| * 11 Kasım 2025 Daily News Gazete Yazısı Willowfield’da dün gece terk edilmiş bir depo arazisinin kenarında bulunan erkek cesedi, bölgedeki kriminal tabloyu yeniden gündeme taşıdı. Polis olay yerine ulaştığında kurbanın tek taraflı şiddet izleri taşıdığı ve ölümün kısa sürede gerçekleştiği belirlendi. İlk incelemeler, kurbanın son saatlerini mahalle sınırları içinde geçirdiğini ve bölgedeki birkaç kişiyle temas kurduğunu ortaya koydu. Yetkililer, cinayetin rastgele işlenmiş bir eylem olmadığını, kurbanın hedef alınmış olma ihtimalinin yüksek olduğunu ifade ederken, olay yeri çevresindeki güvenlik kameralarının kısıtlı olması soruşturmayı zorlaştırıyor. Soruşturmanın ilerlemesiyle birlikte polis, kurbanın ölümünden önce telefon kayıtlarında görülen bazı isimlere yoğunlaştı. Bu isimlerin, Vice'da son yıllarda varlığı daha belirgin hâle gelen Gürcü kökenli dar bir toplulukla ilişkili olduğu tespit edildi. Bu topluluk, polis raporlarında “Georgian Crime Collective” adıyla anılıyor ve büyük suç organizasyonlarıyla benzerlik taşımayan, kendi iç dinamikleriyle hareket eden kapalı bir yapı olarak tanımlanıyor. Kolluk kuvvetleri, kurbanın bu grupla doğrudan bir anlaşmazlık yaşayıp yaşamadığını veya yalnızca yanlış zamanda yanlış yerde bulunmuş olabileceğini henüz netleştirebilmiş değil. Ancak kaynaklar, kurbanın ölümünden önce görüştüğü kişiler arasında Davit Berishvili isimli bir şahsın adının geçtiğini doğruluyor. Polis incelemesi şu anda üç ihtimali değerlendiriyor: kişisel bir hesaplaşmanın ölümle sonuçlanması, ekonomik temelli bir anlaşmazlık veya daha organize bir eylemin parçası olabilecek planlı bir saldırı. Georgian Crime Collective’in kapalı yapısı, soruşturmayı daha karmaşık bir hâle getirirken, topluluğun yakın çevresi bilgi paylaşmaya isteksiz davranıyor. Yetkililer cinayetin, Willowfield’ın son dönemde artan küçük çaplı suç olaylarıyla bağlantılı olabileceğini belirtse de kesin bir sonuca ulaşmak için daha fazla delile ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Soruşturma devam ederken polis, hem kurbanın geçmişini hem de diaspora içindeki ilişkilerini detaylı biçimde incelemeyi sürdürüyor. Willowfield’daki bazı mahalle sakinleri, cinayetin işlendiği gece depoya yakın noktada tanımadıkları bir aracın kısa süre park ettiğini ve daha sonra hızla uzaklaştığını ifade etti. Bölgedeki bir market çalışanı, polisle paylaşmak istemediği adıyla konuşarak, “Burada kavga gürültü eksik olmaz ama bu olayın havası başkaydı. Sanki gelenler kimi aradığını biliyordu,” dedi. Tanık ayrıca, cesedin bulunduğu yerden hemen önce aynı sokakta iki adamın aceleyle yürüdüğünü, konuşmalarının anlaşılmadığını fakat aksanlarının belirgin biçimde “yerel olmadığını” hissettiğini söyledi. Polis bu ifadeleri doğrulamazken, tanıklığın soruşturma dosyasına işlendiği biliniyor. Basına sızan başka bir detay ise kurbanın cebinden çıkan bir kâğıt parçası oldu. Yetkililer içeriğini açıklamasa da, kaynaklar bu küçük notta bir adres ile yanında sadece bir isim bulunduğunu belirtiyor. Bu ismin, şehrin farklı göçmen topluluklarıyla düşük profilli ilişkileri olduğu öne sürülen birkaç kişiyle daha önce benzer dosyalarda geçtiği iddia ediliyor. Elde edilen bu parçalı