benim." Dedi. Wiseguy tüm mutfak tayfasının içinde o adamın kafasına 2 kurşun sıktı. Wiseguylar tecavüzden hoşlanmazlar. Bir mademanin ya da mafyayla bağlantısı olan birisinin yakınına tecavüz ederseniz başınız büyük belada demektir. Mafyada bir wiseguysan ya da mafyada olan biriyle bağlantın varsa yaptığın bazı şeyler yüzünden öldürülebilirsin. Bazı mafya kuralları vardır ve bunlar asla çiğnenemez. Bunlar anlaşılması zor ve gizemli kurallar değildir. İşte wiseguyların sizi öldürmesine sebep olabilecek bazı şeyler:

- Yasadışı işlerden gelen parayı paylaşmamak sizi öldürtür. İşleri mafya tarafından korunan biriyseniz, kazancınızı paylaşmamak ve onları saklamak sizin ölmenize neden olur. Eğer siz wiseguysanız kazandığınız tüm para illegal işlerden kazanıldı sayılırsınız ve paranızı kaptanınızla, ekibinizdeki kişilerle paylaşmak zorundasınız.

- Jüri önünde tanıklık etmek sizi öldürtür. Eğer karar verdiyseniz gitmelisiniz. Oraya gittiğinizde bir şey söylemeyin. Mafyaya karşı tanıklık etmek hayatınızda isteyeceğiniz en son şeydir. Ailenizle asla konuşamayacak ve görüşemeyeceksiniz. Polislerle konuşmak sizi öldürtür. "İyi günler memur bey." Ölüm sebebinizdir.(Günümüzde artık polislerle iş birliği yapılıyor.)

- Başka bir wiseguya dokunmak sizi öldürtür. Bir wiseguya dokunmak, kavga etmek veya kız arkadaşına laf atmak sizin ölüm sebebiniz olabilir. Bir wiseguyın karısını ya da kızına kesinlikle dokunmayın. Wiseguyların kadınlarına dokunmak büyük bir aptallıktır. Bir wiseguy kız arkadaşıyla kavga etti ve birkaç ay görüşmediyse sakın o kadınla beraber olmaya çalışmayın, kendinize farklı bir kadın bulun. Ondan tıpkı bir hastalığı varmış gibi kaçın.

- Gey olmak sizi öldürtür. New Jersey'deki DeCalvacante suç ailesinin soldier/wiseguy/mademani Johnny Boy D'Amato, karısı onun eşcinsel olduğunu yaydığı için öldürüldü. Aile, Johnny Boy'un diğer gangsterler ve made manlerin eşcinsel olduğunu öğrenirlerse, alay konusu olacaklarını düşünerek Johnny Boy'u öldürttü.

Ailenizin onurunu korumamak sizi öldürtür. Bir poker masasında kumar bağımlısı olmuş birisi tüm parasını kaybetti. Kumar bağımlısı adam karısıyla bahse girdi. Masadaki herkes şaşırmıştı. Oyun bitti ve adam kaybetti. Ertesi gün kapısı çalındı ve adam karısına dönüp "Tatlım, kumarda senin üstüne bahse girdim ve kaybettim. Şimdi bu adamı becermelisin." Dedi. Adamın hürmetkâr eşi dediğini yaptı. Kadın erkek kardeşine bu durumdan bahsetti. Erkek kardeşinin tanıdığı wiseguylar vardı ve onlara gidip durumu anlattı. Wiseguylar ertesi gün karısının üstüne bahse giren adamın evine gitti ve adamın kafasına iki kurşun sıktı. Şunu iyi bilin, mafyayla bir bağı olmayan kişiler için bile wiseguylar ceza kesebilir.

"Wiseguylar ve Para"
Bir keresinde oto yıkaması olan bir wiseguydan borç almam gerekti. Adamın mülküne gittik ve bir odaya girdik. Odanın içinde büyük bir dolap vardı. Dolabı açtı ve içi çok fazla parayla doluydu. Balyalar dolusu onluklar, yirmilikler ve yüzlükler vardı. Herif uzanıp 10 bin dolar saydı ve bana verdi. İşte bir wiseguy bankasından para çektiniz. Para wiseguylar için her şeydir. Bir wiseguyın bir wiseguy olmasındaki asıl amaç paradır. Wiseguylar parayı kazanmayı ve kontrol etmeyi çok iyi bilirler.

"Kumar"
Wiseguyların yaptıkları en kârlı iş kumardır. Kumar işinin çok başarılı olması sebebi ise dünyada çok kumarbaz insan olmasıdır. Kumar wiseguylar için en başarılı olmuş olan bir iştir çünkü kumar yılın her günü döner. Bunun nedeni, kumar bağımlısı olan insanların her lanet olası gün kumar oynamasıdır. İş yerleri, fabrikalar, şantiyeler, hepsi bir gün, bir hafta, bir ay veya her neyse sonunda yapılır. Ama oyun asla durmaz. Bu her zaman böyledir. Kumarbazların üzerine bahse girmeyeceği hiç bir şey yoktur çünkü onlar kumar bağımlısıdır. Sonuç olarak kumar, mafya için her zaman büyük bir kazanç kapısı olacak. Bununla birlikte, bir iş olarak kumarın gerçek güzelliği, cezanın sadece maddi olmasıdır. Yüzünü maskeyle kapatıp birinin kafasına silah dayamak zorunda değilsin; sadece arkanıza yaslanın ve paranın bahisçinin elinden sizin elinize geçmesini bekleyin. Wiseguylar herhangi bir şekilde para kazanmayı sever, ancak özellikle fazla enerji harcamamak söz konusu olduğunda, kumar onlar için para kazanmanın en kolay yoludur.

