Vice Roleplay
Diğer => Genel Sohbet => Arşiv => Konuyu başlatan: aerobuu - 22.02.2020 15:07
-
Milli eğitim bakanı artık karne ortalamasıyla geçilemeyeceğini, öğrencilerin her dersten geçmek zorunda olduğunu açıkladı. Fikirleriniz neler?
Bana göre gayet yerinde bir karar. Okulda öğretilen her ders başlangıç düzeyinde ve kolaylıkla geçilebilir. Öğrencilerin düzgünce eğitim alması, yeterli olmayanların elenmesi gerek.
-
hocalarda hoca olsa devamsızlık yapmak yerine gider tüm derslere çalışırdım
-
hocalarda hoca olsa devamsızlık yapmak yerine gider tüm derslere çalışırdım
Hocalarla anlaşamaman engel değil ki istersen dersinde uyur, boş vakitlerinde çalışırsın sınavdan önce bi gün çalışsan bile geçersin eğitim sistemi ve konular kolay gayet
-
Yetersiz ders alan öğrenciler(özellikle meslek liselerinde) bu durumdan fazlasıyla etkilenecek diye düşünüyorum. Meslek lisesi bir nevi tımarhane olduğu için genellikle ders işlenmiyor, işlense bile pek bilgi aktarımı yapılamıyor. Neyse ki bitirdim okulu, kafam rahat.
Üstelik olarak her öğrencinin her derste kendini ön plana atamayacağını da unutmamak gerek. Benim lise dönemim boyunca İngilizce ortalamamın 90, Edebiyat-Dil Anlatım ortalamamın 75 olmasına nazaran Fizik-Kimya-Matematiğim yerlerde sürünüyordu.
-
Her öğrencinin anlama yeteneği aynı olmadığı için, bundan önce ilk olarak derslerin değişmesi daha mantıklı olurdu. Herkes yazılara boğulmuş olan kitaplardan anlam çıkaramıyor olabilir. Zaten derslerin yoğunluğu ve isteksizliği yüzünden elde bir şey kalmıyor. Ek olarak arkadaşın da dediği gibi zaten Meslek Liselerinde dersleri anlamak çevre yüzünden zorlaşıyor. Sonra hocaların 'Ders anlatmıyorum' lafinın ardından o dersi dinlemek isteyen ne dinleyebilmiş oluyor nede başka bir şey. Bunun yanında birçok detay daha var.
Bunlara bir çözüm bulunmadan direkt olarak her dersin ortalaması 50 olup o dersten geçmeyen olursa sınıfta kalır olayı uygun değil bana göre. Sisteme denk gelenlere kolay gelsin, ne denilir ki.
-
Çok kötü birşey, öğrenciye hayvan gibi bir yük bindiriyor neye çalışacağımıza şaşırdık, ama şunuda getirmeleri lazım.
Matematiği daha iyi anlayabilmek için MEB'in bize bununla ilgili bir ansiklopedi ve ya detaylıca öğrencinin anlaşılacak şekilde anlatılması/kitaplar vermesi gerekiyor, herkesin matematiği çok kötü.
Finlandiya'daki gibi doktor olmak nasıl zorsa öğretmen olmakta o kadar zor olsun, bizim ülkenin velileri hala şu kafada "Bizim çocuk avukat olamıyor, bari öğretmen olsun." kafasından çıkmalı.
-
Matematiğin kötü olmasının nedeni ezberci zihniyet. Adama sadece formül ver ispat verme olacağı bu zaten. Eğitim Sistemi sorunlu ancak en büyük sorun Öğretmenlerde. %90'ı eve gideyim paramı alayım rahatça tatilime bakayım havasında. Ben kendi okulumda hatalı eğitim sistemine direnen tek kişi oldum ve Cimer vs. kullanarak hocaların denetlenmesini istedim sonucunda benim ismim bulundu ve başım yandı.
Bu düzen böyle yapacak bir şey yok kabul edeceksiniz! Çünkü bozuk bir sistem vardı sizin anneniz babanız ses çıkarmadı benimkilerde çıkarmadı onlar çıkarmadığı için biz sürüneceğiz siz ses çıkarmadığınız için oğlunuz 14 yaşından 30 yaşına kadar işsizlik ve okul derdi yüzünden eriyip gidecek. Suçlu sen ben anne baba herkes. Tüm eğitim sistemi Dersi ezberle geç, sınavı ezberle geç, mezun ol torpil varsa gel. Ses çıkarın kendi çocuğunuz ve sevdikleriniz için susmayın. Şu yazdıklarımla dalga geçecek bir çoğunuz biz bunlarla dalga geçecek hale geldik. Her şey ile dalga geçecek hale geldik.
Yıllar boyunca Geometri derslerinde üçgenin iç açılarının neden 180 olduğunu sordum hiç bir hoca kanıt göstermedi "Sen orasını boşver 180 olduğunu bil yeter" genç yaşlarda hocalar böyle cevaplar verdiği için bir süre hiç bir şeyin nedenini sorgulamayan oranizma haline gelmiştim üçgenin iç açılarının neden 180 olduğunu yıllar sonra youtube'da öğrendim.
İngilizce bilen, kendini geliştiren ve iyi üniversite / iyi bölümlerden mezun olan arkadaşlarında yavaş yavaş işsiz kalmasıyla beraber dengeler iyice değişmeye başladı Odtü'de Makina okuyan direkt iş buluyordu, bir süre sonra ingilizce şart sonrasında kendini geliştireceksin en az 10 sertifika yabancı ülkede çalışma vs. vs. eklendi en son geldiğimiz nokta;
"Çok iyi üniversite, 1-2 tane yabancı dil, Sertifikalar, Ülke dışına çıkmış olmak, Okuldan iyi not ortalaması ile mezun olmak" < "Sağlam Torpil"
Sol taraf da eksiğiniz varsa zaten hiç iş aramayın torpil arayın.
