(https://i.hizliresim.com/dpj7kk6.png) (https://hizliresim.com/dpj7kk6)
Vice City’nin doğu yakası… Lüks rezidansların, casinoların ve gökyüzüne uzanan kulelerin ışığından uzakta, başka bir zamana aitmiş gibi duran bir bölge. Burası, ne tam anlamıyla şehir ne de sahile sıkışmış bir kasaba… Göz alıcı vitrinlerin yerine paslı çitler, parlak otellerin yerine eski yazlık evler ve müstakil yapılar çıkar karşınıza. Sanki Vice’in gerçek yüzü burada yaşamaya devam eder — makyajsız, süssüz ama gerçek.
Geniş asfalt yolların kenarında, zamanla boyası soyulmuş tabelalar göze çarpar. “Eight Car Wash” bunlardan biridir. Doğu Vice’in kalbinde duran bu oto yıkama, bir işletmeden çok daha fazlasıdır. Burası sabahın erken saatlerinde hortum sesleriyle uyanır, akşama doğru ise çevresine toplanan gençlerin kahkahalarıyla dolar. Mahallenin nabzı burada atar, dedikodular burada yayılır, küçük planlar burada kurulur.
Eight oto yıkamacısı, sadece arabaları değil, bazen insanların üzerindeki kirli geçmişleri de yıkamaya çalışır gibidir. İçerideki radyodan sürekli eski Latin şarkıları çalar. Duvarlarında sararmış futbol posterleri, içerde her zaman yarım kalmış bir sigara ve ufak bir masa fanı… Yaz sıcağında buraya uğrayan herkes bir süre oturur, terini siler ve hayattan konuşur. Alejandro’nun kimseyi kovmadığı söylenir; ama herkesin ne zaman gitmesi gerektiğini bilecek kadar da ağır bir havası vardır.
Sokağın geri kalanına göz attığınızda, çoğu evin denize bakan küçük bir verandası olur. Bazılarının önünde hasır sandalyeler, bazılarında da çatlamış barbekü mangallar durur. Duvarlardaki boyalar pul pul dökülmüştür, ama buna rağmen her evin bir karakteri, bir geçmişi hissedilir. Bu mahalle zengin değildir, ama gururludur. Buradaki insanlar azla yetinmesini, sıcağın altında çalışmasını, ama akşam güneşinde bir şişe bira ile gün batımını izlemesini iyi bilir.
Çocuklar sokakta oynar hâlâ, çatlamış kaldırımlarda bisiklet sürerler. Arada sırada evlerin arasında kaybolan toprak yollar çıkar önünüze; bu yollar nereye gittiği bilinmeyen küçük sırlara açılır. Bir köşede eski bir müzik kutusundan reggaeton yükselir, diğer köşede ise yaşlı bir kadın balkonundan sokağı izler, adeta mahallenin gözcüsü gibi.
Doğu Vice, dışarıdan bakıldığında belki geri kalmış, belki unutulmuş gibi görünür. Ama bilen bilir; burada zaman yavaş akar, hikâyeler daha derin anlatılır, dostluklar daha sıkı kurulur. Burada her şey el yordamıyla ilerler: boyası elde sürülen evler, tamiri mahalledeki ustanın yaptığı arabalar, ve Alejandro’nun her sabah hortumla açtığı oto yıkama.
Vice City büyür, değişir, parıldar… Ama doğusu hep aynıdır. Biraz tozlu, biraz eksik, ama ruhu en sağlam yeridir bu şehrin.
(https://i.hizliresim.com/3jgwk8e.png)
Vice City’nin doğu yakası, şehir haritasında gözden kaçabilecek kadar sessiz, ama içine girildiğinde fazlasıyla canlı bir yer. Burası gösterişli neonlar yerine, gün batımında pas tutmuş çatıların kızıllığıyla aydınlanan bir mahalle. Palmiyelerin arasına sıkışmış eski yazlık evler, rutubetli duvarlar, pencereden sarkan çiçek saksıları, açıkta kuruyan çamaşırlar… Hepsi buraya ait. Kimse kimseye fazla karışmaz ama herkes birbirini tanır. Bu mahalle, yıllardır değişmemekte direnen yerlerden.
Ve tüm bu düzenin tam ortasında, çatısı eski ama ruhu diri bir yer yükselir: Eight Car Wash.
Boyası güneşte solmuş tabelasıyla dikkat çekmeyen bu oto yıkama, aslında mahallenin kalbidir. Fakat burayı sıradan bir oto yıkamacı sananlar yanılır. Çünkü Eight Car Wash’ın ön cephesinde, her sabah bir sahne kurulur: Modifiyeli JDM araçları, capcanlı renkleri ve alçak süspansiyonlarıyla yan yana dizilir. Kaputların altında binbir emek saklıdır. Birisi turboyu yeni değiştirmiştir, bir diğeri Japonya’dan zor bela getirdiği jantları takmıştır. Araçlar kadar sahipleri de dikkat çeker — çoğu genç, çoğu düşük gelirli ailelerden ama tutkularıyla zengin. Hepsi Eight Car Wash’ta çalışır ya da zamanının çoğunu burada geçirir.