"Wiseguylar ve kadınlar"
Wiseguylar kadınlara karşı çok iyi davranırlar. Wiseguylar farklı erkeklere karşı çok sert olabilirler ancak kadınlara asla. Wiseguylar en çok annelerini severler. Bir wiseguyın annesiyle dalga geçmek ölüm sebebidir. Dünyanın en korkunç wiseguyı bile annesinin yanında çok yumuşaktır. Goodfellas'daki sahneyi hatırlayın. Pesci ve DeNiro bir adamı doğramak için eve bıçak almaya gidiyorlar. Pesci akşam yemeğini annesiyle yiyor. İki acımasız gangster, Pesci'nin annesinin yanında çok yumuşaktır. Bir wiseguyla vakit geçirin ve ne demek istediğimi anlayacaksınız. Bir wiseguy, patronunun yanında ne kadar sakinse annelerinin yanında bir o kadar sakindir. Annelerinden sonra karıları gelir. Wiseguylar eşlerine çok nazik davranırlar. On wiseguydan dokuzunun başka bir kızla ilişkisi olduğunu düşünürsek, bu aptalca bir ifade gibi görünebilir. Ama kızlarla takılmak yaşam tarzıyla birlikte gelir. Bir kulüpte ya da şehirdeyken, evde ne yaparlarsa yapsınlar, onlar iyi kocalardır. Wiseguylar eşlerine ve eşlerinin yanında başkalarına küfür etmezler. Bir wiseguy kadınların önünde asla pis ağızlı değildir. Fahişeler hariç. Wiseguylar gece kulüplerine, ünlü restoranlara, diskolara, barlara gidiyorlar, adını siz koyun. Neredeyse her gece güzel kadınlarla çevrili şehirde birkaç saat geçirmek zorunda kalacağınız cazibeyi bir düşünün. Bu baştan çıkarıcı şeylere yenik düşüp bir goomar bulmaları, wiseguyların yaşam tarzının bir gerçeğidir. Bazı wiseguylar sevgililerine bir daire ve maaş verir, böylece her zaman buluşacak bir yerleri olur.

"Wiseguy Sofra Adabı"
Florida'da çok şık bir Fransız restoranındaydık. Ben, üç wiseguy ve üç kız arkadaşımız. Bu yerdeki aydınlatma o kadar düşüktü ki, neredeyse karanlıktaydık ve lanet menünün okunması için garsonun bir el feneri tutması gerekiyordu. Yani bu garson küçük el feneriyle ortalıkta dolaşıyor ve o tekrar gelene kadar kimse menüsünü okuyamıyor. Doğal olarak, garson önce kadınlarla ilgilenir. Küçük el fenerleri ile yemek seçmene yardımcı oluyorlar. Geri kalanımız karanlıkta oturup lanet menüleri okumaya çalışıyoruz. Sonunda, üç wiseguydan biri, "Ben böyle işe gelemem, bu çok saçma" diyor. Sonra garsonu kolundan yakalayıp, onu kadınlardan uzaklaştırdı ve el fenerini okuyabilsin diye menüye tutturdu ve kimsenin eline geçmesine fırsat vermeden sipariş vermeye başladık. Önce kadınlar? Wisegular için değil.
‎

"Bir Wiseguy nasıl utandırılır?"
Bir wiseguyı nasıl utandıracağınızı bilmek ister misiniz? Yapamazsın. Hiçbir yolu yok. Utanma duyguları olmadığı için bu mümkün değildir. Bir wiseguyı haksız çıkarmak? Bir insan ne söylerse söylesin veya ne yaparlarsa yapsınlar, wiseguylar her zaman haklı olduklarına inanırlar. Başka birisinden eğer hoşlanmıyorlarsa o kişinin fikri yanlıştır. Gangsterin yaşam tarzı her zaman haklı olmaktır. Wiseguylar utanmak nedir bilmezler çünkü gittikleri her yer onlarınmış gibi görürler.

"Wiseguylar beklemeyi sevmezler"
Tony Mirra ve ben bir gün alışveriş merkezinde ankesörlü telefon arıyorduk. Her neyse, aradık ve bulduk. Sorun şuydu ki; telefonu bir kadın kullanıyordu. Kadın küçük bir fareye benziyordu. Kadının kocası ve iki küçük çocuğu da yanında onu bekliyorlardı. Tony acilen telefonu kullanması gerekiyordu ve artık sabrı taşmak üzereydi. En fazla on beş yirmi saniye bekledik ve sonunda Tony, "Lanet telefonla işin ne zaman bitecek?" dedi. Kadın şaşırdı. "Bilmiyorum, biraz konuşuyorum" gibi bir şey söyledi. Tony, "Eh, o lanet telefonda yeterince uzun süredir duruyorsun," dedi. Orada duran zavallı kocası ne yapacağını bilmiyordu. Tamamen utandım ve korktum. Tony, "Lanet telefonu kullanmam gerek, o yüzden bırak, kahretsin," dedi. Ona "Tony, Tanrı aşkına bırak şu kadını, kocasını utandırıyorsun ve çocuklarını korkutuyorsun" dedim. Bana "Lanet olsun. Lanet telefonu kullanmam gerek" dedi. Sonra zavallı kadına döndü ve "Şimdi kapat şu lanet telefonu, kaltak" dedi. Sonunda kadın telefonu kapattı ve bu masum aile korkup gitti. Kocası kadının hemen önüne dikildi. Bunu gören çocukları için kötü hissettim. Tony Mirra, hiçbir şey olmamış gibi aramasını yaptı. "Mafya ahlaksızdır, mafya korkusuzdur, mafya iş bitiricidir. Kısacası mafya, lanet olası pislik bir dünyadır."

"Wiseguylar asla kavgayı kaybetmezler"
Sokaklarda büyüdüğünüzden çok fazla sokak kavgasına karışıyorsunuz. Wiseguylarla takılmaya başladığımda, etrafta kavga etmek için dolaştıklarına çok şaşırmıştım. Wiseguylar her şeyi yumruklarıyla yaparlar: dövüşmek, pazarlık yapmak, mesaj göndermek, borcu tahsil etmek, hatta sıkıcı bir gecede biraz eğlenmenin bir yoludur.
Garsonları, dükkan sahiplerini, taksi şoförlerini döven wiseguylar gördüm, adını siz koyun. Hiç bir wiseguyın dövüşü kaybettiğini görmedim. Bir wiseguy tarafından dövülme talihsizliğine uğrarsanız, bunu o kadar kolay unutmazsınız. Wiseguylar tarafından birkaç kez dövüldüm. Gerçekten iyi vurdular.