-
Anlayıp anlamama olayı zaten lisede başlıyor. Ben sözel yapabilirken sayısal yapamıyorum. Bu sistemin altında kalacağım içinde büyük ihtimal sınıfta kalacağım. Saçmalığın daniskası, herkesin kendine göre bir yeteneği vardır ama sayısal ve sözeli eşit tutan çok az kişi olacaktır. Umarım öğretmenler durumumuzu iyi anlarlar ve gereğini yaparlar. Yoksa seneye 10. , 11. ve 12. sınıflara tek şube açılacak.
-
bir dersten kalırsak sınıftamı kalıyoz
-
gereksiz balığa ağaca tırman demek gibi bir şey fizik sevmeyen adama fizik öğretemezsin
-
Herşeyden önce öğretmenlerden başlamalı iş. Adam torun sevecek yaşa gelmiş, dedem yaşında adam, hala öğretmenlik yapıyor akıllı tahta bile kullanmıyor. Karşındaki çocuklara nasıl anlatacağını bilen birisi olmadıktan sonra istediğin kadar sistemi değiş, birşey farketmez.Adama anlamadım diyoruz, adamın verdiği cevap "dinleseydin, çok kolay nasıl anlamadın?" Anlamadım ki soruyorum değil mi? Senin işin bu, gerekirse 10 kez aynı konuyu anlatacaksın.
Öğretmenlerden sonra okul şartlarına gitmeliyiz, günümüzde, 2020'de hala 40 - 50 kişilik sınıflarda eğitim gören, (okulda kelebek sistem yapıldığını düşün birde, tam eziyet.)adam akıllı bir labaratuvarı bile olmayan, saçma bir şekilde dağ başına, Allah'ın unuttuğu memkelete inşa edilen okullar var.
Öğrencinin birisi 3 uzaklaştırma almış, hatta sıranın ortasından okul polisi tarafından çekilmiş ama nasıl oluyorsa hala örgün eğitime devam ediyor, sınıftakilere kabadayılık çekiyor. Bu şartlar olduğu zaman git en zeki adamı oturt sıraya, yine anlamaz.
Sıralar desen zaten milattan kalma, sıraların üstünde 2007'de ilan edilmiş aşk var.
Şimdi gelebiliriz sisteme. Sistem çok ağır, hem saatler olsun hemde derslerin müfredatları olsun öğrencileri ek kaynaklar almaya yönlendiriyor. Kusura bakmayın ama 9-10.sınıftaki çocuğa şimdiden neden TYT AYT muhabbeti açıp iyice kafasını darma duman edebilirsiniz ki? Fizik komisyonu kitaplar konusunda çok güzel iş çıkartmış bence sorular olsun, sayfaların sağında solunda bulunan not alma yerleri olsun bence işi iyi halletmişler. Dersler desen onlarda ağır, ki 8 saat yukarıda bahsettiğim şartlarda eşek bağlasan durmaz. İnsan dayanamıyor. Müfredat zaten ayrı bir konu, bize ortaokuldan beri sadece Simple Present Tense ve Should anlattıran İngilizce komisyonuna selamlar.
Bölüm seçiminde olay şimdiki sistem gibi olmalı. Öğrenci 9.sınıfta tüm dersleri tanımalı, yeteneklerine göre 10. sınıfta bölüme gitmeli.
Liselerde üniversiteye yönelik değil, gelecekte seçilecek mesleğe göre eğitim verilmeli. Pilot olacak adamın fizikle, matematikle, ingilizceyle uğraşması gerekirken kitliyorlar tarihi, arapçayı, almancayı.
-
Basit çözüm yöntemleri var aslında ama ne çözüm bulursan bul karşında "TORPİL" engeli var. Gerçekten kaliteli öğrenci yetiştirilmesi isteniyorsa ya lise boyunca her ders hafif bir şekilde verilmeli ya da liseler alanlara göre ayrılmalı. Dersler zor falanda değil, sorunumuz şu 2 saatte anlatılacak matematiği 6 ayda haftada 4 saat şeklinde anlatmak. ?? Üzerine ispatlar olmadan ezberle anlatmak? Gerçekten çok komik bir durum var ortada. Sabah 7 akşam 4'e kadar okuldasın okay güzel ama sen bu adama 8'den 11'e kadar temel bilimler dersi ver geri kalan zamanda müzik/resim ve sosyal içerikli dersler ver diyeceğim de müzik/resim falan dersleri felaket zaten. Biz ilkokulda siyaset politika gelecek konularında umutluyduk bir şeyleri değiştirebilmeyi kendimizi geliştirmeyi düşünürken, şimdi 13-14 yaşında çocuk Üniversite sınavı kaygısı ve işsizlik kaygısında :D Son zamanlarda "Üniversite Meslek Edindirme Yeri Değil" lafı türedi. Ulan adam Modern Fizik görmüş, Nükleer fizik, Astrofizik.. görmüş. Kasiyerlik yapıyor ya da orta sınıf bir fabrika da optik üzerine vs. işler yapıyor? Sen adamdan Mercedes yapıyorsun ama Doğan SLX gibi git diyecek kadar aptalsın.
Şuan İngilizce bilen, 4 yıl lisans ve 2 yıl yüksek lisans olmak üzere toplam 6 yıl deli gibi ders çalışmış mühendis, Lise mezunu bekçinin yarısı kadar maaş alıyor.
Bekçi'nin ülkenin GSMH katkısı = $0
Ortalama mühendisin GSMH katkısı = $50.000-500.000
-
5 yıldır lise okuyorum benim okul 6 yıla uzayacak gibi.
Ne yapalım, memlekete serseri de lazım...