El miedo no tiene lugar en nuestro mundo.
(https://i.hizliresim.com/dyxxkq3.jpeg) (https://hizliresim.com/dyxxkq3)
Melinda Crawford: La Vida al Filo del Cañón (Namlunun Ucundaki Hayat) :colt:
Melinda Crawford, 24 Ağustos 2000 tarihinde Almanya'nın Stuttgart kentinde, karışık bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası Amerikalı bir asker, annesi ise genç yaşta Almanya'ya göç etmiş bir İspanyol göçmendi. Çocukluğunda babasının disiplini ve annesinin sıcak kültürel etkisi arasında sıkışmış bir hayat yaşadı. Ancak bu uyumsuz dünya, Melinda'nın güçlü ve bağımsız bir birey olmasını sağladı. Henüz küçük yaşlarda bile çevresindeki sert dünyaya ayak uydurmayı öğrenmişti.
Melinda, 10 yaşındayken ailesiyle birlikte İspanya'ya, annesinin doğup büyüdüğü Sevilla'ya taşındı. Bu şehir, tarih kokan dar sokakları, yankılanan gitar ezgileri ve bitmek bilmeyen hareketliliğiyle ona hem büyüleyici hem de kaotik geldi. Ancak Sevilla'nın altın rengi güneşi, onun hayatındaki karanlıkları aydınlatmaya yetmiyordu. Babasının işsiz kalması, annesiyle aralarındaki çatışmalar, Melinda'yı daha genç yaşta sokağın sert gerçekleriyle yüzleşmek zorunda bıraktı.
(https://i.hizliresim.com/7xzfdfe.jpeg) (https://hizliresim.com/7xzfdfe)
Unidos somos imparables..
Vagoslarla Tanışma (Conociendo a los Vagos)
Melinda'nın hayatındaki kırılma noktalarından biri, 16 yaşında Sevilla'nın tehlikeli mahallelerinden birinde yaşayan arkadaşı aracılığıyla Vagos'larla tanışmasıydı. O dönemde Vagos, İspanya'da kök salmaya başlamış bir çeteydi ve Melinda onların cesareti ve birlikteliği karşısında büyülendi. Sokaklarda mücadele eden, kuralları kendileri koyan ve hayatta kalmak için dişlerini gösteren bu insanlara hayranlık duymaya başlamıştı. 18 yaşına geldiğinde Vagos'un aktif bir üyesi olmuştu. Melinda'nın zekası ve soğukkanlılığı, onu hızla grubun değerli bir parçası haline getirdi.
Kanlı Geçmiş: Bir Varrios Los Aztecas Üyesinin Sonu (Pasado Sangriento: La Caída de un Miembro de Varrios Los Aztecas)
Vagos'un Sevilla'daki faaliyetleri, onları Varrios Los Aztecas gibi diğer çetelerle sık sık çatışmaya sokuyordu. Melinda, çetenin uyuşturucu sevkiyatlarından sorumlu bir ekibin parçasıydı ve işleri her zaman pürüzsüz şekilde halletmek için mükemmel bir planlama yeteneğine sahipti. Ancak bir gece, işler korkunç bir şekilde ters gitti. Aztecas ile yaşanan bir anlaşmazlık, Sevilla'nın arka sokaklarında kanlı bir hesaplaşmaya dönüştü. Melinda, hayatını savunmak için bir Aztecas üyesini öldürmek zorunda kaldı. Bu olay, onun hem Vagos içindeki yerini sağlamlaştırdı hem de başına ciddi bir bela açtı.
Bu kanlı geçmiş, onun polis olma hayalini daha da derinleştirdi. Melinda, suçun etkilerini bizzat yaşamış ve adaleti sağlamanın önemini kendi gözleriyle görmüştü. Ancak İspanya artık onun için güvenli bir yer değildi ve Vagos'un bağlantılarını kullanarak Los Santos'a kaçmayı başardı. Bu, onun için yeni bir başlangıç olabilirdi.