"Wiseguylar rezervasyon yaptırmazlar"
Şehrin en iyi restoranlarından birine giriyorsunuz, herkesin ziyaret etmek istediği yer. Mutfakta kavrulmuş etin kokusunu alabiliyorsunuz, tüm insanlar orada gülüyor ve içiyor. Baş garsona (ya da görevli garson) yaklaşır ve ona adınızı söylersiniz. Ve "Üzgünüm, bir masa ayırtmadınız" diyor. Özel gece? Şimdi ne olacak? Belki rezervasyon yaptırdınız ama mekanın hostesi onu defterine koymayı unuttu. Belki sekreteriniz aramayı ve rezervasyon yapmayı unuttu. Belki de kendiniz aramayı unuttunuz. Mesele şu ki, buradasın, arkadaşların ve ailenle çevrilisin ve özel gecenin içine sıçılmak üzere. Ne yapacaksın? Nüfusun yüzde doksan dokuzunun yapacağı şey budur; arkanı dön ve uzaklaş. Şimdi akıllı bir adamın yapacağı şey bu. Wiseguylar asla yer ayırmazlar. Şık bir yere gittiğimizi hatırlıyorum ve baş garson bize bizim adımıza bir rezervasyon olmadığını söyledi. Mekan tıklım tıklım doluydu ama ne umursadık ki? "Ne demek rezervasyon yok?" dedi Lefty, sesi diğer insanlardan daha yüksek sesle. "Tekrar kontrol et," dedi Sonny. Sonra garsona nazikçe ve net bir şekilde masayı ayarlamasını söyledim ve hemen ardından hepimiz çıldırmış, bağırıp yaygara koparmıştık. Tüm müşteriler bize eriştelerini yemeyi bırakıp bakıyorlardı. Bağırmaya devam etmekle kalmadık, daha yüksek sesle ve hakaretlerle dolu hale getirmeye başladık. "Masa yok? Kahretsin, nasıl bir masa olmaz? Kahrolası kitabı tekrar kontrol et." Bir kaç dakika sonra masamız hazırlanmıştı. Nasıl yapmıştık? Wiseguy olduğumuzu bildikleri için mi bize yer açtılar? Idaho'lu bir süpürge satıcısına da benzemiyorduk. Mesele şu ki, ne kadar mantıksız olsa da, skandalı sürdürmemizi engellemek için talebimizi dinlediler. İnsanlar skandalları sevmezler. İyi restoran yöneticileri skandallardan nefret eder. Mesele şu ki, çoğu insan, bir wiseguyla yüzleşmek için yeteri kadar soğukkanlılığa sahip değil.

"Wiseguylar reddedilemez"
Bir gün bir gece kulübüne eğlenmeye gittik. Sahnede lanet bir palyaço mudur, ne sikimdir. O lanet herif şakalar ve aptal figürler sergiliyordu. Bu lanet komedyen bizim masamıza geldi ve bize; bu gece kiminle yatacağımızdan, kimin suratını dağıtacağımızdan ve kimi zorbalayacağımız gibi şakalar yapıyordu. Biz biraz eğlendik ancak herif uzattıkça uzattı ve masadaki patronumuz ondan rahatsız oldu. Patron eğilip bana dedi ki: "Donnie, şu siktimin palyaçosunu uzaklaştır." Ben ise hemen işe koyuldum ve lanet palyaço mudur, ne sikimdir o herifi bizden uzaklaşmasıı söyledim. Lanet komedyen bizden uzaklaşmadı ve tekrar belirttim. Zor da olsa onu uzaklaştırdım ve patronun canı yine sıkkındı. Ne yapacağımı iyi biliyordum; çıkışta o saksocuyu bulup bir güzel haşlayacaktım. Onu buldum, bilin bakalım ne yaptım. "Bir daha sana bir şey söylenirse bunu reddetme." O ise beni dinlemedi ve tartışmaya çabaladı. Ben ise o saksocunun karnına iki defa sert sert yumruklar vurdum ve onun inlemesini dinledim. Birisinin acı çekerek sizi onaylamasının en iyi yolu onu bir güzel inleterek onu dinlemektir. Wiseguylar asla reddedilmez.

"Wiseguylar kim olduklarını saklamazlar"
Wiseguyları kalabalıkta seçmek zor değildir. Saç stilleri ve giyinim tarzları onları seçebilmene yardımcı olur. Bir wiseguyın yürüyüşü onu bir blok öteden belli edebilir. Ona wiseguy yürüyüşü diyebilirsin. (Wiseguy yürüyüşü /pedmove 9'dur) Wiseguylar ağır yürürler, etrafa poz keserler. Tüm sokak onlara aitmiş gibi yürürler, çünkü onlara aittir. Bu sebeple, wiseguylar wiseguy olduklarını saklamazlar. Wiseguylar bir işi araştırırken kanun koruyucular gibi kılık değiştirmezler. Onların mahallelerinde, sokaklarında kendilerine wiseguy diye tanıtırlar. Orada yaşayan insanlar bu adamların ne yaptıklarını ve amaçlarını iyi bilirler. İnsanlar mahallesinde yaşayan wiseguyların en güçlü wiseguyların onlar olmadıklarını da iyi bilirler. Bu yüzden, bir mahallede wiseguy olmak saygı görmektir. Wiseguylar genelde Little Italy'de yaşarlar ve orayı korurlar. (Sunucuda her ne kadar herkesin burada rol yapabilecek kapasitesi olmasa da) Bazı istisnalar hariçtir; John Gotti'nin Ozone Park'da evi olması ve orası onun evi orda olduğu için onun bölgesi olması gibi.

"Patron"
Lefty ve ben bir yaz gecesi bir İtalyan restoranı önünde bekliyoruz. Oradaki diğer wiseguylar ile tanışıp sohbet ediyoruz ve etrafı gözetliyoruz. Neden? Çünkü içeride güvenliğinden sorumlu olduğumuz bir adam var. Hadi ama, anlamadınız mı? Bu adam patrondu. Lefty'e sordum. (Lefty soldier/wiseguy/made man, ben ise associte/outsider/aileden olmayan) "Hey Lefty, neden içeri girmiyoruz?" Lefty bana dönüp mafyayla alakalı öğrenmem gereken çok şey olduğunu söyledi. "Sen kimsinki Bonanno Ailesi'nin patronu Galante'nin yanında oturacaksın? Galante sadece kaptanlar (capo) ile oturur. Senin gibi aileden olmayanlar ve ben gibi solderlar onlarla oturamayız. Onlarla konuşamayız bile." Mafya öyle ilginç bir yapılanmaydı ki; dünyadaki en zengin kişi ya da bir şirketin CEO'sundan daha gizli ve ulaşılmaz adamlardı. En güçlü ABD şirketinden bile daha katı hiyerarşileri vardı ve kuralı uygulamayanın cezası ölümdü. Patron diktatördür, son sözü söyleyen, bilgin ve tartışmasız liderdir. Sözü kesindir, müzakere edilmez, yetkisi mutlaktır. En acımasız katiller, soldierlar(wiseguy/made man) bile onların yanında bir köpek gibi titrer. Mafyanın kendine özgün bir sistemi vardır ve nasıl bir sistem olduğunu çözemeden wiseguy olamazsın. Bir patron ailedeki tüm herkesi kontrol eder. Bu kontrol korkudan kaynaklanır. Bir patron öylesine korku vermelidir ki kendisine karşı gelen herkesin başına ne gelip gelmeyeceğini net bir şekilde bildirmelidir. Bu nedenle bir patronun acımasız olması ve kendine bağlı kalabalık bir kitlenin olması gerekir. Bazı patronlara herkes hayran olur, bazı patronlara herkes nefret besler, bazı patronlar vardır ki kendisi en korkulan adamlardır. Bir wiseguy patron olmak istiyorsa patronun ölmesi ya da emekli olması gerekmektedir. Patron kaptanları kendi tarafında tutmak zorundadır çünkü kendi tarafında tutmazsa kendisini bir gece sinsi bir planla devirebileceklerini iyi bilir. Patronun kaptanları vardır, kaptanların soldierları vardır, soldierların associateleri vardır, associatelerin outsiderları vardır. Bu düzen içinde herkes kendi üst rütbesindeki herkese sonsuz saygı ve sadakat göstermesi mecburdur.