bilgiler, soruşturmanın belirli bir kişiye veya gruba odaklandığı konusunda kamuoyunda spekülasyonlara yol açarken, resmi makamlar “devam eden süreç nedeniyle ayrıntı verilemeyeceğini” söylemekle yetindi. Willowfield’ın çevresindeki küçük işletme sahipleri ise son aylarda mahallede bir gerginlik hâlinin hissedilir şekilde arttığını söylüyor. Bunun sebebinin büyük suç örgütleri değil, çoğu birbirini tanıyan genç erkekler arasında ortaya çıkan küçük ama sert anlaşmazlıklar olduğu belirtiliyor. Özellikle dışarıya kapalı hareket eden bazı göçmen topluluklarının zaman zaman kendi içlerinde halletmeye çalıştıkları meselelerin görünmez biçimde büyümesi, uzmanlara göre bu tarz münferit olayların alt yapısını oluşturabiliyor. Kurbanın kimlerle temas kurduğu, neden Willowfield’da bulunduğu ve olayla ilişkilendirilen kişilerin hangi bağlamda adlarının dosyaya girdiği hâlâ belirsizliğini korurken, soruşturmanın birkaç gün içinde yeni bir yön kazanabileceği ifade ediliyor. | (https://i.imgur.com/vB6UjSY.png) |
| Gürcü halkının Amerika’ya gelişi, bireysel maceralardan çok bölgesel çöküşlerin ve politik değişimlerin zorladığı uzun bir hareketin sonucuydu. Sovyetler Birliği’nin çözülmesiyle başlayan ekonomik çöküş, iç çatışmalar ve istikrarsızlık, Gürcü, Çeçen, Oset, Abhaz ve Dağıstanlı gençleri önce komşu ülkelere, ardından da Amerika’ya itti. İlk gelenlerin çoğu kendi kültürlerine bağlı, sessiz yaşayan ailelerdi; amaçları uyum sağlamak, para biriktirmek ve geride bıraktıkları düzenin yokluğunu telafi etmekti. Fakat 90’ların sonunda ve 2000’lerin başında gelen ikinci dalga farklıydı: Eğitimleri yarım kalmış, savaş ve belirsizlik içinde büyümüş, gelir beklentisi düşük genç erkekler; Amerika’yı bir fırsat ülkesi olarak değil, “geçici bir nefes aralığı” olarak görüyordu. Bu gençler geldiklerinde karşılaştıkları gerçeklik basitti: Dil bilmeden yapılan ağır işler, düşük ücretler, statü karmaşası, sosyal olarak içe kapanık bir diaspora ve ekonomik açıdan tıkanmış bir topluluk. Uyum sağlamaya çalışan ilk kuşağın aksine, bu gençler “hayatta kalmak için gerekeni yapma” refleksiyle hareket ediyordu. Vice şehri gibi büyük bir yerin batısına yerleşen Gürcü gençleri, kendi içlerinde doğal bir bağ oluşturdu; dışarıya kapalı, birbirine bağlı, küçük ama kararlı gruplar. Bu gruplar ne Amerikan sokak çetelerine benziyordu, ne de klasik organize suç ailelerine. Daha çok, anavatanlarındaki düzensizlikten öğrendikleri iç disiplinle, ekonomik baskının yarattığı pragmatizmin birleşimi olarak ortaya çıkmış “diaspora hücreleri”ydi. Uzakta doğdukları ama kendilerini tam olarak ait hissetmedikleri bu ülkede, hayatta kalma stratejileri de buna göre şekillendi: Temkinli, düşük profilli, birbirine yaslanan ve dışarıya karşı her zaman mesafeli. Berishvili ve yaşıtlarının Amerika’ya geliş hikâyesi işte bu bağlamda yerini buldu—yıkılmış bir coğrafyanın gençleri, yeni bir ülkede barınacak yer ararken kendilerini homojen bir topluluğun, sonra da kendi içinde daha sıkı bir çekirdeğin parçası hâline geldiler. Organize suç niyetle değil, şartların yavaşça ittiği bir yönelim olarak ortaya çıktı; tıpkı diaspora topluluklarının tarihte defalarca yaşadığı gibi. | (https://i.imgur.com/RPBQW6c.png) |