-
(https://www.upload.ee/image/14847663/sa-mp-010.png)
Will Beckwith, 1996 Vice şehri doğumlu, annesi özel bir şirkette sekreterlik görevini sürdüren, babası ise U.S Marine Corps'da "Sergeant Major of the Marine Corps" rütbesiyle hayatını idame ettiren ve kariyer planları olan birisi. Will küçük yaşlarından bu yana babasını rol model alarak ondan fazlasıyla etkilendi ve ülkesine "hizmet etme" mottosuyla büyüdü. Babasının bulunduğu konumdan dolayı, sürekli evlerine ziyarete gelen üniformalı ya da sivil askerler, elbette ki hiç şüphesiz küçük Will'in bilinçaltında ve hayatında önemli bir yer edinecekti. Sürekli babasının arkadaşlarının çocuklarıyla oynaması ve aynı düşüncelerin, fikirlerin dönüp dolaştığı bir döngüde yer alması, Will'in "hayattaki tek idealin ailesini, insanları ve ülkesini korumak" olduğu kuramını destekler nitelikteydi. İlkokulda ve ortaokulda, resim derslerinde çizdiği resimlerde "kan şeridi olan, beyaz şapkalı, siyah ve kırmızı desenli, kartal, küre ve çapa rozetli resmî üniformalı adamlar" da Will'in ne denli etkilendiğinin bir kanıtı niteliğindeydi. İlkokul öğretmenleri de bu durumun farkında olup ailesine ne kadar "vatansever ve onurlu" bir çocuk yetiştirdiği için övgüde bulunuyorlardı. Babası işinden ötürü pek vakit bulamadığı için Will ile zaman geçirmek için Marine'ler için düzenlenen etkinliklerde Will'i de yanına alıyor, etkinliklere onunla birlikte katılıyordu. Ortaokulda ise bazı kavgalara karıştığı bilinen küçük Beckwith, karıştığı kavgalarda okul idaresine göre mağdur tarafta olan çocukları, "orduya ve babasının konumuna karşı hakaretler savuran bir grup serseri" olarak nitelendiriyordu. Bu fanatikliği yüzünden ortaokulda pek arkadaş edinemeyen ve sık sık ordu mensuplarının çocuklarıyla vakit geçiren Will, bu durumdan rahatsız olmuyordu.
Biraz daha büyüdüğünde ve liseye gitmeye başladığında, panayırlarda açılan tüm U.S. Army etiketli ve afişli stantlara uğrayıp oradaki ordu görevlileriyle sohbet etmek, onun için dünyaları elde etmekten daha paha biçilemezdi. Çocukluğunun kahramanlarıyla konuşmak, onları karşısında görmek ve en önemlisi de o kutsal üniformayı giyebileceğini düşünmek, onu heyecandan titretiyor, kalbinin bir guguklu saat gibi atmasına sebep oluyordu. Babası görevi sebebiyle pek sık Beckwith'e vakit ayıramasa da, Beckwith'in bu değerlerle bağlı olduğunu görmek onu oldukça gururlandırıyordu. Annesi ise bu duruma karşılık bir şey söylemiyor, Beckwith'in kararlarına saygı duyuyor ve destekliyordu.
Artık yavaş yavaş düşünceleri aklına oturmuş, ne olmak istediği konusundaki az da olsa aklında dönüp duran tereddütleri de silinip kayboluvermişti. Lisedeyken odasının her yerini ordu posterleri ve afişleriyle donatan Will, üniversitede "Criminal Justice" bölümünü okuyup bir Marine olarak hayatını idame ettirmekte kararlıydı. Çünkü onun için hayattaki en yegane amaç, ülkesine hizmet etmek ve başarılı bir subay olup ailesini gururlandırmaktı. Tüm bu manevi duygular sebebiyle üniversitede (derslerle arası olmasa bile) orduya katılma düşüncesinin verdiği bütün bu heyecan ile derslerini gayet başarılı bir biçimde tamamlayıp bölümünü ikincilikle bitirdi ve takdir, onur plaketlerini alıp doğrudan doğruya Marine olma yolunda ilerledi.
Sonunda hayalini gerçekleştiren Will, yaklaşık 5 yıllık bir görevin ardından kendisine haksızlık yapıldığını düşünerek istifa dilekçesini verdi ve kısa sürecek bir depresyon sürecine girdi. Bu kısa ama sancılı dönemi zor da olsa atlatan, kendisini bir süre eve kapatıp hayatın anlamını sorguladığı bir sürece dahil olan Will, tekrardan uğruna yaşadığı ilkeleri hatırlayarak bundan güç aldı ve kendisini insanların içine atmayı başardı. Bir süre arkadaşlarıyla takılan, birbirinden farklı gönüllülük projelerinde yer alan ve ailesiyle vakit geçiren Will Beckwith, iki yılın ardından Vice Şehri Polis Departmanı'na başvurma kararı alarak, kendisine polislik yolunda bir kariyer çizmeyi hedefledi. (to be continued)
Will'in Deniz Piyadeleri'nde görev yaparken çekilmiş bir fotoğrafı
(https://www.upload.ee/image/14847720/ere_A_man_in_his_30s_freshly_shaved_gold-colored_watch_on_l_8f86ecde-3784-46da-a680-93fd5fa629ea.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14847761/sa-mp-118.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14864190/rol_edit_tamam_.png)
-
polisin gevezesi makbuldür :o :o
-
(https://www.upload.ee/image/14865382/rol_goruntusu.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14870747/rol_editi.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14870769/rutin.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14881164/rol_tamam_.png)
-
Üstteki rolü editlerken hata yapmışım, fazladan bir katman daha aynısından koymuşum. Şimdi atacağımda da bir katman fazla olmuş, nedenini bilmiyorum ama editlerken fotoğrafların editli haliyle orijinali karışıyor sanırım. Takılmamaya çalışın, düzelteceğim.
(https://www.upload.ee/image/14884828/rol_bitti.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14884889/rol_bittiiii.png)
-
Acelemiz yok, buralardayız.
(https://www.upload.ee/image/14900096/png.png)
-
(https://www.upload.ee/image/14900817/bitti_gitti.png)
En sevdiğim karelerden birisi bu oldu. :)
(https://www.upload.ee/image/14900820/sa-mp-509.png)
-
“My heroes are those who risk their lives every day to protect our world and make it a better place – police, firefighters and members of our armed forces.”
(https://www.upload.ee/image/14931814/geldik.png)
-
Kilitleyelim, daha iyisiyle sahalardayım. :-[