"Wiseguylar nasıl doğrulanır?"
Mafya herkese eşit davranan bir şirket değildir. Mafyadan olabilmek için baba tarafının İtalyan kökenli ve beyaz tenli olmanız şarttır. Wiseguy olmadan önce kendini kanıtlamak zorundasın. Made man olmadan önce herkes çıraklık aşamasından geçer. Bu çıraklık aşamasında mafya için her şeyinizi feda etmek zorundasınız. İyi bir hırsız olduğunuzu, iyi bir para avcısı olduğunuzu veya iyi bir gangster olabileceğinizi kanıtlamak zorundasınız. Wiseguyların yaşam felsefesi para kazanmaktır. Üstlerinize kendinizi kanıtlamak istiyorsanız onların yanına gittiğinizde kalın bir zarf ile gidin. Bu onlara kendinizi kanıtlamanın en etkili yoludur. Wiseguy olmanın bir sonraki adımı birisini öldürmektir. Birisini öldürmek derken lanet komşunuzu ya da evinizi soyan hırsızları öldürmenizden bahsetmiyorum. Mafyanın öldürmenizi isteyeceği kişi kaptanlardan verilen emirle soldierlara gelir. Soldierlar ise size bu kişiyi öldürmenizi ister. Bu işi herkes üstünde yaparlar çünkü bir FBI ajanı olup olmadığınızı kontrol etmek içindir. Wiseguylar FBI ajanlarının adam öldürmeye gitmeyeceklerini çok iyi bilirler. Donnie Brasco'da bir adamı öldürmeye giderken FBI bir operasyon gerçekleştirmişti. Wiseguy olma yolunda başarıyla ilerliyorsunuz, bir adamı öldürdünüz. Made man olmak için eskiden bir soldier aracılığıyla referans alınırdı ancak bu iş Donnie Brasco olayı yüzünden 2 soldierın referansıyla yeni insanlar mafyayla tanışabildi. Bir soldierın yanılmasından iki soldierın daha az yanılması daha küçük bir olasılıktır. Para kazanma konusunda kendinizi kanıtladınız ve made manler tarafından aileye yeni üye olarak teklif edildiniz. Aile kitapları açar ve belirledikleri süre içinde aileye yeni üyeler alabileceklerini söylerler. Bir gün, hiç beklemediğiniz bir saatte sizi ararlar ve detay vermeden güzel takımlarını çekmeni söylerler. İşte o zaman o günün geldiğini anlarsın. Duş alır, saçını arkaya tarar ve en iyi takımlarını giyersin. Belirlenen yere gidersin, sana referans olan made man sana etrafı gezdirir. Aile capoları ve soldierlarla tanışırsın. Ortam çok ciddidir ve kimse konuşmaz. Sana bir soru sorarlar. "Neden çağırıldığını biliyor musun?" Sen ise. "Hayır, nedenini bilmiyorum." Masaya baktığında bir bıçak, bir silah, bir aziz resmi var. Onları gördüğünde zaten ne olduğunu anlarsın. Aile üyeleri sizden ailenin çıkarlarının her şeyden önce geleceğini, aile için her şeyinizi feda edeceğinizi ve ailenin çıkarlarının kendi dininizden bile önde geleceğini söylerler. Sizden belki kardeşinizi, belki kayınbiraderinizi bile öldürmenizi isteyebilirler. Eğer öldürmeyi kabul etmezseniz sizin öldürüleceğinizi iyi biliyorsunuz. Made man olduğunuzda geri dönüş yoktur. Yemin için size şunu söylerler. "Ailenin her şeyden önde geleceğini kabul ediyor musun?" Evet dersiniz. "Ailemize sadık kalacağına yemin ediyor musun?" Evet dersiniz. "Bizim şeyimizin (the thing of ours) her şeyden önce geleceğini, aileden, dinden ve ülkenden, kabul ediyor musun?" Evet dersin. Bu şekilde omerta yeminini kabul edersiniz. Yeminden sonra kuralları çiğnemenin cezası ölümdür. Bir made man tarafından işaret parmağınıza bıçakla kesik atılır. Kanınız aziz fotoğrafının üstüne damlatılır. Bu merasim yapılırken diğer aile üyeleri duygulunarak ve sessizliğini koruyarak bunu izler. Masada yanan mum sayesinde aziz fotoğrafı alevlendirilir ve avucunuzun içine koyulur. Fotoğraf avucunuzun içinde yanarken size yemin etmeniz için tekrarlatırlar. Avucunuzun içinde bu resim yanarken ciddiyeti bozup can çekişirseniz sizin için problem olur. "Eğer aileme ihanet edersem..." Tekrarlarsınız. "Eğer aileme ihanet edersem..." Devam edilir. "...ruhum bu aziz gibi cehennemde yansın." Tekrarlarsınız. "...ruhum bu aziz gibi cehennemde yansın." Size yemin uygulatan made man konuşur. "Amico Nostra. Centilmenler, sizi yeni dostumuzla tanıştırayım; Ad Soyad." Yani yemin töreni uygulandı ve bitti. Artık masada bulunan diğer aile üyeleriyle sarılıp yanaklarından öpebilirsiniz. Salute. Let the good times roll...

"Wiseguylar nasıl saygı görürler?"

"Donnie, sana burada bir dakikalığına ihtiyacımız var."