(https://i.hizliresim.com/p23gk4h.jpeg) (https://hizliresim.com/p23gk4h)
Los Santos: Yeni Bir Hayat, Eski Tehlikeler (Los Santos: Una Nueva Vida, Viejos Peligros)
Los Santos'a vardığında, Melinda'nın cebinde sadece birkaç yüz dolar ve eski bağlantılarından aldığı birkaç isim vardı. Şehir, kendi kuralları ve tehlikeleriyle onu hemen içine çekti. Vagos'un Los Santos'taki üyeleri, onun Sevilla'daki eylemlerini duymuş ve bu genç kadına saygı duymaya başlamıştı. Ancak Melinda, bu sefer farklı bir yol izlemeye kararlıydı. Kendine Legal bir yaşam kurmak istiyordu. Belki Bir Üniforma içerisinde belkide bir işletme sahibi olarak..
"Billetes y polvo, el combo del éxito."
"Başarının kombinasyonu'mu? Paralar ve toz!"
(https://i.hizliresim.com/cfra222.png) (https://hizliresim.com/cfra222)
Melinda Crawford bu günlerde Malibu'da Organizasyon biriminde Barmaid ve DJ işleri yapıyor.
(https://i.hizliresim.com/r8njien.png) (https://hizliresim.com/r8njien)
Chapter 2: Yeni Bir Başlangıç
Los Santos'un parıltılı caddesinde yer alan Malibu Corporation, şehrin en prestijli etkinliklerini düzenleyen bir organizasyondu. Burada çalışan Melinda Crawford, geçmişini ardında bırakıp yeni bir hayata başlamıştı. Artık çatışmalardan, namluların gölgesinden ve sürekli tetikte olmaktan uzak bir yaşam sürüyordu. Ancak içindeki hırs hiçbir zaman kaybolmamıştı.
Melinda, organizasyonun etkinlik şefi olarak hızla yükseldi. Kusursuz planlama becerisi, kararlı tavrı ve keskin zekâsıyla kısa sürede patronlarının güvenini kazandı. Şehrin en büyük iş insanlarının katıldığı davetleri, lüks partileri ve özel organizasyonları yöneten isim haline geldi. Onun için her etkinlik sadece bir iş değil, daha fazla para kazanmak için bir fırsattı. Gelirleri en üst seviyeye çıkarmak, şirketi büyütmek ve kendi kazancını artırmak adına her fırsatı değerlendirdi.
Dillimore köyündeki evi, onun huzur bulduğu yerdi. Günün sonunda buraya döndüğünde, geçmişinden tamamen kopmuş gibi hissediyordu. Sabahları kahvesini içerken, penceresinden köyün sakin sokaklarına bakar ve kendisine yeni hayatının gerçekten başladığını hatırlatırdı. Ancak içten içe, eskiden sahip olduğu adrenalin dolu yaşamı özlüyor muydu? Her şey çok daha sakin ve düzenliydi, ancak bir zamanlar alıştığı kaosun getirdiği heyecan artık yoktu.
Melinda'nın hayatı dışarıdan mükemmel görünüyordu, ama içinde hala cevapsız sorular vardı. Para hırsı ona yeni kapılar açarken, geçmişindeki izler tam anlamıyla silinmiş miydi? Eski bağlantılar, Los Santos'un karanlık köşelerinde bir yerlerde hala onun adını mı fısıldıyordu?
Ancak Melinda'nın hayatında ona gerçekten huzur veren bir şey vardı: Logan McGraw. Onunla birlikteyken geçmişin gölgeleri silikleşiyor, hayatta başka şeylerin de önemli olduğunu hatırlıyordu. Logan, onun hırsını anlıyor ve destekliyordu, ama aynı zamanda ona hayatın sadece para ve başarıdan ibaret olmadığını da gösteriyordu. Dillimore'daki akşam yemeklerinde, uzun yürüyüşlerde ve birlikte geçirdikleri huzurlu anlarda Melinda, gerçek mutluluğun sadece başarıdan gelmediğini fark ediyordu. Logan ile olan ilişkisi, onun için bir sığınak gibiydi; ne kadar hırslı ve güçlü olursa olsun, yanında gerçekten kendisi olabildiği birisi vardı.
Belki de gerçek huzura ulaşması için önce kendi içindeki savaşı bitirmesi gerekiyordu.