Thousand Cuts Çetesi

[Stormcloak the Madman]

Koca Connor barda yeğeni Liam ile oturur ve ona bir hikaye anlatır...

Hey. Thousand Cuts çetesini ve kanlı taht savaşlarını duydun mu? Öyleyse otur ve dinle. Kerry! Kahretsin, şu küllüğü boşalt. Nerede kalmıştım? Evet, şu götverenler. Her şey iki binlerin başında Jimmy Teagan piçinin Manyak Ron'un barını satın almasıyla başladı. Manyak Ron 1990'lı yıllardaki meşhur bir gangsterdi. Organize olmayı bilmeden düşüncesiz hareket edip sona hızlı erişen İrlandalı gruplar ilk kez Ron'un altında toplanmayı başarabildiler. Ron ile beraber soydular, çaldılar, kazandılar ve harcadılar. Ron bizim gibi ahmakların arasında nispeten akıllı birisi olarak öne çıkardı, ama kahrolası karısı en büyük zayıflığıydı. Kaltak bir gece onu çileden çıkarttı ve didiştiler, bu kavga kadının eşek cennetini boylamasıyla sona erdi. Eve gelen polislere ateş eden Manyak bu çatışmanın sonunda hem öldürdü, hem de öldü. Geriye de efsanesi olan, bu oturduğumuz yerin dibine batası bar kalmıştı. Ron on beş yıl boyunca muhitini demir pençesinin içinde tuttu, o zaman da öyle mutlu değildik fakat düzen vardı. Anladın mı? Bir saniye bekle, boğazım kurudu.

Boooağhhh (geğirme sesi). Sonraki beş yıl? LANET BİR FACİAYDI. Ufaklıklar her tarafta terör estiriyordu. Lanet gelsin, şu ufak mahallede belki yirmibeş tane çete vardı. Şehrin öte yakasından Haitililer bile gelmeye başlamıştı! Sirenlerin, silah seslerinin ve çığlıkların yamuk kulaklarımı sağır ettiği beş yılın sonunda "Matkap" Jimmy Teagan öne çıkmaya başladı. Burada doğmuş ve büyümüş bir oğlandı, altına sıçtığı günleri bilirim! Hızlı ve kanıt bırakmadan gerçekleştirdiği soygunlarıyla ufak yaşta ün salmaya başlamıştı. Çok geçmeden kuzeni Tommy ile birlikte Thousand Cuts çetesini kurdu. Çete yıllar içinde büyüdü ve güçlendi, bu sırada kuzen Tommy'i kaybettiler. Ha, Jimmy kuzeninini çok severdi. Hatta o kadar çok severdi ki (kolunu sandalyenin arkasına yaslayıp kardeşlere bir süre bakar, adama biraz daha yaklaşır) arkasından iş çevirdiğinin farkında bile değildi, en azından bir süre. Tommy'nin kemiklerini Ron'un barının arkasında bulabileceğini duydum. Ama bunu dile getireyim deme, kardeşler bu konuda "biraz" hassas. Jimmy yola tek başına devam etti ve en güçlendiği vakitte tetik davrandı. Ufak grupları susturdu, gerektiği zaman kaba kuvvet kullanmaktan hiç çekinmedi ve en son olarak da Ron'un barına çöktü. Kanlı eylemler gerçekleştirdi, artık bölgenin kime ait olduğu belliydi. Keskin bir puşttu, bunu söyleyebilirim. Köpeğim Buddy'nin açlıktan öldüğü sene bu orospu çocuğu kırk yaşındaydı ve üç farklı kadından beş çocuğu vardı. Öhöhöh! Kerry, bana litrelik doldur. Bu Jimmy piçinin şerefine olsun. Tatlı Kate'imin kansere yakalanıp öldüğü zamanlara geldiğimizde Los Flores her zamankinden daha güzeldi. Sokakta dolaşan eşkiyaları görürdüm, ne iş yaptıkları da kulağıma gelirdi fakat ne dediğimi anlarsın, eskisi gibi değildi. Daha akıllıca ve sessizce, anladın mı? Kim ne derse desin, Jimmy zekiydi. Parayı kazandığı gibi dağıtmasını bilirdi, bu yüzden kargaşa çıkmazdı. Dostlarını iyi seçerdi, hangi polisin rüşvet aldığını, hangisinin neye ihtiyacı olduğunu bilirdi. Bir boks salonu açtı ve sıkıntılı gençlerin stresini burada atmasını sağladı. O salondan bir sürü sert dövüşçü çıktı, birkaçı profesyonel bile oldu. Herkes Jimmy'e bir aziz gibi davranmaya başlamıştı, güzel günlerdi.