Bu, bir wiseguyın ya da kesinlikle bir FBI ajanının duymak isteyeceği son şeydir. Onlar beni social club'ın arkalarında olan bir özel görüşme odasına çağırmışlardı. Bu bir aile işinin tartışılması için ya da sizin öldürülmeniz için bir çağrıdır. Bir wiseguy böyle bir sahnede mobsterlerin arkasında merdiveni çıkarken düşündüğü şeylerden birisi onun son yolculuğunun olacağı düşüncesidir. Odaya girdiniz ve kapı kapandığında ölümü ensenizde hissedersiniz. O yüzden burada yapabileceğiniz hiç bir şey yoktur ve sadece derin derin nefes alıp vererek rahatlamanız gerekmektedir. İçerideki mobsterler bana sorular yönelttiler. "Nerede büyüdüm? Kimleri tanıyorum? Çalıntı mallarımı nerede sattım? Zamanımı nerede harcıyorum?" Bütün soruları sakince ve doğruca cevapladım. Ardından odanın gerginlik sıcaklığı azaldıkça herkes rahatlıyordu. Wiseguylar mermiyi kafama sıkacaklarını kafalarına koymuşlardı gibi görünüyordu. Yaklaşık 6 saat sonra toplantı bitti. İşim bitti ve social club'ın ana katına yanımda beni ispiyonlayan üç düşük rütbeli wiseguyla gittim. Bir kaç dakika sonra bu üç wiseguydan birini gözüme kestirdim çünkü made man değillerdi. O siktimin herifine sert bir hamle yaptım. Vurabildiğim en sert hamleyle o herifin suratına yumruk patlattım. O herifin burnunun kırıldığını yumruğumun ucunda hissedebildim. Herif yere düştü ve onun üstüne çıkıp suratına sert sert yumruklar indiriyordum. Herifle yerde birbirimizin üstünde yuvarlanıyorduk ve bunu neden yaptığımı herkes iyi biliyordu. O herifin ağzını burnunu bir güzel kırarken söyleniyordum. "Beni bir ispiyoncu mu sanıyorsun seni bok parçası? Bana ispiyoncu mu diyorsun?" Görüyorsunuz, bir wiseguya söylenecek en kötü şeylerden birisi onun ispiyoncu olduğunu söylemektir. Eğer hiç bir şey yapmayıp dursaydım ve o herifi pataklamasaydım benim ispiyoncu olduğum ortaya çıkacaktı. O herifi dövmem Colombo Ailesi made manlerin gözüne girmemi sağlamıştı. Bu yaptığım işin tek açıklaması vardı: Saygı. Mafyanın buluşunun şasesi saygıdır. Korku motor ve para yakıttır. (Mafyada ne kadar paranız varsa o kadar saygı görürsünüz diyor) Mafyanın bu kadar uzun soluklu sürmesinin temel sebebi ise saygıdır.

"Wiseguylar nasıl iş yürütürler?"
Wiseguylara göre zorbaca iş çevirmenin farklı bir yolu vardır. Bir yer seçin, bar mesela. Bar türü iş yerleri sadece peşin nakit yoluyla çalışan iş yerleridir. Bu yüzden barlardan kolay bir tahsilat yapılır. İçeriye 2 tane wiseguy gönderin. Bu wiseguylar bardeskin arkasındaki adamlarla sohbet edip arkadaş olacaklar. Her gün bunu yapacaklar. Birinci gün, ikinci gün, üçüncü gün ve dördüncü gün bar müdürü ile kontak kuracaklar. Bar müdürüne para karşılığı koruma teklif edecekler. Wiseguylar ödemeyi alıp hiç kimsenin kemiklerini kırmadan ortadan kaybolacaklar. Düşünün, bar müdürü size ödemeyi reddetti ve dükkanı terk etmenizi söyledi. İçkinizi fondipleyip siktir olup gidin. Aynı günün gecesinde yanınıza 2 wiseguy daha alın ve dört koca kırılmaz wiseguy olun. Ödeme teklif eden 2 wiseguy oturup bir içki söyleyecekler, sanki hiç bir şey olmamış gibi ve deskin arkasındaki adamla sohbet edecekler. Ardından yanınıza kattığınız diğer 2 wiseguy kendi aralarında sorun çıkartacaklar. Birbirleriyle dost olan wiseguylar sanki birbirlerini tanımıyormuş gibi aralarında küfürleşip tartışacaklar. Sorun gittikçe çoğalacak ve wiseguylar birbirlerinin kıçına tekme basarak mekanı darma duman edecekler. Masaları devirecekler, sandalyeleri birbirlerine fırlatacaklar, şişeleri kıracaklar. Tıpkı kendi aralarında kavga ediyormuş gibi mekanın her yerini dağıtacaklar. Kim bu adamları durdurabilir? Kimse. Oturan 2 sakin wiseguy ise bar müdürünü bulup ücretli korumayı tekrar teklif edecek. Bar müdürü bu teklifi elbette kabul edecek çünkü neler olup bittiğini çözdü bile. Eğer kabul etmezse aklında bir sorun vardır. Kabul etmedi mi? Sorun değil. Wiseguylar biraz zaman sonra bir daha gelip mekanın içinde hır gür çıkarıp içeriyi darma duman edecekler. İşte, bar müdürünün reddedemeyeceği bir teklif. Wiseguylar haftada bir kez gelip mekandan koruma ücretlerini tahsil edecekler ve iş yapmalarına izin verecekler. Bu wiseguylar için en basit bir iştir, bunlar haricinde yapabilecekleri bolca alternatif bulunmaktadır. Wiseguylar alternatifler ustalarıdır. Daha iyi bir iş bulursalar hemen o işe girerler. Wiseguyların iş koşturması  için sözleşme, avukat, anlaşma maddesi yoktur. Wiseguylar için kolay bir paraysanız elinizden gelecek hiç bir şey yoktur. Bazı insanlar Harvard İşletme Fakültesine 3 yıl boyunca gidip hesap kitap öğrenirler ama wiseguylar bir haftada inanılmaz miktarda nakit parayı ellerine geçireceklerini çok iyi bilirler.

