igrenç
cok güzel birlik
Babasının ölümü ile beraber Itzel'in büyük bir bunalım içerisinde olduğu biliniyordu. Bugün sabah saatlarinde erkenden uyanıp Florida, Vice'dan çıkışını sağladı. Meksika'da babası Ruben ile beraber yaşadıkları-, Florida'ya yerleşmeden önce hayatını sürdürdüğü eve gideceğinin bilgisi yakın arkadaşları tarafından biliniyor. Belki bir mental reset, belki de Meksika'nın ıssız bir köşesinde ölü bulunmak adına yola koyuldu.Itzel'in dönüşü belki de daha güzel olacaktır.
Bugün babam yine şehir dışına çıkacağının haberini verdi. Annem ile beraber konuşurlarken yemeğimi yiyordum,ağzımdaki son lokmayı çiğnemeden orada tutarken bütün odağımı konuşmaya kitledim. Şöyle söylüyordu babam(Lovrenco); "Tit Vasiliev... Miami'nin yeraltısından bahsediyoruz Zelimirka. (AJ'in annesi) Bütün birikmiş paramızıbu işe yatıracağım, bu kararımda kesin ve eminim. O adama güveniyorum hayatım, oğlumuzun da geleceği için- yarın gideceğim ve bir hafta sonrasında yepyeni bir Lovrenco göreceksin." Babamın kararlılığı ve böylesi ani bir eylem harekete geçirmesi beni korkutmuş, bir o kadar da germişti.
Annemin telefonu ısrarcı bir şekilde çalıyordu, babam üç gün önce Miami'ye iş görüşmesine gitmişti.Evet bundan bahsetmiştim- koşar adımlar ile annemin telefonuna doğru yola koyuldum, telefonun ısrarcı sesi yatak odasından geliyordu. Telefonu kaptığım gibi mutfağa, annemin yanına koştum- tam o anda da annem mutfağın kapısından çıkıp bana doğru geliyormuş. Öylesine delice koşuyordum ki annemi farketmedim bile, ona çarpıp yere düştüm- kafamı da sertçe vurmuştum. Kimseye söylemeyin ama... hala çok acıyor. Neyse konumuzagelelim, aşırı mutlu ve hevesli bir şekilde kalemi elime alıp yazıyorum. Annem telefonu açtığında babam; iş görüşmesinin olumlu yönde ilerlediğini söylemişti! Ne kadar bana bu iş hakkında bahsetmeseler de bu işin aşırı önemli olduğunu biliyorum.
Babam sonunda eve geldi! Bugün okula gitmemiştim ve ona doyasıya sarıldım, bana Florida'dan bir sürü hediye getirmişti, çok mutlu hissediyorum. Onu çok seviyorum. Fazlasıyla merak ettiğim diğer konu ise işi olmuştu. Annem ile beraber mutfakta otururlarken ev ödevimi yapıyordum, evet aşırı meraklı biri olarak duvara sırtımı yasladım, oturup onları dinledim. Ama aramızda kalsın... Babam aşırı hevesli, mutlu bir şekilde yapacakları işten bahsediyordu; " Başardım Zelimirka, başardım. İmkansızı başardım, kocaman bir restoran sahibi olacağız. Hem de Florida, Miami'de." Babamın sözleri üzerine yüzüm düşmüştü, kulağımda annemin sevinç çığlıkları yankılanırken- "kurtuluyoruz" gibi kelimeleri işitiyordum. Ben buraya aittim, gerisi önemli değildi.
Alojz Josipovic. Gregoryen takvimine göre; 20. yüzyılın sonlarına doğru, 26 Ağustos 2000'de Hırvatistan, Rijeka'da dünyaya gözlerini açtı. AJ'in ailesi Slovenya göçmeni olurkenAlojz bunu kabul etmez, kendisini tam anlamıyla Hırvat olarak adlandırır. AJ ağır bir Yeat hastası, onun dışında pek bir müzik zevki yok. Arkadaş ortamında diğer üyelerdendaha atılgan, hiperaktif ve ağzı laf yapan bir isim. AJ FD3S sürücüsü, tam anlamıyla bir speedster.