Aralarında en çok dikkat çekenlerden biri, gövdesi mor-siyah geçişli bir Nissan Silvia’dır. Sürücüsü Lautaro, sabah 8'de hortumu eline alır, öğlen sıcağında kaputun üstünde sigarasını yakar. Yanında, kırmızı Honda Civic’ini sürekli cilalayan Emil, müzik sisteminin basını abartan Henry, bir de sessiz ama usta elleriyle motoru konuşan genç bir kız: Jessa. Aralarındaki bağ sadece çalışmak değil; burası onlar için aidiyetin, bir şeylere tutunmanın, hayal kurmanın tek yeri.
Eight Car Wash sadece arabaları değil, geçmişi de yıkar. Kimisi ailesinden kaçmıştır, kimisi mahkûmiyetten, kimisi ise sıradanlıktan. Alejandro’nun yerine açılan bu mekan, yeni kuşağın mahallesidir. Dışardan bakan biri için bu arabalar fazlalık, bu gençler serseri olabilir. Ama mahalleli bilir: Bu çocuklar gece sokakları değil, sabahları hortum sesini seçmişlerdir.
Geceleri yıkama kapanır ama mekan hâlâ yaşar. Müzik kutusundan gelen eski hip-hop beat’leriyle, biradan biraz ılık ama sohbetten sıcak bir hava kaplar burayı. Arabaların motor sesleri, kahkahalar ve hayaller karışır havaya. Burası hem bir iş yeri, hem de bir yaşam alanıdır. Duvarına spreyle çizilmiş “8 → sonsuz hayal, sonsuz dert” yazısı, aslında gençlerin bu hayattaki pozisyonunu özetler.
Doğu Vice; çatlaktan fışkıran otlar, eski sandalye üzerine konmuş küllükler, ve sokak lambasının altında parlayan BBS jantlarıyla yaşar. Burada her şey biraz eksik ama içten; biraz yavaş ama sağlamdır. Şehrin geri kalanı hızla değişirken, doğu yakası hâlâ kendi müziğini çalmaya devam eder.
Ve bu müziğin ritmini, Eight Car Wash’ın önünde çalışan gençlerin kalbi belirler.
(https://i.hizliresim.com/9gulim7.png)
Vice City’nin doğu yakası farklı nefes alır. Kartpostallık sahillerin, parlak gökdelenlerin olduğu batı gibi değildir burası. Burası çatlamış kaldırımların, güneşte solmuş boyaların, tuzla çürümüş çitlerin ve yıl boyu açık pencerelerin olduğu bir yerdir. Yaz hiç bitmez burada, kimse de bitmiş gibi davranmaz. Hayat daha yavaştır ama daha gürültülüdür; geceleri ucuz benzin ve sokak tezgahlarından gelen mango kokusu sarar havayı. Her sokakta tamamlanmamış bir şeyin yankısı vardır.
Şehrin bu unutulmuş kısmının tam ortasında, gündüz neredeyse fark edilmeyen ama gece olunca unutulmaz hâle gelen bir yer vardır: Eight Car Wash. Eski, açık cepheli bir oto yıkamacı; yanıp sönen ışıklar, paslı bir tabela, duvarları sokak grafitileriyle dolu. Parlak hiçbir şey yok burada — sadece dışarıda sıraya dizilmiş JDM canavarları var: Silvia S15’ler, Civic EG’ler, RX-7’ler, yılların yorgunluğunu taşıyan Skyline’lar… Bunlar sergi arabaları değil. Bunlar, sahiplerinin elleriyle yoğurduğu, öfkeyle, tutkuyla, hayalle örülmüş parçalar. Her biri bir yarayı kapatmak için yapılmış.
Eight Car Wash’ta çalışan gençler sadece araba yıkamıyor. Mesai bitince ortadan kaybolmuyorlar. Her akşam, son köpük akıp da hortumlar rulo yapıldığında, garajın içinde bir şey değişiyor. Sessizlik yayılıyor. Herkes motor kaputuna yaslanıyor, plastik şişelerden su içiyor, sigara yakıyor, kırık ekranlara bakıyor, ama aslında hiçbir yere bakmıyor. İşte o gün batımlarının birinde, Leo’dan bir cümle çıktı ve asfaltın üstüne çakıldı:
“Biz sadece çalışmıyoruz burada… biz bu yerden patlıyoruz. East Bangerz biziz!”
(https://i.hizliresim.com/hp0rboj.png)
Kimse gülmedi. Gerçekti çünkü. İsmin bir ağırlığı vardı. Sanki bir kehanet gibi.
Ertesi gece, biri su deposunun üstündeki duvara o ismi sprey boyayla yazdı:
EAST BANGERZ
Ve altına büyük harflerle, iki kez altı çizilerek:
HIGH FEELS
İşte o an, bu sadece bir isim olmaktan çıktı. Bu bir ruh hâliydi artık.