"Wiseguylar cinayeti nasıl halleder?"
Cinayet, mafya impraratorluğunun kurulmasındaki en köşe taşıdır. Birisini öldürmek, wiseguylar için şiddet ve drama dolu bir iş yürütme biçimidir. Eğer birisi öldürüldüyse çözülemez sorunlar sebebiyle gerçekleşmiştir. İş adamları ve mobsterlerin arasındaki en büyük fark şudur; işlerini düzeltmek için cinayete başvururlar. Bu bir wiseguyın yaşam tarzıdır. Darbe şu şekilde yapılır. Bir emir çıkar. Bu emirler ailenin patronları ya da kaptanlarından gelir. Bir kaptan birisini öldürtmek istiyorsa önce patrondan onay alır. Birisini öldürmek alabileceğiniz en büyük risklerden birisidir. Bir hedef seçin. Bu hedef wiseguylarla iş yapmış ve sorun çıkarmış birisi olmalıdır. Wiseguylar iş sırasında rastgele adam öldürmezler veya can sıkıntısından adam öldürmezler. John Gotti lanet bir herifin oğlunu ezmesinden dolayı o herifi öldürtmüştür. Uzun lafın kısası; birisi ölecekse mutlaka wiseguylarla para veya iş konusunda anlaşmazlıklar yaşamıştır ve fasülyesine ölmemiştir. New York'lu (Liberty City olarak da kullanılabilir) cinayet işleyecekleri sırada fazla kan çıkmaması için her zaman .22 kalibrelik tabancalar kullanır. 22 kalibrelik tabanca mermisi girdiği yere sabit kalır ve dışarı çıkarak kurbanın kafasından kanlaş fışkırmamasına neden olur. (Bazı cinayetlerde herkes büyük kalibreli tabancalar kullanmaya heveslenir ancak büyük kalibreli tabancalar kurbanın iç organlarına ve uzuvlarına çok büyük hasarlar vererek her yeri kirletmesine neden olur) Wiseguylar birisini öldürürken asla üstündeki para veya değerli eşyalara dokunmazlar. Bunu yapmalarının asıl sebebi bir mafyanın mesaj vermesi anlamına gelir ve herkes katilin kimler olduğunu anlar. Sadece zenciler veya sıradan sokak serserileri değerli eşyaları çalar.

"Wiseguy'ın tipik bir günü"
Bugün iş yok mu? Kovalamaca yok, özel toplantı yok, cinayet yok. Wiseguylar 9:30-10:00 gibi kalkar. Güvercin hastaları terasa çıkıp güvercinleri besler. Balık hastaları akvaryumdaki balıklarını besler. Genelde çoğu wiseguy akvaryum içindeki balıklarla ilgilenir. Hayvanlarınızı beslediniz. Şimdi kahve ile birlikte kahvaltı yapacaksınız. Bir duş aldınız ve biraz daha vakit geçirdiniz. Evden 11:30 gibi çıkarsınız, belki de akşama doğru. Social Club'a gidersiniz, çünkü herkes orada toplanır. Dışarıdan bakınca kapıda hiç bir tabela yoktur. İçeriden bakınca dışarıyı gören hiç bir cam yoktur. İçeride kahve makinesi, bardesk, buzdolabı, ucuz masa sandalyeler ve arkada ciddi işler dönen bir oda vardır. O masada kart oynanır ve bazen boktan şeyler konuşulur. Wiseguylar "cin remi" (kendi aralarında kart oyununa cin remi derler) oyunu oynarlar. Kart oynarken nereye vurgun yapacağınızı konuşursunuz. Bir iş yapmayı düşünüyorsanız o iş hakkında konuşursunuz. Bahis oynadığınız oyunlardan bahsedersiniz. Kumar oyunlarından kaldırdığınız veya kaybettiğiniz parayı konuşursunuz. Tefe işi yapıyorsanız tefe işinden, at yarışı oynatıyorsanız at yarışından, kafes dövüşü yaptırıyorsanız kafes dövüşünden gibi gibi. Herkes gücün ve paranın kendinde olduğundan bahseder her zaman. Asla her insanın konuştuğu şeyleri konuşmayın: Ailen nasıl? Bu yıl nereye tatile gidiyorsun? İyi bir diş hekimi tanıyor musun? Wiseguylar her zaman mafya işlerinden bahsederler. Konuşma her zaman mafya sektörüyle alakalıdır ve bunlar konuşulurken kart oynanarak yapılır. Öğlen yemeği saati gelir. Öğlen yemeği saat 2-2:30 gibi yenir. Wiseguylar Çin yemeklerini severler. Ya da tipik bir İtalyan yemeği yersiniz. Yemeği yedikten sonra sokağa çıkar, biraz etrafta dolaşırsınız. Sokağı dolaştıktan sonra social club'a geri döner ve tekrar kart oynarsınız. Akşam yemeği saati gelir. Herkes akşam yemeği için evine gider. Ailenizle ne yapmanız gerekiyorsa yaparsınız. Yemeğinizi yersiniz ve karınızla sohbet edersiniz. Çocuklarınızı yatırırsınız. Ardından saat 9:00-9:30 gibi tekrar social club'a gelirsiniz. En önemli işler her zaman geceleri döner. İş varsa işe koşturursunuz ya da iş yoksa gece kulüplerinden gece kulüplerine dolaşırsınız ya da restoranlara gidersiniz. Kimi wiseguylar metresleriyle etrafta dolaşır. Sonunda, herkes 2:00-2:30 gibi ayrılır ve evlerine gidip uyur. Her gün birbirini kovalar ve iş olmadığı her gün böyledir.

"Wiseguy Lakapları"
Wiseguylar için söylenebilecek en iyi şey iş dünyasındaki en iyi lakaplara sahiptirler. Spor dünyasında herkesin bir lakabı vardır. Broadway Joe, Earl the Pearl, Air Jordan gibi güzel lakaplar. Ancak tüm wiseguyların süper lanet lakapları vardır. Mafyada herkes lakabıyla bilinir çünkü daha kullanışlıdır. Örneğin Dapper Don. Sizce kaç tane wiseguy pahalı takımların içinde televizyonlara çıktı? Sonny Black. Saçlarını her zaman siyaha boyattığı için ona bu lakap verildi. Lefty Two Guns, Frankie the Nose, kocaman bir burnu var. Jimmy Legs, upuzun bacakları var. Mike the Hat, Charlie Chains, Nick the Stick, Sonny Smash, Willie Smokes gibi sayamadığım tonla lakap.