On bir yıl. On bir yıl boyunca Jimmy ve yönettiği Thousand Cuts çetesi bölgede hakimiyetini sürdürdü. Hey, gülmeyi kes. ON BİR yılın bu alemde ne kadar çok olduğunu biliyor musun? Suçlu kariyeri on beş dakika süren tanıdıklarım var! Ölürsün veya hapse girersin. Kahrolası diyabet yüzünden ayak parmaklarımı kaybettiğim yıl, Jimmy ikisinden de biraz tattı diyebiliriz. Alt sokaklardan birkaç İtalyan gangster ile anlaşmazlık yaşıyordu. Makarnacılar spor salonunu bastığında çıkan çatışmada yaralanıp hastaneye kaldırıldı, hastaneden doğru eyalet hapishanesine gönderildi, hapishanede ise yaralarının enfeksiyon kapması sonucu öldü. Trajik değil mi? Pekâlâ, birazdan anlatacaklarımı dinleyince ağlamaya başlayacaksın.

Jimmy'nin beş çocuğu olduğunu söylemiştim değil mi? İkisi ilk kadını Mathilda'dan Martin ve Peter, diğer ikisi ikinci kadını Ashley'den Thomas ve Hugh, zavallı bebek Kevin ise üçüncü orospu olan Emily'den. Koca adam hapse girdiğinde Kevin ve Hugh hariç tüm çocuklar çetenin başına geçebilecek kadar büyüktü. Martin, bilirsin ya, odun kafalının tekiydi. Önüne çıkan her duvarı odun kafasıyla kırabileceğini düşünürdü. Peter, pek farksız değildi. Thomas ve Hugh, daha akıllı piçler olduğunu söyleyebilirim. Anneden geçen genetiğin ne kadar önemli olduğunu görüyor musun? Neyse ne, tahtın boş kalmasının nasıl bir sonuç doğuracağını tahmin etmek için bir deha olmaya gerek yok. Martin başa geçmek istedi, o sıralar çok para kazanan Thomas da öyle. Martin ibnesi gaddarlığını sergilemek için gidip bir bebek olan Kevin'ı barın çöp konteynırına attı. Annesi hariç kimse zavallının yokluğunu bile farketmedi. Martin yas tutan anneyi de öldürünce bu ÇOK şiddetli bir savaşa yol açtı. Thomas tetik davrandı ve saldırıya geçti. Patlayan araçlar, vızıldayan kurşunlar, kanla yıkanan sokaklar! Kardeşler arasında gerçekleşen savaş herkesin yüreğini dağladı, anlıyor musun? Hayır, birbirlerini öldürdükleri için değil! Her gün başka bir arkadaşımızın işyerini kapattığını görüyorduk. Huzur denen bir şey kalmamıştı, sokakta futbol oynayan çocuklar artık camdan kafalarını çıkartamıyorlardı. Böyle geçen bir ayın sonunda, Thomas ve Martin'in çeteleri arasında çıkan bir çatışmada ikisi de cehennemi boyladı. Geriye kalan Peter ve Hugh bu çılgınlığa bir son vermeye karar verdiler. Bir araya gelip el sıkıştılar. İşte şurada, köşedeki masada. Ortamdaki gerginliğini unutmak güç, bira sıcak olduğu için bile birbirlerini öldürebilirlerdi.



Gerçekleşen savaşta çok fazla ölüm olmuş, çok fazla polis baskısı yapılmıştı. Thousand Cuts çetesi artık eskisi kadar kalabalık değil, anladın mı? Kanlı savaşları izleyerek büyüyen çocuklar artık gangster olmak yerine doktor, avukat veya polis olmak istiyorlar. Suçlulara olan nefret her zamankinden fazla. Devir değişti evlat, 2022'deyiz. Banka soyarak kazanabileceğin parayı telefondan üç beş tık yaparak da kazanabiliyorsun. Peter ve Hugh şu an çetenin liderleri konumundalar fakat uzun süreceğini sanmıyorum. Üç beş ay içinde başka bir serseri bunları öldürecek veya hapise girecekler, böylece ortada çete diye bir şey kalmayacak. Harika değil mi? Buna içelim! KERRY!!

[Stormcloak the Madman]

Thousand Cuts çetesi, eski gücünü kaybetmiş olsa da hâlâ zayıf denilemeyecek bir çete. Gerçekçilikten kopmadan, özenli ve eğlenceli roller yapmanın peşindeyiz. Los Flores civarında bulunacağız. Oluşuma katılmak isterseniz bizlere mesaj gönderebilir ya da discord üzerinden ulaşabilirsiniz. İrandalı bir karaktere sahip olmak ve rol yapmaya hevesli olmak dışında bir şart yok.

[Stormcloak the Madman]

*

[Aureus]

 

[wermidonn]

Başarılar.

[Ç A K I R]

BAŞARILAR!

[copkilla]

bol şans

[Conejo]

[Cowboy]

 

[lencarst]

özlenmiştin