HIGH FEELS. Hızlı yaşamak değil, yoğun yaşamak demekti.
Direksiyona geçtiğinde sadece hızlı gitmek değil; hissetmekti — ihaneti, bir müziğin içinde kaybolmayı, bir gecede kardeş olmayı, bir virajı yanlayarak geçerken içinin boşalmasını.
Para peşinde değillerdi. Ün peşinde de. Onlar sadece bir hâli kovalıyorlardı:
Duyguların en yükseği.
Yaşarken bir şey hissetmek, gerçekten yaşamak, duygusuzluğa direnmek.
Çünkü onlar için gerçek kayıp; fakirlik değil, hissizleşmekti.
East Bangerz’a katılmak için kapı yoktu, tören de. Sadece tek bir kural vardı:
Ya korkutan bir hayalin olacak, ya da seni şekillendirmiş bir yaran.
Bu yeterliydi.
Lautaro vardı mesela. Ailesi yok gibiydi. Motor seslerini insanlardan daha çok anlardı.
Jessa vardı; neden buraya geldiğini kimse bilmezdi ama kendi Civic’inin motoruna başkasını dokundurmazdı.
Nate vardı, konuşmazdı pek. Ama direksiyona geçtiğinde sessizlik başka bir dile dönüşürdü.
Henry vardı, en gençleri, en masumları. RX-8’i döküntüydü ama hayalleri pırıl pırıldı. Sadece müzik dinlerdi, geceye “hikâye biriktirmeye geldim” derdi hep.
Gündüzleri başkalarının kirini temizlerlerdi. Geceleri ise kendi hikâyelerini yazarlardı.
Boş otoparklar mabede dönüşür, terk edilmiş iskeleler pist olurdu.
Onlar viral olmaya değil, hissetmeye çalışıyordu.
Hayatlarını sosyal medya için değil, egzoz dumanı içinde yüksek frekanslarda yaşamak için sürüyorlardı.
HIGH FEELS asla kontrolsüzlük değildi.
HIGH FEELS; gerçek olmak, duyguyu unutmamak ve ne pahasına olursa olsun içindeki yankıya sadık kalmaktı.
Çünkü şehir onları unutabilir, ama onlar şehre iz bırakacaktı.
Şimdi biri Vice City'nin doğusuna geçerken bir duvarda sprey boyayla yazılmış HIGH FEELS görürse, bilsin ki bu bir süsleme değil. Bu bir işaret. Bir nabız.
Bu bir varoluş biçimi.
East Bangerz bir ekip değil.
Bir kaçış yöntemi.
Bir isyan.
Gece yarısı boş sokakta yankılanan bir motor çığlığı.
Beş çocuğun paslı kaputlara yaslanıp hiçbir yere gitmemek için buldukları sebep.
Yıkamadan doğdular.
Yanık lastik kokusunda büyüdüler.
Kafein, motor yağı ve eksik kalmış hayallerle çalışıyorlar.
Bu East Bangerz.
Ve onlar yola varmak için değil,
hissetmek için çıkıyor.
(https://i.hizliresim.com/ikivzt7.png)
(https://i.hizliresim.com/8cmw73u.png) (https://hizliresim.com/8cmw73u)
Hoş geldiniz! Eight Car Wash olarak sadece araçları değil, aynı zamanda sokaktaki ruhu da parlatıyoruz.
Burası Vice City’nin doğusunda, sade ama tutkuyla çalışan insanların buluştuğu bir yer. Araçlarınızı bizim kadar seven bir ekiple karşılaşmaya hazır olun.
- Yıkama süresi seçilen hizmete göre 15 ila 60 dakika arasındadır.
- Randevu şartı yoktur, ancak yoğun saatlerde kısa bir bekleme süresi olabilir.
- Ödemeler nakit, kredi kartı ve QR kod ile yapılabilir.
- JDM araç sahipleri, “East Bangerz” bağlantılı müşteriler özel indirimden faydalanabilir.
- Araçlar yıkama öncesi ve sonrası görüntülenir, ekstra işlem için onay alınmadan müdahale edilmez.
- Kullandığımız ürünler çevre dostu ve kaliteden ödün vermez.
“Arabanı yıkarken sadece kiri silmeyiz, kafanı da biraz boşaltırsın.”
– Eight Car Wash Ekibi
(https://media.discordapp.net/attachments/1337904751102136422/1375595022568919100/gggg.gif?ex=68324232&is=6830f0b2&hm=eca76b604d3f0437c336149288c371d39f44cd606b0e74d07170796945115664&=)
(https://i.hizliresim.com/m8g0dlf.png) (https://hizliresim.com/lj4rbbx)
(https://i.hizliresim.com/m8g0dlf.png) (https://hizliresim.com/lj4rbbx)
(https://i.hizliresim.com/d5bjcko.png)
ARAÇ KOKULARIMIZ SATIŞTADIR. ;) ;) ;)
(https://www.upload.ee/image/18159850/33.png)