"Wiseguylar ne der ve ne anlama gelir?"
"Ağırlıkları kaldırmaya gidiyorum, forma girmem lazım." Normal birisi bunu söylese ne anlarsınız? Elbette GYM'e gidip spor yapacağını söylüyor. Wiseguylar için değil. Wiseguylar için bu hapse gireceğini ifade eder. Wiseguylara göre hapishanede fit vücut kazanılacağına inanılır. Bir yandan sevinirken bir yandan üzülürler. Onlar için kafa dinlemek, metreslerine para harcamamak, evde karı dırdırı çekmemek, sonsuz olan ve bitmeyen iş yükü gibi şeylerden kurtulacaklarına da sevinirler. Wiseguyların kendine has bir argo terimleri vardır. Onların yanında dolaşarak yeni bir sözlük yazılabilir. "O oğlan Pepsi'nin içinde bir parazit oldu." (Yani o herifi öldürdüğünü ve sıvı bir şeyin içinde olduğunu söylüyor. Yani balıklarla uyuyor.) "Ona jambon ve peynir vermem gerekiyordu." (Bir jüri üyesine rüşvet yedirmek anlamına geliyor.) Wiseguyların kendine has pratik bir dili vardır. Örneğin "Şu pizza, fughedaboudit." Bunu söylerken pizzanın çok iyi olduğunu ya da çok kötü olduğunu belirtebilirsiniz. Kötü olduğunu belirtmek için. "Bu pizza, fughedaboouudit." (Uzatarak söylenir) Aynı şekilde birisiyle aynı şeyi düşünürken de kullanılır. Onu onaylıyorsan "Fughedabaoudit." Birisi bir şey söyledi ve kafana yatmadı mı? "Fughedaboouudit." (Uzatarak) Ya da birisi size ters bir şey yaptı. "Şu herifin yanına gidip kemiklerini kıralım mı?" Kısa ve net bir şekilde de reddilebilir. "Hayır, fughedaboudit." Şimdi mobsterlerin nasıl daha iyi anlaştıklarını öğrendin mi? Hayır, fughedaboudit.

"Wiseguyların 7/24 İşleyen İş Sahtekarlıkları Düzenleri
Hırsızlık, tefecilik, bahisçilik, slot makineleri, fuhuş salonları, gasp, çalıntı mal depoları, araç hurdalıkları, para aklama, inşaat hileleri, çöplük birikintileri, giysi imalatı, limandan gelen mallara topluca hırsızlıklar. Bunlar modern mafya dünyasının iş sektörleridir. Bunlar bazı wiseguyların para yapma şeklidir. Wiseguylar çalabilecekleri, zimmetine geçirebilecekleri ve kazanç elde edebilecekleri her işi takip ederler. Oturup bir gazete okuyan wiseguy görüyorsanız o mutlaka kendine yeni bir av bulmak için arayışa girmiştir. Bazı wiseguylar vardır ki çalmak işinde o kadar profesyonelleşmiştirler. Bir wiseguy yolun ortasında sakatlanmış taklidi yapar ve yoldan geçen arabalardan kendilerini hastaneye yetiştirmelerini ister. Adam araçtan inip wiseguyın yanına gider ve pusudaki wiseguylar adamın boş anını kollayıp arabaya binip aracı kaçırır. Mutlu son. Wiseguylar bir vampirin kan emmesi gibi para emerler.

"Wiseguyların yapmadıkları bazı şeyler"
Wiseguylar iyilik yapmazlar. Wiseguylar başkalarından iyilik beklerler. Hayatınızda istemeyeceğiniz bazı şeylerden birisi, bir mobsterin sizden iyilik yapmanızı istemesidir. Bir wiseguya asla iyilik yapmayın, eğer yaparsanız sizi yedikçe yerler. Bir wiseguy sizden sonucu kötü bitmeyecek bir iyilik mi istedi? Yapmayın. Para mı istedi? Vermeyin. Verirseniz paranın ipini çektikçe çeker ve cüzdanınızda hiç paranız kalmaz. Wiseguylar cüzdanda para taşımazlar, her zaman ceplerinde koskoca lanet balyeler taşırlar. Wiseguylar ne olursa olsun ailenin aleyhine bir düşüncede bulunmazlar. Her zaman aile ne düşünürse onlar da öyle düşünürler. Sen doğru bir şey söylesen bile aile ne derse odur. Wiseguylar her yerde her şeyden bahsetmezler. Thing yani şey olarak bahsederler. "Hey Lefty, geçenki gördüğümüz adam kumar işiyle bağlantılı olabilir." Yanlış bir cümle kurdun. "Hey Lefty, geçenki adam şeyle alakalı olabilir." Wiseguylar ses dinleme cihazlarından çok korkarlar ve sanki ağızlarından çıkan her şeyi bir cihaz dinliyor gibi davranırlar. FBI ajanları bazen ses dinleme cihazlarındaki cümleleri anlayabilmek için aylarca çalışabiliyorlardı. Wiseguylar normal insanlar gibi akşam evde vakit geçirmezler, social club'da takılırlar. Bir patron "Saat dörtte burada ol." Bunu sorgulama şansın yok. Oraya gitmek zorundasın. Oraya bir saat önceden gidip oturursan iyi edersin. Wiseguylar çok fazla mücevher takmazlar. Televizyon filmlerinde gösterildiği gibi wiseguylar hiç bir zaman mücevher düşkünü değillerdir. Bazen yüzük veya bir kolye takabilirler. Wiseguylar serseri gibi topluca yürümezler. Her zaman düzenlidirler. Wiseguylar filmlerde gösterildiği gibi kirli ve eskimiş tracksuitlerle gezmezler. Onların kılık kıyafet kuralları vardır. Sakal yasak, çok belirgin bir bıyık bırakmak yasak, saç uzatmak yasak. Wiseguylar hergün traş olurlar. Wiseguylar doğum günlerini unutmazlar. Capolar için kendilerininkinden daha şatafatlı doğum günü partileri yaparlar. Bir wiseguyın hatırlaması gereken en önemli şeylerden birisi caposunun doğum günüdür. Wiseguylar el sıkışmazlar. Yabancı iş ortaklarıyla yaptıkları gibi sadece tokalaşmazlar. El sıkışılır, iki taraf birbirine sarılır, yanaklarından öper ve geri çekilir. "Hey how you doing?" Birbirlerine hal hatır sorarlar. Birgün patron bile olsalar her daim bu alışkanlıklarını terk etmezler.

Son Söz

Kitabın yaklaşık 10 sayfası daha var, bir FBI ajanı olarak suçlulara nasıl yaklaşılması gerektiğinden bahsediyor ancak konumuzun sapmaması için buraları eklemeyeceğim. İşte gördüğünüz gibi. Bir wiseguyın yolu budur...
Kitabın orijinal versiyonu için: https://www.upload.ee/files/16178562/the-way-of-the-wiseguy-9780762423842_compress.pdf.html

XVII. Modern Mobster giyimleri, Kıyafet seçiminiz

Artık mobsterlar eskisi gibi takım elbiseler, resmi izlenim bırakan kıyafetleri tercih etmiyorlar. Takım elbiseler eskisi gibi gündelik kullanımdan ziyade artık özel günlerde, davetlerde, toplantılarda kullanılmaya başlandı. Günümüzde mobsterlar günlük kıyafetler, spor kıyafetler ve rahat/fresh şeyler ile takılıyor. Örneğin polo yaka tişört ve şort, basic tişört ve şort gibi rahat takımlarla geziyorlar. Spoiler içerisinde bir kaç örnek bıraktım, Spoıler'ı açarak rollerinizdeki giyim hakkında örneklere ulaşabilirsiniz. Bu dediklerim Modern Mobster için geçerli, Bıyıklı Pete dediğimiz eski kafalı karakterler ise halen Takım Elbiseyi gündelik kullanabiliyor.

Spoiler: GösterGizle

XVIII. Para kazanmak, gündelik işler

II. başlıkta bahsettiğimiz "Mobster nasıl para kazanır?" konusunun daha açıklayıcı, hafif detaylandırılmış bir hali olarak bu başlığı rehberde bulundurmaya karar verdim. Eğer dilerseniz II. numaralı başlığa bakabilirsiniz, daha somut ve düz bir şekilde anlatılmış hali orada.

Mobster karakterler ile nasıl para kazanabiliriz? Çoğu RolePlay oyuncusunun ilk amacı para kazanmaktır, paramız olmadan bazı rollere girişemeyiz. Peki ya parayı hep meslek yaparak mı kasacağız? Tabii ki hayır, parayı rol ile kazanırsak hem bir karakter gelişimi, hem de güzel bir çevremiz oluşabilir.

Gündelik hayatta yapabileceğimiz işlerden birincisi klasik olarak taksicilik, taksi durağı işletmek olabilir. Bir taksi durağına katılıp taksici olabiliriz, ardından para kazandıkça bir taksi durağı açmak için çalışmalara başlayabiliriz. Taksi durağını çoğu kirli iş için kullanabilir, hem de gün içinde normal olarakta taksicilik yapabiliriz. Fuhuş işinde taksi işini kullanabiliriz, kara para aklama, uyuşturucu/silah teslimatı konusunda taksiler kullanılabilir araçlardır. Taksi ile dikkat çekmeden bir cinayette işlenebilir, taksiniz ile gider, adamı vurur ve dönersiniz.

Gündelik hayatta yapılabilecek işlerden ikincisi ise bahis oynatmak, at yarışlarının bahislerini üstlenmek olabilir. Bu roller için en basit örneklerden biri "at yarışı biletleri" satmaktır, her at için bir bilet oluşturur ve satarsınız. Bileti satın alanları aynı gün, aynı saatte bir mekana toplar ve televizyondan yarışı izletir, kazanan atın biletine sahip olan kişiye ödülünü verirsiniz. 11 at var ise, 11 bilet olmalıdır, ayrıca bunların yanında bir mekanınız olursa daha iyi roller çıkar, televizyondan at yarışını izleme rolleride yapabilirsiniz. Ayrıca bunları ss'e dökerek tanıtımınıza sayfa/ileti kazandırabilir, rolleri diğer tüm oyuncuların görmesini sağlayabilirsiniz.

Modern dünyada en çok yapılan işlerden biri, bar/cafe işletmek. Bar veya cafe işletmek kar oranı fazla olmayan, fakat size isim ve çevre kazandıracak işlerden biridir. Patronunuzun veya kendinizin işyerini açarsınız, orada deskte durarak para kazanırsınız. Burada işler büyüdükçe bir barmen/barmaid tutabilir, işleri sisteme bindererek kendiniz paranıza bakarsınız ve böylece hem çevreniz, hem paranız olur.,

Bir mobster kendi çöp atık şirketini kurabilir, böylece hem çöp atık işi yapıp hem de bir yandan silah-uyuşturucu sevkiyatını üstlenebilir. Çöp kamyonları ile şüphe çekmeden sevkiyat/teslimatı tamamlayarak güzel roller ortaya çıkarabilirsiniz.

XIX. Mafya'ya Katılmak

Bir Mafya'ya katılmak nasıldır? SA:MP'ta bazen rastladığımız roller oluyor, bu roller; "Ben sizin isminizi duydum, sağlam adamlarsınız, size katılmak istiyorum." tarzında, oluşumlara katılmaya çalışmayı amaçlayan rollerdir. Her zaman bu rolleri yapmamanızı öneriyoruz, çünkü bu roller insanların size karşı hem IC, hem OOC bakışlarının değişmesine neden olabilecek rollerdir.

Bir Mafyaya katılmak öneri ile gerçekleşir ve ilk katıldığınızda sadece basit bir ayakçısınızdır. Sizi gidip bir BOSS "Bizim mafyaya gelcen mi?" diyerek çağırmaz, bir "Soldıer, Capo" rütbesine ulaşmış kişiler sizin bir öneri ile mafyaya giriş döneminizi başlatır.

Mafya olarak nitelendirdiğiniz birliğin barına gider, ya orada çalışır ya da orada takılıp insanlarla tanışırsınız, insanlar tanışıp-dost olup güven kazanınca sizi önerirler. Böylece giriş döneminiz başlar, her şeyi yavaş yavaş ilerletirseniz sağlam bir temel atarsınız.

XX. Rol SS'lerinde açı, edit tarzı

Rol SS'ler bizi foruma gösteren, diğer oyuncuların rollerimizi görmesini sağlayan şeylerdir. Bunlarda iyi açılar almak, güzel bir edit yapmak, chatlogu güzel yerleştirmek önemlidir. Chatlogu tek parça yapabilirsiniz, ikiye bölebilirsiniz; açıyı yandan alabilirsiniz, uzaktan zoom ile alabilirsiniz, geniş açı ile yakından alabilirsiniz; efekt olarak siyah-beyaz yapabilirsiniz, renk dengesi ile oynayabilirsiniz, hareket bulanıklığı ekleyebilirsiniz, parazit ekleyebilirsiniz ve bunları güzel ayarlayarak güzel SS'ler çıkarabilirsiniz. Rol SS'lerinizde ilham almanız, esinlenmezin için SPOILERI açabilirsiniz.

Spoiler: GösterGizle

[Cadillak]

Yararlı, süpersin.

[CaSPeR]

XVI. Wiseguy'ın Yolu | cred: Manchov
XVII. Modern Mobster giyimleri, Kıyafet seçiminiz
XVIII. Para kazanmak, gündelik işler
XIX. Mafya'ya Katılmak
XX. Rol SS'lerinde açı, edit tarzı


Başlıkları rehber konusuna eklendi. | 27.04.2024

[CaSPeR]

Eğer bu rehber yeterli olmazsa @Manifesto 'nun hazırladığı Mob, Mafya ve İtalyan-Amerikan Mobster Rehberi isimli rehberini okuyabilirsiniz, tıklayarak ulaşabilirsiniz.

[pxre]